54. Bölüm

298 22 0
                                    

Yayın tarihi
16 Haziran 2022


Aradan nerdeyse 2 buçuk ay geçmişti. Cidden büyük bir baskı vardı üstümde. Tae'nin mezarına gitmek istiyordum fakat dışarı çıkarmıyordu. Uzun zamandır çıkmamıştım. Ama en azından işler iyi gidiyordu. Neyse ki onları uzaktan kontrol edebiliyordum.

Bahçeye Yeontan ile çıkmıştım. Bir süre sonra Jungkook geldi yanıma sinirlendiği herhalinden belli oluyordu. Elini saçıma koyduğu gibi çekip kaldırdı.

Şaşırmıştım çünkü şiddet asla uygulamayan biriydi. Sadece piskolojik olarak baskısı vardı o kadar.

"Jeon canım yanıyor!"

Dedim sinirle. Bir anda kendine gelmiş gibi bıraktı. Dizlerimin üstüne düştüm.

Kafamı kaldırıp baktığımda ateş saçan gözler ile karşılaşmayı beklemiyordum.

Ayağa kalktım.

Bana sinirle bağırdı.

"Siktirtme Jeon'nunu bana. Delirticemisin beni?!"

Karşımda birinin bana bağırmasındsn nefret ediyordum. Herzaman ağlamama sebeb oluyordu bu huyu. Gözlerim hafiften dolmuş bir biçimde "ne yaptım?" Diye sordum.

"Sana kurallardan bahsetmiştim." Dedi.

"Her kurala uyuyorum."

Dediğimde derin bir nefes aldı. Bu sefer sinirlenme sırası bendeydi.

"Cidden ne şerefsiz birisin! Şu halime bak geçtin içimden benim! Artık oto boka ağlıyorum senin yüzünden. Piskolojimi bozdun. İşten geliyorsun bişey yapmadığım halde bana bağırıyorsun! Dışarı cıkmama izin vermiyorsun ve en önemlisi Tae'yi görmeme izin vermiyorsun.." sesim sonlarına doğru kisilmisti. Hıçkırarak ağlamaya başladım.

Biranda kollarına çeken Jungkook yüzünden dengem şassada ona yaslandığım için tutmuştum kendimi.

"Evden dışarı çıkmıyorsun. Üzgünüm ama herşey daha kötü olucak kendini hazırlasan iyi edersin." Dedi ve bıraktı. Bu minicik bir sarılış bile iyi gelmişti.

Tekrar yüzüme baktı. "Bahçeye bile benden habersiz çıkma." Dedi ve gitti.

Bende mecbur peşinden eve girdim. Odasına gitti. Ben ise tek başıma ortada mal gibi duruyordum.

Hemen hemen 1 saat geçmişti. Birden yerimden kalktım. Jungkook'un kapısının önüne geldim.

Elim kapı koluna doğru gidince eğer kapıyı açarsam başıma gelicrjler geldi aklıma. Ama yineden onu görmek istiyordum. Kalbimdeki küçük kız onun kalbindeki küçük oğlanı istiyordu.

Derin bir nefesle kapıyı açtım. Yatakta uyuyan masum yüzüne baktım.

Cidden çok masum duruyordu. Kim derdi ki bu çocuk az önceki canavar diye. İçeri girip kapıyı kapattım.

Tahmin edebileceğiniz gibi Tae'nin ölümünden sonra hep tek başıma yattım. Fırtınalı gecelerde tek başıma korkarak uyumaya çalıştım.

Derin bir nefes alarak Jungkook'un yanına birazdaha yaklaştım. Yatağa oturup yüzüne baktım. Ellerim yavaşça saçına gitti. Herzaman ki gibi yumuşak ve rahatlatıcıydı. Yavaşça okşadım.

Şuanda kalksa neler yapardı bana kim bilirdi?

Elim yavasca yüzüne kaydı. Sakince oksadikran sonra tekrardan saçlarına koydum elimi.

"Jeon Jungkook..." Dedim sakince.

"Sen nasıl birisin? Nasıl anlamıyorum cidden? Seni nasıl affedebiliyorum? Bana bağırdığında neden kırılıyorum? Niçin başka bir kız ile eve geldiğinde intihar noktasına geliyorum? Kimsin sen? Nerden çıkıp geldin? En önemlisi nasıl seni affedebiliyorum?" Tüm sorularım kafamda dönüp duruyordu.

Seviyormuydum onu bilmiyorum. Yanımda oturuşu bile sakinleştiriyordu. Ama bana yaptıkları yeniden vücudumu sinir ile dolduruyordu.

Dolan gözlerim yanaklarımdan boşaldı. Hickirmamak için tuttum kendimi.

Sonrada bileklerimde kalın ve büyük bir el hissettim. Yavaşça çekti kolları arasına ve altına aldı.

Kızmamıştım.

Kızamazdım ki ona. Oda haklıydı biryerde.

Uykulu sesi ile konuştu.

"Yakında tüm bu sorularına cevao vericem güzelim." Dedi.

Yüzüme yaklaştı ve dudakları dudaklarıma değdi. Sakincez şefkatle, kaybetmekten korkar gibi öpüyordu. Gruruma yediremesemde karşılık verdim. Bir süre sonra nefes almak için ayrıldı. Dudakları dudaklarıma değerken konuştu.

"Saçını çektiğim için özür dilerim. Gözüm dönmüştü. Özür dilerim bebeğim." Dedi.

Kollarımı boynuna doladım. Yarın içimden gecicekli ama yarına daha vardı sanki.

Tekrar öptü. Sonrada sarılarak uyudu. Bende uzun zaman sonra tuhaf bir şekilde güvende hissettiğim için uykuya dalmıştım.

Ay bebeklerim benim. Üzgünüm Hanuel acılı günlerin başladı. En korkulu rüyalarında tek kalıcaksin ne Felix gelicek kurtaricak nede başkası..

Herneyee işte siz nasılsınız sevgili okurlarım. Umarım iyisinizdir. Özledim sizleri artık bölüm geliyor gibi

Başka bir bölümde görüşmek üzere kendinize iyi bakın 💜💜💜

Hadi eyw

Mafia (JJK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin