"Peki yanına oturayım izleyeyim o zaman"
Olur der gibi başımı salladım.
Serkan hemen arkama oturmuş bir şekilde bi yandan resme bakmaya çalışıyordu benden göremeyecek olduğunu anladım ki bana birazcık daha yaklaştı ve kafasını omzuma koydu. Bir 30 dakika öyle resim yapmaya devam ettim o da çıt çıkarmadan beni izledi. Ondan sonra sıkılmış olacak ki omzumdan kalkıp saçımla oynamaya başladı parmağına dolayıp dalga yapıyordu arada bir yanağıma ya da omzuma öpücükler konduruyordu.
"Sıkıldın mı"
"Yoo ne güzel işte başka bir şey düşünmeden sadece ikimiz seni izliyorum"
"Hıhı sadece izlemekle kalsan keşke"
"Şikayetçi misiniz yoksa Eda hanım"
"Yoo ne alakası var öyle bir şansım mı var sence Serkan Bolat"
Güzel güzel gülümsedi
"Bitmedi mi resmin göremiyorum merak ediyorum"
Tam son işlemleri yaptığımdan ses vermedim.
"Pışşt Edaa"
"Tam şuan bittii"
"Bakabilir miyim?"
"Hıhı"
Resmime baktı ve;
"Çok güzel olmuş" diyip elimi okşayıp öptü.
Resmi kurusun diye bir kenara kaldırdıktan sonra daha hiç dokunmadığım çikolataya batırılmış çilekler ve atıştırmalıklara daldım ve çilek alıp yemeye başladım. Sonra Serkan dönüp kucağıma yattı.
"Çileğin tadını merak ediyorum en son çok küçükken yemiştim"
"Yedirirdim ama alerjin var olmaz"
Off der gibi baktı bana. Küçük bebek gibi oluyordu benim yanımda sadece biz varken.
"Tamam bari muz yiyeyim"
"Onu yiyebilirsin"
"Yiyemem"
"Neden"
"Önce erik yiyeceğim çünkü"
"Ye istediğini ye Serkan yemeğin niye siyaseti yapıp sahneyi yükseltiyorsun" diyip güldüm.
"Ne bileyim. Başka biri olmadan sadece bizim olduğumuz bu kadar huzurlu bir yerde durmuyoruz uzun süredir başka bir şey yok ki sadece sen işte bir de ben... O yüzden konuşuyorum saçma sapan"
"Konuş o zaman"
"Eda ciddi misin"
"Ne konuda"
"Orada 10/15 çilek vardı kaşla göz arasında ne ara bitirdin."
"Çok güzeldi"
Yine güzel güzel gülümseyip sarhoş hale getirdi beni. Sonra yıllardır görmemiş gibi bana bakmaya başladı... O kadar güzel bakıyordu ki içim eriyordu dert tasa ne varsa canımı sıkan kim ya da ne varsa bir salise de unutturabiliyordu bana.
"Çok güzelsin, gerçek olmadığını halüsinasyon olduğunu düşünüyorum bazen biliyor musun"
Gülümsedim ve "Halüsinasyon olmadığıma ne inandırıyor peki seni"
"Benden başka herkes seni görebiliyor o zaman oradaysan, kimse seni kafasında kuracak kadar sevemez diye düşünüyorum ve inanıyorum."
"Dokunsan anlardın zaten"
"Yoo onu da hallederim ki ben hayal dünyamda gerçekmişsin"
"Tabii sen bu akılla yaparsın"
"Övdün mü gömdün mü şimdi"
"Övdüm"
"Peri masalı gibisin gerçek olamayacak kadar güzel"
"Ve klişe mi?"
"Klişe dediğimiz hayatın dönüp dolaşıp illa bir şekilde çoğu kişiye yaptığı oyunlardır klişe diye bir şey yok o yüzden olsa da sen öyle değilsin sen apayrısın gördüğüm tanıdığım herkesten farklısın"
"Mesela"
"Meselaa anladığım kadarıyla nefret duygun pekte güçlü değilmiş ha?"
Dirseğimle dürttüm Serkan'ı ve "Allah Allah" dedim.
"Ne Allah Allah görmüyor musun ne haldeyiz"
"Ne varmış halimizde"
"Onu mu diyorum, ben diyorum ki benden o kadar nefret ederken şimdi parmağında yüzük var yani benden nefret ediyordun ama şimdi evleniyoruz."To be contuined...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
n e m y s ı s
FanfictionZeus korkusundan ikiye ayırmıştı ya insanları... Ben buldum.