56.Bölüm

310 19 7
                                    

Yediğim sectumsempra büyüsü ile geri fırladım. Duvara çarpıp düştüm. Karnımdan büyük bir hızla kan akıyordu. Yerde bağırarak kıvrandım. Başta hızlı kıvransamda sonda enerjim tükendi. Babam sinirle bana doğru ilerledi. 
Snape: Bunları kimseye söylemeyeceksin yoksa seni böylece bırakırım.
Angelina: T-T-T--Tamam.
Babam eğilip büyülü sözleri söyledi . Akan kanım geri geldi. Tüm kan geri gelince beni kucağına alıp yatağa bıraktı. Masadaki bardağa bir şey boşaltıp bana içirdi. Sanırım uyku sıvısıydı. Gözlerim yavaş yavaş kapandı. En son gördüğüm ve hissettiğim babamın tişörtümü çıkarmasıydı. Gece saat 4 gibi gözümü yeniden açtım. Üstüm değişmişti. Karnımda bir şey vardı. Tişörtü kaldırıp baktım. Sargı. Geri kapatıp sağa döndüm. Crouch uyuyordu. Kapı kapalıydı. Yan odadan bizimkilerin sesi geliyordu. Aralarında babamın sesi de vardı. Azarlıyor gibiydi. İçeriden sesler kesildi. Bizim odaya ayak sesleri geldi. Daha sonra kapı açıldı. Gelen tabi ki babamdı. Bana bakıp masanın başına geçti. Bir şeyler karıştırmaya başladı. Uzun süren bir sessizlikten sonra konuştu.
Snape : Yapılışını izlemeni istemezdim.
Angelina : O sondaki bebek sesi.....
Snape : Senin doğumun.
Angelina : Lily beni asla sevmedi değil mi?
Snape : Evet.
Angelina : Ama..... O gece o seninle beraber olmayı istedi.
Snape : Sarhoştu.
Angelina : Ama sen değildin.
Snape : Bende sarhoştum.
Angelina : Hayır! Pek değildin! Başta isteksizdin. Madem Lily beni sevmiyordu neden doğurdu.
Snape : Bunu ona sorman lazım ve bu imkansız.
Angelina : Hayır! İmkanlı!
Yataktan fırlayıp gittim. Boş bir oda bulup içeri geçtim. Odadan kaptığım çanta içinden diriltme taşını aldım. Elimde üç kere çevirdim ve Lily'i hayal ettim.
Angelina : Lily Potter.
Lily : Ha? Neredeyim ben?
Angelina : Grimmauld Meydanı 20 numarada.
Lily : Angelina? Sen misin?
Angelina : Evet.......
Lily : Ne kadar büyümüşsün. Harry nerde?
Angelina : Harry'i seviyorsun değil mi? Benden nefret ediyorsun?
Lily : Öyle bir şey yok.
Angelina : Hayır var. Beni doğurmayı sen istemedin değil mi?
Lily : Sana bunları Snape....
Angelina : Cevap ver! Beni doğurmayı sen mi seçtin?! Babam o gece beraber olmak istemedi! Sen beni istemiş olman lazım ki doğurmuşsun! Babam doğmamı istemezdi! Doğdum diye böyle!
Lily : Angelina sen hiç bir şey bil.....
Angelina : Bilmiyorum! Çünkü hiç kimse bana bir şey anlatmıyor!
Kapı çalındı.
Molly : Kimle konuşuyorsun Angelina tatlım. Açsan mutfakta yemek var. Ben yatıyorum.
Angelina : İyi geceler Molly teyze.
Molly : Ah canım bana anne diyebilirsin.
Lily : Dinleyecek misin?
Angelina : Anlat!
Lily : O gece ben gerçekten sarhoştum. Snape bana sabah anlattı. O biraz hatırlıyordu ama aslında o hiç sarhoş değilmiş. Sadece benden bi parça istemiş. Hamile kaldıktan sonra Snape bana seni doğurmam için yalvardı. James ile uzun süre düşündük. Sonunda doğdun. İlk gün sütüm gelmedi. Snape çok korkup Narcissa'nın sütünü içirmeyi önerdi. James kabul etmedi. Lily taşıdıysa Lily besleyecek diye diretti. Bunun üzerine ikisi kavgaya tutuştu. Baban seni kucağından beşiğe bırakıp çekti gitti.
Angelina : Bir... Daha gelmedi mi?
Lily : Sütüm 3 saat gelmeyince James'te artık korktu. Çünkü eğer hasta olursan Snape tekrardan bebek isteyebilirdi. Narcissa'dan süt getirdi. İlk gün seni kendisi besledi. O gece bizde kaldı. Sabaha kadar uyumanı izledi. Sabaha karşı yorgun düşüp başında uyuyakaldı. Ertesi gün Sütüm geldi. Snape ilk günlerde bizle kalsa bile Hogwarts'ta profesörlüğe devam etti. Ne zamana tatil alabilirse aldı. Seni kendi evinede götürdü. Orada uyuttu. Süt ihtiyacın bitince seni ona verecektik. Ama Snape'in işleri yoğunlaştı ve bizde kaldın. Ve Voldemort bizi öldürdü. Geriye nasıl sağ kaldın. Bilmiyorum.
Angelina : Babam beni istedi...... Ve bana kötü davranıyor....
Lily : Ne yaşıyorsunuz bilemem Angelina.
Angelina : İyi.
Diriltme taşına dokundum.
Lily : Dur! Harry ile konuşmak istiyorum! Onu getirir misin lütfen?!
Angelina : Hayır. Keşke hiç doğurmasaydın. O gün ölseydim.
Lily : O gün ölseydin baban acı çekerdi.
Angelina : Hah! Kesinlikle.
Lily : Angelina lütfen. Lütfen bana oğlumu göster.
Angelina : Bekle o zaman.
Gidip Harry'i uyandırdım. Odaya götürdüm. Kendi odama döndüm.  Babam koltukta oturmuş ellerini başının arasına koymuştu. Ben girince bana baktı.
Snape : Cevap buldun mu bari.....
Angelina : Madem beni istedin. Neden şimdi kötü davranıyorsun?
Snape : Ben seni istemedi....
Angelina : İstedin! O gece sarhoş falanda değildin!
Crouch : Noluyo lan!
Angelina : O gece olmamı istedin ve şimdi bana kötü davranıyorsun!
Kolumu açıp gösterdim.
Angelina : İzleri görüyor musun?  O geceyi bunları yapmak için mi yaşadın?! Ya şu? Ölüm Yiyen işareti? Senin isteğinle almadım mı?
Ayağa kalktı.
Snape : Angelina..... Bak.... O gece sarhoştum.....
Angelina : Lily bana her şeyi anlattı.
Omuzlarıma yapışıp beni sarstı.
Snape : Lily öldü! Yaşamıyor!
Angelina : Ama Diriltme taşı işe yarıyor! Beni madem istedin! Neden böyle yaptın! Neden! Neden! Neden!
Yere diz çöktüm. Göz yaşlarımı bıraktım. Crouch hala uyku sersemiydi.
Snape : Angelina..... Ben....
Yanım diz çöküp sarılmaya çalıştı. Engelledim.
Angelina : Bırak beni!
Geri çekilip ayağa fırladım.
Angelina : Doğmamı neden istedin?! Şimdi neden böylesin.
Snape : Angelina..... Ben.........
Angelina : Eee?
Sustu.
Angelina : Sebebi yok değil mi! Konuş!
Yavaş yavaş kannagi olduğumu görmedim.
Angelina : Konuş! Cevap! Ver! Yanıtla!
Snape : Angelina sakin ol!
Ellerimi saçıma götürüp yolmaya çalıştım bir yandan bağırdım.
Snape : Yapma.
Angelina : Yaklaşma!
Geri çekildim.  Ellerim boğazıma gitti. Her bir bağışımda pençelerim boynumu çizdi. Kanattı. Babam bana koştu. Ama Crouch engelledi.
Crouch : Durun! Kitapta okudum. Kannagi'ler yaşamak istemedikleri zaman boyunlarını parçalarlar. Onu engellemeye çalışırsan seni de parçalar.
Snape : Ama kızım!
Crouch : Beni dinleyin. Onu öylece bırakın.
Hala boğazımı çiziyordum. Yere düşüp ellerimi göğsümün üstüne koydum. Göğsümü çizmeye başladım. Kıyafetim yırtıldı. Göğüslerim her yerim parçalandı. Ama durmadım. Yorulunca öylece kaldım. Artık ölmeyi değil öldürülmeyi istiyordum.
Crouch : Şimdi yaklaşın.
Babam yanıma koştu. Beni dizine yatırdı. Göğsümdeki kanamayı pelerinini bastırarak durdurmaya çalıştı. Boğazımı tuttu. Beni pelerine sarıp yatağa bıraktı. Nefes alamayacak gibiydim. Ağzımı açtılar. Daha rahat nefes aldım. Üstüme yorgunluk çöktü. Sırtımdaki bir şey içeri çekildi. O gider gitmez babam bana sıkıca sarıldı.
Snape : Özür dilerim kızım! Özür dilerim! İyi bir baba olamadım! Özür dilerim! Binlerce kez özür dilerim!
Elimi zorla oynattım.
Angelina : Hıhı.
Snape : Söz veriyorum! Tüm bu olanlar bitince seninle küçükken yapamadığımız her şeyi yapacağız!
Angelina : Gerek yok. Yanımda kal..... Yeter.
Snape : Canım benim.
Babam masadan asasını alıp yaralarıma büyü yaptı. Boynumu sargıladı. Yanıma yatıp bana sarıldı.
Snape : Küçükken odanın duvarlarını pembe yaptığın zamanı hatırlıyorum. Beni de pembe yapmıştın.
Bunları konuşurken başıma derin bir acı girdi. Çığlık atıp kendimi yere attım.
Snape : Angelina! Noldu!
Babamın bana şiddet gösterdiği anılarım gözümün önüne geldi.
Voldemort : Ah ne kadar kötü. Çocukluğunu mahfetmiş. Şimdi ise sana yaranmaya çalışıyor. Kannagi den korkuyor. Sen ona saldırmazsın. Ama benim Kannagi'lerim. Ares Deka ve Teka saldırır. Sende onlara katılırsın ha?
Ben ve Kalan kannagiler babamı öldürmeye çalıştık. Ben kafasını koparıp Voldemort 'a verdim. Crouch duvarda bağlıydı. Ares pençelerini kullanarak onu çizmeye başladı. Kalbine batırdı. Crouch deli gibi çığlık atıyordu. Ben normal halimle kafesten izliyordum. Bağırıyordum. Ama sesim gitmiyordu. Sonunda Crouch sessiz kaldı. Ölmüştü.
Voldemort : İkisinin sonunun böyle olmasını mı istersin? Ya da Crouch 'u affetmemi ve bizimle savaşmayı mı? Ya da sadece bize katılmayı mı?

Aşırı çılgın bir bölüm oldu bence. Angelina karanlık tarafa mı geçiyor? Ares Deka ve Teka kim? Yakında öğreneceğiz... Çok yakında....

Severus Snape'in Kızı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin