Nothing Left To Say

Kıçımı Kaldırıp Da Yapmam Gerekenler

Höhöhöhö beni özlediniz mi?
*tek kaşını kaldırıp adnan oktar havasına bürünmeye çalışır*
Yorumları görüyorum ve hala okuyup yorum yapan o sevimli mıncırmalık okuyucuları... Agh,cidden hak ediyor muyum diye düşünüyorum.
Bu hikayenin daha ilk bölümlerini yazarken finalin kurgusu belliydi. Tüm sahneler kafamda şekillenmişti. Şöyle açıklayayım. Ben hikayeleri yazarken kurgu bana diyaloglar şeklinde gelmiyor. Direk film sahneleri olarak geliyor. Yani kendi kafamda oluşan sahneler. Ve ben bunları yazıya dökmeye çalışıyorum. Ki bu da çok fazla görsel efekt demek dolayısıyla betimlemeler oldukça fazla oluyor. Bunları sizi sıkmadan yazmaya çalışıyorum.(umarım başarıyorumdur) Üstelik karakterlerin iç yapısına çok önem veririm. Ki her karaktere ince bir karakter analizi yapmak ve bunu yaparken de kurgudan kopmamam üstüne tüm bunları tek bir kitaba sığdırmaya çalışmak da oldukça zor ve bu yüzden bölümlerin geç gelmesine bahane bulabildim sanırım?
Ki tüm hikaye boyunca kendi ağzından yazdığım tek kişi Kimberley ve tüm bu geç gelen bölümleri telafi etmek adınaaaa...
*merak uyandırıcı fon müziği çalar*
Bu final bölümünde her karakteri kendi ağzından yazıyorum :D
Ayrıca,
Bölüme uygun multiye bir mix hazırlamayı düşünüyorum. Sahneler için belirlediğim şarkıları belirlediğim yerlerinde-ki zaten bunu okurken anlayacaksınız-başlatıp sahne bitince şarkıyı değiltireceğim bir tür...ıhm?
Remix? Adı her neyse işteyi yaptıktan sonra sırf multiye atabilmek için onu videoya dönüştürüp youtube'a koyacağım.
Ayh söylerken içim daraldı.
Neyse siz de tüm bunların karşılığında yeni bölüm gelince bol bol yorum atın bende bunun zevkini yaşayayım olur mu?
Son bir şey;
Olması kesin olmayan bir şey. Yani cidden kesin değil. Ama şöyle bir şey. Bu yaz ben bu hikayeye Will'i kattığımda daha Olimpos'un Kanı çıkmamıştı. Yani ortada SOLENGELOĞ! Diye haykırıp feels geçiren demigodların d'si yoktu. Ve ben, ben ve fesat aklım ben ve homoseksüel ilişkilere olan zaafım bu kitapta Will ile Nico'yu yakınlaştırmam gerektiğini düşündü.
Bunu partyponies 'e de açtım sorabilirsiniz yani ehuhehe...
Sonra Olimpos'un Kanı çıktı ve ben her şeyi siktir edip onu okudum. Veeee bir de baktım kitapta Solengelo var. Hayallerim gerçek olduğu için yarım saat odamda Geronimo diye bağırdığımı bilirim. Ama tabi ki artık kime söylersem söyleyeyim Solengelo fikrini önceden düşündüğümü kimseye inandıramayacak ve yazdığım kitapta orijinal olmayacaktı.
Eh evet sadede gelirsek,
Son zamanlarda amaaan boşver yaz gitsin dediğim zamanlar oluyor.
Yani eğer okursanız bu kitap mazideki fesat düşüncelerimin bir meyvesi bir kitaptan etkilenme değil (sorry Rick.)
Ve şey kitabı NLTS ile bağlantılı yapıp ek kitap şeklinde yayınlayabilirim.
Neyse çok uzattım. Buraya kadar okuduysanız sizi harbi seviyorum her eve mıncırmalık okuyucularım.
Ve evet tüm bunlar için kıçımı kaldırmam lazım.
Bana şans dileyin çünkü sanırım...
Kıçım uyuşmuş -,-
^_^