SERT BAKIŞLI PAPATYAM

19.Bölüm

Merhaba canlarım🤍

Hatalarım varsa lütfen kusuruma bakmayın 🙈

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum

Keyifli okumalar...

🌼

Cihan ne kadar çabalarsa çabalasın dikkatini toparlayamıyordu. Başını dosyalardan kaldırıp odanın içerisinde gezinmeye başladı. Hissettiği negatif enerjiyi bu şekilde de atamayacağını anladığında bahçeye çıkıp hava alma kararı aldı.

Masasının üzerinde bulunan cep telefonunu, cüzdanını ve arabasının anahtarını, pantolonun ceplerine yerleştirip odasından ayrıldı. Çalışmakta olan iş arkadaşlarına baş selamı vererek bahçeye açılan dış kapıya ulaştı.

Gözlerini hiçbir yere değdirmeden gökyüzüyle buluşturdu. Derin bir nefes alarak göğsünü şişirdi. Burnuna ulaşan taze papatya kokusu ile kaşlarını çattı. Bahçede veya karakolun çevresinde bu zamana kadar hiç papatya görmemişti. Bilinçaltı kendisine bir oyun mu oynuyordu? Ama hayır, bu koku hayal olamayacak kadar gerçekti. O zaman bu kokunun kaynağı neredeyi?

Gökyüzüne çevirmiş olduğu gözlerini indirdi. Etrafı hızla süzmeye başladı fakat gözüne çarpan hiçbir papatya yoktu.
Daha fazla bu konunun üzerinde durmak istemedi ve merdivenlere doğru adımladı.

Birkaç basamak ilerisinde gördüğü Murat komiser bir kadını kucağına almış ve ona bir şeyler anlatıyordu. Bu ne saçmalıktı böyle? Leyla olayından dolayı zaten hoşlanmıyordu ondan ve şimdi de ciddi davranması gerektiği yerde, saçma sapan hareketler sergiliyordu.

Basamakları hızla indi ve aralarında birkaç adımlık mesafe kalınca durup konuşmaya başladı.

"Ne oluyor Murat? Ne bu halin?"

Cihan, Murat'ın konuşmasını beklerken bir süre sonra kendisine çevrilen yüz ile dumura uğradı.

Hayal mi görüyordu yoksa gerçek miydi?
Cihan sanırım kafayı yemişti?
Sürekli Leyla'yı düşünmek onun psikolojisine hiç iyi gelmemişti. Çünkü şu an karşısında bir adet Leyla görüyordu.

Kadının gözleri sıkı sıkıya kapalıydı. Cihan, onun gözleri kendi gözleri ile kavuşmadığı müddetçe varlığına inanmayacaktı. Eğer inanırsa ve gerçek olmazsa büyük bir hayal kırıklığına uğrayacağını biliyordu.

Karşısındaki kadın, gözlerini hafif bir şekilde araladığında Cihan'ın kalbi azılı bir suçluyu peşinden kovalıyormuş gibi hızlı atmaya başladı.

Haftalardır merak ettiği ışıltılı gözler kanlı canlı karşısında duruyordu.
Dili lal olmuş gibiydi. Birkaç defa konuşmayı denedi fakat hiçbir sonuç alamadı. Son bir kez tüm gücünü toplayarak konuşmayı denedi ve başardı.

"Leyla?"
Dilinden dökülen isim ile elleri hafif bir şekilde titremeye başladı.
Polis adamın elleri titrer miydi? Titrerdi.
Karşısında sevdiği kadın varsa kalbi de titrerdi elleri de.

Leyla kendisine seslenen Cihan'ı duyduğunda gözlerini kırpıştırarak bakmaya başladı. Farkında olmadan ağzından anlamsız bir kelime çıktı.

"Hı?"

Duyduğu tepki ile Cihan'ın yüzünde hafif bir tebessüm oluştu ve Leyla bu sahneyi hayranlıkla seyretti.

"Napıyorsun burada Leyla?" diye sorusunu yöneltti Cihan. Fakat Leyla'nın konuşmasına fırsat kalmadan Murat konuşmaya başladı.