Bölüm 12: "İlk sevgilim, ilk aşkım ve ilk öpücüğüm Lee Minho."
Gülerek gelen mesaja bakmış ve esnemiştim. Gözlerim telefon ekranının üstünde kalan saatle buluştuğunda şaşkınlıkla sonuna kadar açılmıştı. "Saat ne ara dört olmuş?"
Evet, sabaha karşı dörtten bahsediyordum. Çünkü eve geldiğim saatten beri, ki eve gece on bir gibi gelmiştim, Minho'yla telefondan mesajlaşıyorduk.
jisung: saat 4 olmuş minho kkkkk
minho: ne ara bu kadar geçti hiç anlamadım :(
"Ben de anlamadım, ben de." dedim kendi kendime ve yatakta bir kere daha yüz üstü döneceğim sırada yataktan düşmüş, ardından ise kendime gülmeye başlamıştım. Ama kısık sesle gülüyordum çünkü ailemi uyandırmak gibi bir niyetim yoktu.
minho: neden görüldü attın, bir şey mi oldu???
Yerden daha kalkmadığım sırada kalkmak için uğraşmamış, onun yerine hemen geri mesaj yazmaya koyulmuştum.
jisung: hayır kkkkk döneyim derken yataktan düştüm
minho: neee iyi misin jisungie??
jisung: iyiyim!!! sadece birazcık, çok azıcık kolum acıdı o kadar
minho: dikkat etsene :(( canın acıyor sonra üzülüyorum :((((
Ayağa kalkıp yatağıma geri yatayım derken yatağımın üzerinde duran, yarısı yere düşmüş pikenin yerde duran kısmına ayağım dolanmış ve tekrar ikinci kez yere düşmüştüm.
minho: tekrar görüldü yedim, yine mi düştün yoksa????
Kıkırdarken bu sefer düzgünce ayağa kalktım ve odamdan çıktım. Biraz bahçede hava alsam iyi olurdu.
jisung: EVET!!! pikeme takılıp düştüm bu sefer, daha da komikti bu kkkkkk
minho: bir yerlerini kırmadan sağ salim yatağına geri yat jisung, lütfen kkk
jisung: bahçeye çıktım şimdi, biraz hava alıp içeri girerim geri
Terliklerimi giyip arka bahçeye çıkmış daha sonra arka bahçemizdeki hamağa sırt üstü uzanmıştım. Bir yandan ise telefonum elimde Minho'dan mesaj bekliyordum.
minho: uyu artık o zaman, yarın için çook güzel planlarım var
jisung: bu güzel planların ikimiz için mi yoksa arkadaş grubumuz da buna dahil mi???
minho: ikimiz için :)
Mesajı görmemle beraber dudaklarımı heyecan içinde birbirine bastırmıştım. Kaç saattir mesajlaşıyorduk ve mesajlaşırken genelde utanmazdım. Yüzüne bakmıyordum sonuçta, her şey daha kolaydı.
Ama arada sırada böyle mesajlar attığında kalbim çok hızlanmıyor değildi.
jisung: tamam o zaman, iyi geceler^^
minho: sana da iyi geceler, güzelce uyu <3
"Kalp attı." dedim attığı mesaja bakarken. "Bana kalp attı." diye tekrarladım ve telefonumun ekranını kapatıp elime aldıktan sonra hamakta yana döndüm. "Gerçi biz birbirimizden hoşlanıyorduk, normal bana kalp atması.."
Kendi kendime konuşuyordum resmen, acaba şizofren olabilir miydim? Yok kesinlikle fazla heyecanlandığım içindi.
"Birbirimizden hoşlanıyoruz biz yani.." diye mırıldanıp gözlerimi kapattım ve derin bir nefes alıp verdim. "Tanrım, her şey güzel bir rüya gibi, eğer bu bir rüyaysa asla uyanmak istemiyorum..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
blue jeans 'minsung ✓
Fanfictionjisung, içine kapanık ve asosyal bir çocukken yazın gittiği yazlıkta asla unutamayacağı bir yaz geçirir ve bir sürü yeni arkadaşın yanında ilk defa aşk duygusunu tadar.