28 • hardcore but kucak

264 25 43
                                    

"Sikerim oyununu. Haklısın kucağıma çıkmalısın." Oyun konsolunu yere atıp belimden tutarak kucağına oturmamı sağladı. O kol ne kadar haberin var mı?

"Ben kazandım yani?" Kıkırdayarak sorduğumda derin bir nefes aldı.

"İnanır mısın gram umrumda değil. Okul birinciliğimi bile elimden alabilirsin şu an." Bu dediği daha çok gülmemi sağladı. Gece gündüz ders çalışan beyefendiye de bir bakın.

"Profesyonelim yani?" Elini tişörtümün altına sokup belime tutundu. Soğuk elleri yüzünden irkilip kucağında gerindim. Biraz tehlikeli bir hareketti. Anlarsınız ya.

"Kesinlike profesyonelsin. Özellikle beni tahrik etmekte." Kesik kesik nefeslerle konuştu.

"Bu hallerin de beni tahrik ediyor. İşte, her şey karşılıklı." Cümlemin bitmesiyle sırtımın yatağa yaslanması bir oldu. Beni yatırıp üstüme çıktığında güldüm. Zaten belime kadar sıyrılmış olan tişörtümü çıkarttı.

"Sonunda asıl istediğim oyunu oynamaya başladık Taetae." Çıplak bedenimdeki gözlerini bana çevirdi adını duyunca. Kaşlarını kaldırıp başını yana eğdi.

"Jeon," Üzerime eğildi. "Aynı anda hem sevimli hem ultra seksi nasıl olabiliyorsun?"

Cevap beklemeden derin öpüşmenin içine daldırdı ikimizi de. Zaten ağzımda hissettiğim dili yüzünden cevap düşünmeyi unuttum. Hızlı ve sesli şekilde öpüşürken bir yandan tek eli çıplak bedenimde geziniyordu. Ben de hiç çekinmeden tişörtünden tutarak onu kendime çekiştiriyor eş zamanlı olarak havalanan bedenimi ona sürtüyordum. Dudaklarımızı ayırıp nefeslendiğimde sanki uzak durmaya dayanamamış gibi hiç beklemeden tekrar birleştirdi. Yalnız kalmadığımız sürece iki sıradan arkadaş gibi davrandığım bu güzel çocuğun dudaklarını hissetmek ne güzeldi bir bilseniz.

Ya da durun. Bilmeyin.

Tişörtünün ucundan tutuş yukarı çekiştirdim. Kafasına geldiğinde hem çıkartmak istiyor hem dudaklarımızı ayırmayı reddedercesine o çekildikçe üstüne gidiyordum. Dudakları dudaklarımdayken gülerek geri çekildi. Tişörtü çıkartıp yana attığında hala gülüşü yüzündeydi. Güzel gülüşü.

Kesinlikle ondan uzak durmam gerekiyor. Duygulardan hiç bahsetmemişken benim onu bu kadar duygulu düşünmem normal gelmedi. İster istemez yüzüm düştü. Fark ettiği değişiklikle kaşları çatıldı.

"Sorun nedir Jeon?" Sorun yok aslında. Jeon gerizekalının teki. Elimi kaldırıp dalgalı saçlarına daldırdım. Hafifçe okşadım önce. Ortamı bozma salak.

"Öp artık Tae." Dediğimde tekrar gülümsedi.

Benim evim yanmış arkadaşlar.



"Gece yarısı oldu Jeon. Artık gitsem iyi olur." Diyerek ayağa kalktı. Sözde yemekten sonra film izleyecektik ama film izlemek dışında her şeyi yapmıştık. Şimdi de gitmesin diye film izleme bahanesini öne süresim geldi.

"İyi, git." Öyle bir şey söylemedim tabii. Daha sonraya bahanem kalsın. Zaten on iki saatten fazladır beraberiz.

Merak etmeyin arkadaşlar öpüşmek ve elleşmenin ilerisine gitmedik. Taehyung hala erken olduğunu düşünüyor. Aslında tekrar düşününce ben de ona hak veriyorum. Tamam cinsel gereksinimlerimiz için ortaklık yapıyor olabiliriz ama aşırı hızlı olmak bana da mantıklı gelmiyordu artık. Sonuçta arkadaşız. İyi anlaşıyoruz.

"Güzel, kovulduğuma göre bunu da yanımda götürmeliyim." Verdiğinden beri sürekli sandalyeme astığım ceketini aldı.

"Bırak onu." Üzerine yürüdüm. "O benim ceketim artık."

Dudaklarını büzdü. "Ama Hoseok çok beğenmişti."

"Bana ne Hoseok gerizekalısından be!" Sinirle bağırdığımda kahkaha attı. Gülme Taehyung. Gülme!

"Al al," Ceketi bana uzattığında hızla kaptım. "Isırırsın falan. Korktum bir an."

Kapıya kadar geçirdim. Ayakkabılarını giyerken onu izledim. Neden buruk hissettiğimi sorguladım kendime. Aptal liseli kızlar gibisin Jungkook. Tamam lisesin ama o aptallara benziyorsun şu an. Gerizekalı Jungkook.

"Taehyung." Tek nefeste seslendiğimde merakla bana döndü. Neden bu kadar sevimli? Ya ben iki haftada nasıl bu kadar aptallaşabildim?!

Öpmek istiyorum şu an. Deli gibi öpmek istiyorum hemde. Çıldıracağım galiba!

"Bunun ötesine gitmeyelim olur mu? Duyguları falan karıştırmayalım." Tek nefesle ve olabilecek en ani kararla söylediğim şeyle kaşları havalandı.

Saniyesinde pişman oldum. Yemin ederim çok pişmanım bunu söylediğime.

"Sen nasıl istersen." Kafasını sallayıp arkasını döndü. "İyi geceler."

huggy ⁷ taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin