48.Bölüm

377 21 4
                                    

3.kişi Ağızlı Anlatım

Angelina yere düşer düşmez Crouch onu dizine yatırdı. Angelina'nın Ağzından kan boşalıyordu.
Crouch : ANGELİNA BIRAKMA BENİ!
Snape : ANGELİNA! AÇ GÖZÜNÜ KIZIM! SEN ÖLEMEZSİN! Çabuk odama götür onu.
Crouch : Tamam hadi hızlı.
Crouch Angelina'yı kucağına aldı. Koşarak Profesör Snape'in odasına götürdü. Yatağa bırakıp Profesör Snape'e döndü. Profesör Snape raftan ne bulursa indirmekle meşguldü.
Crouch : Ne yapıcaz?!
Snape : Bilmiyorum. En güçlü iyileştirme iksirlerini yapacağım. Kanın akmasını engelle!
Crouch : Tamam.
Crouch çekmecelerin birinden bez buldu. Angelina'nın yanına gelip bezi ağzına dayadı. Kan durmadan akıyordu. Biraz daha bez koydu. Tüm bezler kan olunca kan akmayı kesti. Crouch Angelina'nın ağzını silip başına elini koydu.
Crouch : Ateşi var.
Snape : Ateşi değil her şeyi var. En büyük hastalığı bunun olması gerekli. Sakat kalmasa bari.
Snape uzun süre uğraştıktan sonra elinde koyu yeşil bir iksirle döndü.
Crouch : Bunun olduğuna emin misin?
Snape : Ben iksir Profesörüyüm tabi ki eminim.
Snape iksiri boşalttı. Angelina hareketsiz kaldı. Daha sonra yataktan oturur şekilde fırlayıp derin nefes aldı. Geri düştü.
Snape : Oldu! Uyandı.
Crouch : Angelina? Beni duyuyor musun?
Angelina'nın ağzı açıktı. Hırıltılar çıkardı.
Snape : Bizi duyuyorsan iki kez hırılda.
Angelina iki kez hırladı.
Crouch : Döndü! Gerçekten döndü!
Snape : Ohhh!
Snape sandalyeye çöktü. Crouch kendini yere bıraktı.
Crouch : Peki şimdi ne yapacağız?
Snape : Akışına bırakıp yardım edeceğiz.
Crouch : Anlaşıldı.
Crouch Angelina'nın elini tuttu.
Crouch : Söz veriyorum Prenses iyileşeceksin. Şimdi bir şeyi araştırmam lazım.
Snape : Nereye?
Crouch : Kütüphaneye. Bi gelişme olursa haber ver.
Crouch çıktı.

Snape'in Ağzından

Crouch kütüphaneye gideceğini söyledi ve çıktı. Angelina'nın baş ucuna oturup elini tuttum.
Snape : Özür dilerim Kızım. Bi anda sinirlenince neler olduğunu sen de biliyorsun. Yoksa Profesör'ü sevmene izin veririm. Yakınlaşadabilirsin. Ama daha ötesi sıkıntılı. Sana zarar gelmesini istemiyorum. Söz veriyorum meleğim. Sen iyileşene kadar başındayım.
Angelina beni duymuş gibi hırıldadı. Gözü kapalı sadece ağzı açıktı.
Snape : Uyu hadi.
Ağzını kapattım. Meleğimin iyileşmesi şuan her şeyden önemliydi.

Crouch'un Ağzından

Kütüphaneye gittim. Oradan yasak kitapların bulunduğu bölüme ilerledim. Kitapları biraz karıştırdım ve sonunda aradığım kitabı buldum.
Kannagi Tarihi ve Canavarı. Kitabı alıp tekrar Profesörün odasına gittim.
Snape : Çabuk döndün?
Crouch : Aradığımı hızlı buldum. Kannagi Tarihi ve Canavarı.
Snape : Öyle bi kitap mı varmış?
Crouch : Evet.
Kitabı açtım. Hangi sayfada nelerin olduğu ilk sayfada yazılıydı.
Crouch : Burda öldürücü lanetler yazıyor.
160.sayfayı açtım.
Crouch : Daha önce öldürücü lanete maruz kalmamış. Ama Kannagi öldürücü laneti yazıyor. Maruz kalan kişinin oldukça büyük acı çekerek ölmesini sağlarmış. Kişinin tüm kanı Kannagi'nin ağzına gelir onu acıyla öldürürmüş. Vayy. Ama büyü yazmıyor. Neyse.
Snape : Peki iyileştirme hakkında yazı var mı?
Crouch : Bakayım......... Kannagi kendi kendini iyileştirirmiş.
Snape : Yani akışına bırakacağız.
Crouch : Öyle görünüyor.
Angelina'nın baş ucuna sandalye çektim. Oturup başını okşadım. Babası hala masanın başında çalışıyordu. Masada 10 a yakın kitap vardı. Hepsine tek tek bakıyor ve inceliyordu.
Snape : Haha! Buldum! En hızlı ve güçlü iyileştirme iksiri. Elimde malzemeler var.
Snape rafa yöneldi. Kitabı bakıp eşyayı buluyordu. Tüm malzemeleri toplayıp masanın başına geçti. 5 kazanın altını yaktı. Hepsine farklı farklı şeyler koydu. Uzun bi uğraştan sonra iksiri şişeye boşalttı.
Snape : Hazır. İçirebiliriz. Angelina'yı uyandır.
Ağzını açtım. Kulağına eğilip fısıldadım.
Crouch : Prenses uyuyor musun?
Yanıt gelmedi.
Crouch : Uyan hadi Prensesim.
Küçük bi hırıltı çıktı.
Crouch : Uyandın mı?
Hırıltı hıhı anlamında çıktı.
Snape : İksiri ağzına dökelim.
Angelina'yı doğrulttum. Snape ağzına iksiri boşalttı.
Snape : 1 gün beklememiz gerekli.
Crouch : Peki.

1 hafta sonra
Snape'in Ağzından

Angelina yavaş yavaş iyileşiyordu. Dün gözünü açmıştı. Sakat gibi görünüyordu. Ama aslında enerjisi yoktu. Crouch yanından bi an bile ayrılmıyordu. Geceleri odamdaki koltukta uyuyordu. Angelina küçük küçük ihtiyaçlarını söylüyordu. Her ne kadar suya tu, tuvalete kukalet, yemeğe kekek, uykuya umtu dese bile anlaşıyoruz.
Crouch : Onu dışarı mı çıkarsak?
Snape : Dışarı mı?
Crouch : Evet. Kucağınıza alırsınız. Hem bahar geldi. Her yer yeşil.
Snape : Doğayı sevdiğini bilmiyordum.
Crouch : Hadi ama Angelina dışarı çıkmak ister misin?
Angelina hıhı anlamında hırıldadı.
Crouch : Bak o da istiyor.
Snape : Peki.
Askıdan pelerinlerimden birini alıp Angelina'yı sardım. Kucağıma aldım. Crouch kapıyı açtı. Aşağıya indik.
Snape : Gölge bi yer bulalım.
Crouch : Gelin.
Bi ağacın altına oturdum. Angelina etrafa mutlu şekilde bakıyordu. Ağzı yamuktu. Gözleri içeri çökmüştü. Rengi desen griydi. Kucağımda duruyordu. Crouch nasıl bulduysa tavşan yakalayıp getirdi.
Crouch : Angelina. Bak ne buldum.
Snape : Onu nasıl yakaladın.
Crouch : Çok zor olmadı.
Crouch diz çöktü. Tavşanı Angelina'ya uzattı. Angelina'nın elini tavşana dokundurdum. Güldü. Gülmek bile ona fazla enerji harcatıyordu.
Crouch : Bırakalım evine gitsin.
Crouch tavşanı bıraktı.
Snape : Bu kadar yetmez mi? Yoruldun mu?
Angelina : U-u-umtu.
Snape : Şşş tamam uyu hadi.
Yavaş yavaş onu bebek gibi salladım. Gözünü kapattı. Başı göğsüme düştü. Pelerinle yüzünü örttüm. Crouch yanıma oturdu . Eliyle Angelina'nın yanağını sevdi.
Snape : Şşş uyanır bak.
Crouch : Uyanmaz.
Biraz daha oturduk. Yarım saat sonra Angelina uyandı.
Angelina : Iııı.
Snape : Uyandın mı kızım? Noldu?
Angelina : Kekek.
Snape : Yemek mi istiyorsun? Acıktın mı?
Angelina : Hıhı.
Crouch : Ben getireyim.
Crouch asasıyla yiyecek getirdi. Minik minik parçalara ayırıp çay kaşığıyla yedirmek zorundaydık. Her seferinde su verdik. Az bişey yese doyardı zaten.
Angelina : Ihhı!
Snape : Hadi bu son. Aç ağzını.
Son lokmayıda yuttu.
Snape : Geri uyacak mısın?
Angelina : Ihhı!
Snape : Ne istersin?
Angelina : Keke oyk.
Snape : Ne?
Angelina kendini yere çekti.
Snape : Çimene yatmak mı istiyorsun?
Angelina : Hıhı.
Snape : Tamam.
Onu çimene bıraktım. Crouch yanına uzandı. Bende diğer yanına yattım. Crouch Angelina'ya dönük şekilde kolunu dayamıştı. Angelina gülüyordu. Yüzüne yaprak düşünce çığlık atarak kahkaha attı. Crouch yaprağı alıp Angelina'nın yüzüne bırakmaya başladı. Angelina her seferinde gülüyordu. Crouch gülümsüyordu. Oturup etrafa baktım. İleride bi sürü kelebek vardı. Birini yakalamaya gittim. Uzun bi uğraştan sonra birini tuttum. Angelina'ya götürdüm.
Snape : Canım bak ne buldum?
Angelina elini havaya kaldırdı. Ama kaldırır kaldırmaz geri düştü. Angelina hüzünlü bir ııı çekti.
Snape : Şşş bişey yok. Al bakalım.
Elini tutup kelebeği ona verdim. Güldü. Kelebek uçup gitti.
Snape : Geç oldu. Dönelim mi?
Angelina : Mmmmmm.
Snape : Noldu?
Angelina gözünü yukarı aşağı oynattı. Yukarı bakınca anladık.
Crouch : Anaaa. Ağaçta uçurtma asılı kalmış ya.
Snape : İstiyor musun?
Angelina : Hıhı.
Crouch : Ben alırım.
Crouch ağacın dalına asıldı. Dal ince olduğundan kırıldı ve Crouch yere yapıştı.
Crouch : Ah!
Angelina yine çığlıktı kahkaha attı.
Crouch : Yaramaz! Gülüyor bir de.
Snape : Bir de ben deneyeyim.
Başka sağlam daldan yukarı çıktım. Uçurtmayı kurtarıp aşağı atladım.
Snape : Çıtası kırık. Ben hallederim.
Çıtayı tamir edip uzun Bi ipe bağladık.
Crouch uçurtmayı havaya çıkardı.
Angelina : Ihıı!
Snape : Gel kucağıma.
Angelina'yı kucağıma aldım. Crouch ipi bana verdi. Angelina'nın elini ipin üstüne koydum. Havaya bakıp bakıp güldü. Yarım saat uçurtma uçurduk.
Angelina kucağımda uyuyakaldı.
Snape : Crouch uyudu bu. Ben götüreyim bunu zaten geç oldu.
Crouch : Ha? Tamam. Ben uçurtmayı indireyim.
Odaya döndüm. Angelina'yı yatağa bıraktım. İyileşiyordu. Bu gün Kü çığlıkları bunun habercisiydi.

Severus Snape'in Kızı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin