n e m y s ı s

Hamileyim!

( Şarkıyla okuyun )

Birbirimize ne kadar zarar versekte ayrılamıyorduk. Çok kavga ve gürültü de vardı çok aşkta. Üşüyorum yokluğunda nasıl yaşayacağım bilmiyorum. Nasıl yüzüme bir gülümseme koyacağım yalan olsa da? Uçak kaptanının konuşmasıyla bölündüm.
"Yakıt dolumu tamamlanmamış geri iniyoruz! Uçak kalkış saati 3 saat sonra olarak değiştirildi."
Ne? Yavaşça toparlanıp indim uçaktan ve bekleme alanına döndüm. Uzaktan Serkan'a benzeyen bir adam görmüştüm. O değildir, değildi. Ben halüsinasyon görüyordum. 3 saatin geçmesiyle beraber İtalya'ya gittim. Oraya vardıktan sonra tuttuğum eve yerleştim.
*1 ay sonra"
Çok fazla baş ağrım ve mide bulantım vardı ilaç içmiştim ama geçmiyordu son 2 haftadır fazlasıyla artmıştı. Kusuyordum psikolojik olarak olduğunu düşünsem de doktara gittim.
*İtalyanca konuşmalar*
"Bir kan testi yapalım. Belirtilerinize göre hamilesiniz"
"Ne? Hamile mi?"
"Evet! Bu çok güzel bir şey."
Kan testi sonuçlarını bekledim ve çıktı.
"Eda hanım. Kan testiniz çıktı doktorun odasına gidebilirsiniz"
Yavaşça odaya gittim ve doktoru dinledim.
"Çok büyük ihtimalle hamilesiniz! Ama bir hamilelik testi vereyim yapın sonrasında ultrasonla bakarız."
"Tamam"
Doktorun verdiği testi yapmak için tuvalete girdim ve yaptım. Tek çizgi değilim. Değildim, off Serkan'dan bir parçam yok yani derken tekrar gördüm. Hamileydim, iki çizgiydi. Doktorun yanına döndüm.
"Ne çıktı?"
"Hamileyim!"
"Tebrikler! Kadın doğum bölümüne yönlendireyim ben sizi o halde ultrasonla bakın."
"Tamam"
Kadın doğum bölümüne nasıl gittim, nasıl doktorun odasına girdim bilmiyorum!
"Gelin Eda hanım, uzanın şöyle. Evett bakalım"
"Nerede?"
"İşte! İşte burada."
"Ne kadarlık?"
"4 aylık. Tam bugün dört aylık olmuş. Cinsiyetini öğrenmek ister misiniz?"
"Olur!"
"Peki. Tebrikler o halde bir kızınız oluyor"
"Teşekkürler"
"Kalkabilirsiniz. Her ay düzenli olarak kontrole gelmeniz gerekiyor tamam mı? Biraz riskli bir hamileliğe benziyor. Kendini yorup, üzmeyin. Eminim eşiniz de çok mutlu olacaktır."
"Eşim yok, ayrıldık biz"
"Ya, kusura bakmayın"
"Önemli değil."
"Mola zamanım tam bir özür olarak beraber bir şeyler içelim. Monica ben bu arada"
"Memnun oldum, hiç gerek yoktu ama tabii olur"
Bir saat kadar Monica'yla oturduk. Çok iyi bir kızdı birbirimiz numarasını aldık ve işlerimiz gereği ayrılıp daha sonra buluşmak üzere sözleştik. Hamileydim, Serkan'dan. Bir kızımız oluyordu. Ah unutmuştum bugün doğum günümdü. En güzel ve tek hediyem. Sana çok iyi bakacağım anneciğim. Telefonumun çınlamasıyla elime aldım ve gelen mesaja baktım.
"Doğum günün kutlu olsun Eda Yıldız"
"Serkan?"
"Gelmeyecek misin Eda hiç yanıma"
"Olmaz. Yapamam."
"Sana engel olan ne Eda? Neden kaçıyorsun benden?"
"Babaannem. Tehdit ediyor beni."
"Nasıl?"
"Seni, halamı ve kızları öldürtmekle"
"Elinde kanıt var mı?"
"Var. Evde kamera var. Salonda"
"Nerdeysen çabuk yanıma dönüyorsun. Halledeceğim ben"
"Olmaz. Halletmeden olmaz"
"Halledeceğim Eda. Ama gel"
"Olmaz."
"Ne zaman gelirsen gel bu konu hallolmuş olacak ve ben seni bekliyor olacağım."
"Geleceğim söz."
*3 Yıl sonra*

To be continued...