Tae adama goz attı. Sonrada işini bitirdi. Adamlardan aldığım bilgiye gorede tüm para hesaba gelmişti.
"Evet sıra senin babanda." dedi. Gülümseyerek "Ne bekliyoruz?" diye soruyla karşılık verdim. Jungkook şok olmuş bir şekilde bana bakıyordu.
"Babanımı öldüreceksin?"
"Evet. O beni dovereken rezil ederken kendi çıkarları için kullanırken iyiydi şimdi ben onu öldurucem kötü mü?" Diye sorunca gözleri daha da büyüdü.
"Baban kim?"
"Geçen gittiğin evin o pis sahibi!"
"Alex'in babası yani."
"Evet."
"Ama çok sertsin senin baban sonuçta severde döverde ne olmuş yani."
"Boş boş konuşma."
"Alex daha yeni annesini kaybetti. Şimdi olmaz."
"Ordan umursuyor gibimi duruyorum. Hem ne güzel işte senden güç bulurda bu hikayede kötü karekter ben olurum ve siz evlenip çocuk yaparsınız. Bak ne güzel." Diye dalga geçtim. Salak ne olucak ölsede umrumda değil.
"Alex haklı gerçekten kalbsizsin."
"Bana diyene bak sen mafya değilmisin ee yani benden daha kalbsizsin. Bide ben sadece kötü adamları öldürüyorum senin için fark etmiyor."
"Olabilir. Ama Alex gibi masum bir kızada bunu yapamazsın.
"Yaparım ve hatta dahada ileriye giderim. Onuda getirelim gözleri önünde ölsün en güzeli hadi Tae yürü gidelim."
"Hyung bu kadarı fazla ama.."
"Ama yok Jungkook daha 17 yaşındaki bir kızı korktuğu halde gecenin bir vakti gög gurlerken dışarı atmak vicdansızlık. Bunun cezasını çekecek. En önemlisi kadına şiddet var ortada."
"Bende gelicem." dedi Jungkook. Atılarak.
"Gel tabi sevgilini yanlız bırakma malum babası ölucek."
Arabaya ilerledik. Jungkook önde oturuyordu. Ama benim yerim orasıydı
"Benim yerim orası!"
"Umrumda gibimi?"
"Akıllısı bizi bulmaz salağı dimizden ayrılmaz."
"Çok konuşma!"
"Kes çok konuşuyorsun!"
Tae'ye baktığımızda gülüyordu. Jungkook ile aynı anda "Niye gülüyorsun komik birşey mi var?!" duyunca dahada gülmeye başladı.
Daha uzatmadan arka kotuğa geçtim. Geriye yaslandım. Şimdi benim hayatımı mesafeden birini öldürmeye gidiyordum. Ama ortada 17 yaşında bir kız var. Acımıyorum ama uzuluceğini biliyorum sadece bir kaç gün arayla hem anne hemde babası gözleri önünde ölucek.
Neyse..
Biraz daha kendi kendine konuşup çocukların sohbetine katılmadım. Sonra Tae bana döndü ve benim hiç sevgilim olmadığını falan anlattı Jungkook'a.
Ateş saçan gözlerle ona baktım. Niye anlatıyorsa. Sanki Jungkook benim sevgilimde gidip geçmişimi anlatıyorsun.
"Niye öyle bakıyorsun?" Diyen Tae sayesinde düşüncelerimden ayrıldım.
"Acaba neden?"
"Niye kızıyorsun ki merak etme Jungkook seni yemez aşıları tam." diyip göz kırıptı.
Bu sefer Jungkook sınırlı bir şekilde ona bakarken ben kahkaha atıyordum. Elimi saçına koydum ve köpek okşarmış gibi okşadım.
"Hanimiş benin oğluşum. Ne kadarda uysal. Afferim sana oğlum eve gidince koca bir kemik hediye."
Diyince Jungkook bana döndü. Arkaya atladı ve cenemden tuttu. Gözlerinden ateş çıkıyordu adeta.
"Bir daha bana öyle davranma saçımıda elleme anladın mı?"
Elimi saçlarına koydum. Bişey dicem saçları gerçekten çok yumuşak ve güzel. Elimi saçları arasında gezdirdim. Gözlerine baktığımda o az önceki hali yoktu.
Çok masum bakıyordu. Gözleri çok güzeldi lan. Bana bişeyler oluyor...
Birazdaha baktı gözlerime ve bende gözlerine. Elimi yavaşca çektim saçlarından. Sonra gözlerimi kaçırdım. Cama döndüm ve dışarıyı izlemeye başladım.
Göz ucuyla onu izlediğimde pencereden düşünceli bir şekilde yolu izliyordu.
Artık eve gelmiştik. Hemen adamlara söyledim ne yapmaları gerektiğini. Onlarda yerlerine geçti.
Kapıya doğru yürümeye başladım. İçeri yani bahçeye girdiğimde Tae'ye kaçamak bir bakış attım.
Sonra hızlandım. Eve yürüdüm. Çocukluğumu alan bu eve..
Kapıyı tıklattım. Yavaşca açıldı. İçeriden meraklı gözlerle beni izleyen Alex çıktı. Üstünde acayip kısa bir şort ve üstünde karnı açık bir t-shirt duruyordu.
Gözlerimi devirdim. Çocuklara gelmesini söyledim. Ve içeri daldım. Alex bağırıyordu.
"HEYY?!"
Dinlemeden devam ettim. Arkamdan gelen sesleri duymamazlıktan geliyordum.
"Jungkook bu niye geldi?"
Diye sordu Alex. Jungkook ağzını açmadan "Canım istedi." dedim.
"Öyle hayvan gibi giremezsin evime?!"
"Sen pencereden girmediğime dua et."
Dedim ve devam ettim. Tae ve Jungkook'un kahkasını duyuyordum.
Neyse hızlıca evin merdivenlerine yöneldim. O pisliğin odasına yöneldim. Alex kolumu tuttu. Ama hemen kolumu çektim.
Odaya daldığımda gördüğüm manzara ile şoka uğradım.
Selaaaaaam. Gine ben burdayım.
Sizce neden Hanuel şoka girdi. Ne oldu?
Siz bunları düşünün ben diğer bölümü yazayım. ❤️❤️💜💜
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Alex
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
