Nora

10K 553 303
                                    

Gözlerimi açtığımda yerimden kıpırdamadığımı fark ettim. Bulanıklığın arasından görebildiğim tek şey Clara'nın Adrian'ı sakinletirmeye çalışmasıydı. Adrian vahşi bir hayvan gibi saldırmaya hazır bekliyordu. Yavaş bir şekilde boynumu ovalayıp kalkmaya çalışırken Nora bana yardım etti.

R;"Ne kadardır baygınım?"

C;"Yaklaşık beş dakikadır." 

Yavaşça Adrian'a baktığımda bana tuhaf bir şekilde bakıyordu. Bir yabancı gibi görünsede gözleri hala aynıydı. Yavaş adımlarla ona yaklaşırken yanına eğildim.

R;"Adrian..lütfen,lütfen beni hatırladığını söyle."

A;"Se-Seni hatırlıyorum." 

R;"Teşekkür ederim." 

Gözlerimden biriken yaşlar görüşümü engelledikleri için onları bırakmıştım. 

A;"Sen beni o şeytanların eline bırakıp giden kızsın." 

R;"Ne?"

A;"O geceden sonra gittin...Sen gittikten sonra bir şeyler odaya girdi. Yüzü yanmış gibi olan bir adam ve siyah bir şey. Ne olduğunu anlamadım ama beni buraya getirip türlü işkencelere maruz bıraktılar ve bunun senin suçun olduğunu söylediler."

R;"Adrian ben sana bir şey yapmadım inan bana...Özür dilerim." 

Göz yaşlarımdan ıslanan avuçlarımla yanaklarına dokunduğum zaman Adrian tek kelime etmedi. Ellerimi ondan ayırırken arkamdan gelen ses ile irkildim. Sesin kime ait olduğunu anlamak zor değildi. Gelen Vivien'dı.

V;"Sizi küçük ucubeler. Sirke hoşgeldiniz." 

Suratındaki iğrenç ifade Clara'yı gördüğü zaman yerini anlayamadığım bir ifadeye bıraktı. Clara ise ona kızgın bir şekilde bakıyordu. Ortamdaki sessizlik kulakları sağır edecek şekilde gürültülüydü. Viven yavaş bir şekilde Clara'ya yaklaşırken önüne geçtim. 

V;"Çekil şuradan. Seni değersiz et parçası." 

Vivien'ın boğazımdan kolayca kaldırıp atmasıyla bir cesedin üstüne düşmüştüm. Ceset Riley'in cesediydi. Hızlıca üstünden kalkıp geri çekildim, o sırada Vivien Clara'nın yüzünü okşuyordu. Clara Vivien'ın elini olabildiğince sıkı tutmuş olmalı ki Vivien acı içinde bağırarak yere yığıldı.

Hızlı bir şekilde Clara'nın yanına gidip onu çekiştirdim ama o beni biraz olsun bile dinlemiyordu. Sadece Vivien'a odaklanmıştı. Vivien'da ona. Clara'yı son çekiştirmemde yanlış bir şey yaptığımı fark ettim. Clara bana bakmaya bile gerek duymadan tek hareketi ile beni duvara fırlatmıştı. Nedir bu ruhlardan çektiğim ?

Yerde acı içinde kıvranırken Adrian yanıma geldi. Ama benim tek odaklandığım Clara ve Vivien'dı. Vivien yavaşça Clara'ya tekrar dokundu ve ağzından dökülen cümleler şaşırmama neden oldu. 

V;"Benim güzel ve narin...kızım." 

C;"Sana anne demek isterdim tabii beni öldürmeseydin." 

V;"Ben..özür dilerim hayatım."

C;"Oh, tabii özür dilediğin için şimdi yeniden hayata döneceğim. Sen tam bir fahişesin." 

V;"Bu ne cüret!"

C;"Kes sesini. Senin yüzünden hayatımın en güzel yıllarında öldüm ben...ben yıllarca bu tımarhanede ölen insanları izledim." 

V;"Seni nasıl da fark etmedim." 

C;"Senden kaçıyordum...annem nerede ?"

V;"Buradayım bitanem."

C;"Lana'dan bahsediyorum."

Tımarhane [Düzenleniyor] [kitap olacak]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin