Oy ve yorumları unutmayalım. 💗🐤
Doğru düzgün karar alınması gerekliydi, açıkçası April onunla nasıl plan yapacağını dahi bilmiyordu. Five onu baştan sağıp salakmış gibi davranabilirdi. Sonuçta bu tipik bir Five Hargreeves hareketiydi. Gözünün önüne gelen ipeksi saçlarını kulağının arkasına attı. Aynanın önünde duran sandalyeyi hemen yatağın kenarına çekip oturmasını işaret etti. Suratına muzipçe bir gülümseme yerleştirip birazdan söyleyecekleri için onu sakinleştirmeye hazırlandı.
"Bunu nasıl öğrendiğini sordum April, evrenin sırını değil. Gerçi bunu öğrenmek isteseydim Otostopçunun Galaksi Rehberini okuyabilirdim, Ben sürekli onu okumamı söyleyip duruyormuş Klaus'a." Kızın gösterdiği yere yani sandalyeye oturdu. Kahvesini hala elinden bırakmamıştı, April yutkunma hareketleri de dahil en küçük hareketlerini takip ediyordu.
"Five ben senden hoşlanıyorum ve gerçekleri bilmen gerek."
Hoşlanma konusunda yalan atmıştı. Oğlanın onu öldürmesini istemiyordu. En azından hoşlandığı için gerçekleri söylediğini düşündürtebilirse aralarında kavga çıkması ihtimalini en aza indirirdi. Konuşmasını bekledi ama konuşmuyordu. Uzatmadan anlatmaya devam etmesi gerektiğini anladı.
"Bak aslında ben buraya birinizi öldürmek için geldim ama senden hoşlanmaya başlayınca bunu yapamadım ve yapamayınca da Handler yerime başkalarını göndermeye karar kıldı." Birkaç adım geri attı, onun aniden ışınlanıp kendisine saldıracağını düşünüyordu.
Five "Pekala, yani ortaklık teklif ediyorsun." Kravatını düzelterek odanın öbür tarafına ışınlanıp çekmeceden not defteri aldı. Sayfaları çevirirken kızdan gözlerini ayırmıyordu, hatta bu hareketi oldukça korkutucuydu. Sayfaların arasından bir menekşe yaprağı yere düşünce almak için yere eğildi. "Kabuldür, o zaman on yedi dakikamız kaldı. Geri zekalı kardeşlerimi bulsak çok iyi olur."
"B-bu ka-kadar mı?"
Konuşurken sesinin çatalı çıktığını fark etmişti elbette, Five'ın saldırmaya çalışmamasına şaşırmıştı. Hoşlandığını söylemesine rağmen tepkisizi kalmasına ise daha çok şaşırtmıştı fakat umurunda olmadı. Daha önemli sorunları vardı, yalanını inandırabildiğine sevindi. Gözlerini hafifçe yumup tatlı tatlı gülümsemeyi sürdürdü. Yürürken eteğinin fırfırları hafifçe havalanıyor, bacağının kaşınmasına yol açıyordu.
Planları hakkında konuşmaya başladılar. Vanya, Allison, Diego'yu aşağı katlarda bulmuşlardı. Luther, Klaus ise tam bir fiyaskoydu. Klaus'u April döve döve getirmiş, Luther'ı ise Five silahla tehdit ederek getirmişti. Planlarının çokta düşünülecek bir yanı yoktu aslında, tüm kardeşleri bir araya toplamaktı. Aynı yerde oldukları sürece birbirlerini savunabilirlerdi. April asıl Five'a çaktırmadan kendi evrenindeki Five'a çağrı yapmıştı. Olay esnasında onun da burada bulunmasını istiyordu, böylece tüm gerçekleri anlatabilecekti.
Gaz lambasını yakarken küfür etti. Gözünün önüne kahverengi saçları geliyordu. "Şimdi tam zamanıydı elektrik kesintisinin! Geri zekalı elektrik sistemi." Diego lambayı kızın elinden alıp yakmasına yardım etti.
Son hazırlıkları yaparken Five'ın karanlığın içinden ona doğru baktığını anlamıştı. Five'a bakmıyordu, sadece neden kendisini sürekli izlediğini anlamaya çalışıyordu. Five kızgın değildi. İlk lambayı yaktıklarında etrafa üç-dört mum daha koydular. Ampul ile aydınlatışmış evlerden farkı kalmamıştı. Eğer Klaus salaklık yapıp kendini yakmazsa sorun çıkmayacaktı. April kibarca öksürüp Diego'ya onu kollaması için işaret yaptı.
"Son otuz saniye." derken April'ın elini tuttu. "Hazır olun ve ölmeyin, öleni öldürürüm."
Madem birbirlerinden hoşlanmıyorlardı o zaman neden içtenlikle el ele tutuşuyorlardı? Üstelik suratlarına yayılan sırıtış göz ardı edilemeyecek cinstendi. Bedenlerine alttan alttan ter bastığını hissedebiliyorlardı. Yüzlerinin üst kısımlarındaki saçlar alınlarına yapışmıştı. Kalp atışı gayet normal gelse de değildi, zar zor nefes alıp verişlerinden anlaşılıyordu. Handler'ın adamları ellerindeki vazo benzeri ışınlayıcılar ile odaya geldiklerinde herkes birbirine baktı. Zırhları tuhaf tuhaf minik aletlerle kaplıydı, rahatça bıçaklayıp öldüremezlerdi. İlk hamleyi yapanlar aşık olduklarını inkar eden çiftimiz oldu.
Umarım bölümleri seviyorsunuzdur. <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Numara A: The Umbrella Academy | Tamamlandı ✔
Fanfiction"Reginal'ın öldürülmesiyle alakam yok, benim öldürmem haricinde tabi ki." Five "Hayalet kardeşimi üstüne salarım." Karşınızda şehrin en iyi patencisi April var. Aslında her şey onun Reginald'a karşı gelmesiyle başladı. Kitap İçi Edit Tasarımları: R...