"MUTLULUK ZAMAN ALIR, ZAMANSA SEVDİKLERİMİZİ."
Artık bacaklarımı hissetmiyordum bile çok yorulmuştum Nazlı hâlâ masaya bakıyordu. "Üff bu ne ya seni annen doğurmamış." "Kızım bi dur artık! Görecek birileri kovulacağız senin yüzünden." "Bir şey olmaz kızım korkma bu kadar adam çok yakışıklı." "Eee ne yapalım kuzum Allah sahibine bağışlasın bize ne?" "Zaten sana demedim ki kızım sen erkek düşmanısın." "He Nazlı he işine bak sen." "Tamam kızım kızma hemen." Masadan hâlâ sesler geliyordu saat on ikiyi de geçmişti artık patron bizi bıraksa da evimize gitsek ama patron bizi unutmuştu galiba diye düşünürken Kerem yanımıza gelip artık çıkabileceğimizi söyledi o kadar sevindim ki ama Nazlı Hanım benim gibi düşünmüyordu. "Yok ya adamlar gitsin biz de o zaman gideriz değil mi Gökçe?"
Nazlı'ya kaşlarımı çatarak bakıyordum. "Tamam kızım ya bakma öyle." "Tamam Kerem çıkarız birazdan." Nazlı'yı arkamda bırakarak giyinme odasına gittim hemen üstümü çıkardım dört gözle kafeden çıkmayı bekliyordum üstümü giyinip kapının kulpunu tuttum ama kapı açılmadı açmaya çalışıyordum ama yine açılmıyordu. "Ne oluyor ulan açın kapıyı Nazlı aç şu kapıyı!" diyerek kapıya vurmaya başladım ama kimse beni duymuyordu. "Ulan Nazlı kesin sensin bunu yapan değil mi?" diyerek bir o yana, bir bu yana gidiyordum o kadar çok sinirlenmiştim ki kapıdan bir ses gelmeye başladı ben de bağırmaya devam ediyordum.
"Kimse yok mu çıkarın beni buradan lütfen yardım edin Kerem, Ayaz orada mısınız?" Kimse cevap vermiyordu. "Açın şu kapıyı lütfen açın kimse yok mu? Nazlı bak buradan çıkarsam bittin kızım sen!" Kapının kulpu dönmeye başladı ben de kapıdan uzaklaştım bir iki dakika sonra kapı açıldı bu da kimdi? Adam bana dik dik bakmaya başladı.
"Ne oldu güzelim niye buradasın sen? Seni kim kapattı buraya? Çok güzelsin." diyerek elini saçlarıma dokundurmak için kaldırdığı sırada eline vurdum. "Hayırdır? Kırdırtma bana o elini sen kimsin de bana dokunmaya çalışıyorsun?" diyerek tokadı yapıştırdım.Adam sendeleyerek geriye doğru düştü yüzüne tükürdüm ve odadan çıkıp adamın yanından uzaklaştım o hâlâ arkamdan bağırıyordu. "Sen kimsin de bana vuruyorsun? Sen kaç paralık bir kızsın?" Artık sabrımın sonlarına gelmiştim koridor da durup adama doğru döndüm arkamdan geliyordu. "Sen kimsin ulan it! Bana laf söylüyorsun?" diyerek adama vurmaya başladım ama adam beni itti. "Sen kimsin kızım? Öldürürüm seni!" diyerek elini kaldırdı tam bana vuracakken adamın elini biri tuttu kafamı kaldırıp yüzüne baktım adamın yüzü asılmış kızarmıştı sinirden damarları bile çıkmıştı. "Hayırdır Koray kızlara ne zamandan beri elin kalkar oldu senin?" "Hak etti Göktuğ bırak beni öldüreyim şunu!"
Bu adam Nazlı'nın baktığı adam değil miydi? Adı Göktuğ'du demek çok lazımdı sanki adı da ben onları dinlemek istemediğim için yanlarından uzaklaştım Nazlı, Kerem, Ayaz yoktu patronum bile yoktu görünür de kapıya doğru yürümeye başladım. "Bayağı da geç olmuştu şimdi ben nereden bulacağım araba?" diye söyleniyordum bir taraftan da dışarıya çıkıyordum sokak bayağı karanlıktı abimi arayarak beni almasını istedim.
"Sen bekle beni canımın içi ben hemen geliyorum." Ben de olduğum yerde abimi beklemeye başladım kafeden fazla uzaklaşmamıştım o adamın çıktığını gördüm bana dik dik bakarak arabasına bindi. "Nasıl insanlar var ya? Beyinsizler." diye söyleniyordum birden bir araba gelip önümde durdu bu gelen abimdi camı açtı. "Hadi kızım ne bekliyorsun orada bin sene?" "Ya abi insan kapımı açardı." Abim biraz sinirli, biraz da gülen yüzüyle dışarı çıkıp yanıma geldi. "Ya canım kardeşim bin artık şu arabaya hadi yengen beni bekliyor!" "Ooo abiciğim hayırdır üçüncü çocuk mu geliyor?" Abim kaşlarını çatarak bana bakıyordu.
"Geliyor musun yoksa gideyim mi Gökçe?" diyerek arabaya bindi. "Ya tamam abiciğim bekle geliyorum." Arabanın kapısını açtım tam arabaya bineceğim zaman kafamı kaldırdım karşımda beni o adamın elinden alan adam vardı beni tanımıyordu ama çok fena bakışı vardı sanki düşmanıymışım gibi bakıyordu ben de gözlerimi, gözlerinden hiç kaçırmadan ona bakıyordum o da hâlâ gözlerini, gözlerimden kaçırmadan bana bakmaya devam ediyordu.
Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin lütfen çünkü en büyük motive kaynağı okurların düşünceleridir.
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere 👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'ɢöᴢʏᴀşɪ'
Acción"Sana benimsin demedim mi?" Ondan uzaklaşmaya çalıştım ama izin vermiyordu beni kendine daha çok yaklaştırıp gözlerini, gözlerime dikti. "Artık bir daha benden kaçmayacaksın Gökçe yoksa seni değil ama aileni öldürürüm duydun mu? Hiç acımam!" diyerek...