46.Bölüm

411 25 11
                                    

Snape : Angelina! Kızım!
Angelina : Baba!
Babam gelmişti. Koşup ona sarıldım. Beni kucağına aldı. Sıkıca sarıldım. Koltuğa oturdu. Beni koklayıp öptü. Gözümden yaşlar boşandı. İyice öpüşüp koklaştık. Başımı göğsüne koydum. O da saçımı sevdi.
Angelina : Seni çok özledim!
Snape : Bende seni özledim canım benim!
Angelina : Seni bulamadılar dimi?
Snape : Hayır. Çok iyi saklanıyorum.
Angelina : Neden bi anda Profesörü öldürdün?
Snape : Bunu sana anlatamam. Öyle olması gerekti.
Angelina : Geri gidecek misin?
Snape : Malesef. Zorunluyum.
Angelina : Geri ne zaman geleceksin?
Snape : İşler yoluna girince.
Angelina : Ben çok korktum. Sen yokken hep yalnızdım.
Snape : Bak geldim. Artık yalnız değilsin.
Crouch : Acele edin.
Snape : Bak bana.
Yüzümü tuttu. Yanaklarımı severek konuştu.
Snape : Seninle iletişim halinde kalabilmemiz lazım. Bunu ister misin?
Angelina : İsterim.
Snape : O zaman..... Sana bu işareti vermemiz gerekli.
Sol kolunu açıp gösterdi. Kolunda Ölüm Yiyen işareti vardı.
Angelina : Ama ben Ölüm Yiyen olmak istemiyorum!
Snape : İstemiyorsan zorlamam. Ama başka türlü iletişim halinde olamayız.
Angelina : Ölüm Yiyenleri Voldemort seçmiyor muydu?
Snape : O seni seçerdi. Ben istemezdim. Ama şuan ben istiyorum.
Biraz düşündüm.
Angelina : Ne kadar yanımda kalabilirsin?
Snape : Bi kaç dakika.
Angelina : Neden bu kadar az.
Suratımı asdım.
Snape : Malesef.
Angelina : Peki. Yapalım.
Sol kolumu açtım.
Snape : Aferin. Crouch yap şunu.
Crouch : Ben asla Angelina'ya bunu yapmam. Onu sev-
Snape : Ben babasıyım bu acıyla yaşayamam. Yap şunu!
Crouch : Peki.
Crouch asasını kolumun üstüne koydu. Büyülü sözler fısıldadı. Canım gerçekten yanıyordu. Babam başımı göğsüne yasladı. Beni sıkıca tuttu. Crouch asasını geri çekti.
Crouch : Bitti.
Koluma baktım. İz kazınmıştı. Artık bende bi Ölüm Yiyendim.
Snape : Oldu.
Angelina : Ben çok yoruldum.
Snape : Hadi seni uyutup öyle gideyim.
Beni yatağa götürdü. Yatırıp yanıma yattı. Başımı göğsüne koydum. Saçımı sevdi.
Snape : Uyu hadi. Ben sana giderken öpücük bırakırım.
Alnımdan beni öptü. Gözümü kapattım. Hemen uyumuşum. Babam odadan çıkarken uyandım. Crouch'la konuşuyordu.
Snape : Ona çok iyi bak Crouch.
Crouch : Bakacağım merak etmeyin.
Snape : Onu asla bırakma.
Crouch : Emin olun. Prensesi asla bırakmam.
Snape : Güzel. Onu Umbridge'den özellikle uzak tut.
Crouch : Tamam.
Angelina : Baba dur gitme!
Snape : Angelina? Uyumadın mı?
Hızla kalkıp yanına koşup sarıldım. O da bana sarıldı.
Angelina : Seni çok özleyeceğim.
Snape : Bende seni. Ben yokken korkarsan veya başka bir şey olursa Profesör Crouch'a söyle tamam mı?
Angelina : Tamam.
Snape : Aferin benim kızıma. Öpücük ver bakalım.
Yanağını sulu sulu öptüm. O da beni öptü.
Snape : Görüşürüz.
Kapının dışında Umbridge ve 2 adam bekliyordu. Adamlar babama yol gösterdiler. Umbridge bana zafer edasıyla baktı. Son kez koşup sarılmak istedim. Ama Profesör Crouch beni tutuyordu. Koridor boyunca ilerlediler ve gözden Kayboldular.
Crouch : Geç bakalım.
İçeri geçip kapıyı kapattı. Beni yatağa götürdü.
Crouch : Uyuma vakti. Yanında yatmamı ister misin?
Angelina : Hayır. Odamdan bi şey alacağım.
Crouch : Ne alacaksın?
Angelina : Parfüm.
Crouch : Parfüm?
Angelina : Evet. Parfüm. Babamın parfümü.
Crouch : Anladım. Nerde o.
Angelina : Gizli yerimde.
Crouch : Gidelim hadi.
Odama gittik. Dolabın yanındaki tahtayı kaldırdım. Siyah derinin yanındaki şişeyi aldım.
Angelina : Bu.
Crouch : Bunu ne yapacaksın.
Angelina : Görürsün.
Odaya döndük. Yastığın birini aldım. Üstüne parfümü sıktım. Yastığa sarılıp yattım.
Angelina : Küçükken kendimi böyle uyuturdum.
Crouch : Hmmm. Yastığa gerek yok.
Parfümü alıp boynuna sıktı.
Crouch : Bana sarılabilirsin.
Angelina : Gerçekten mi?
Crouch : İstersen eğer tabi ki.
Crouch yanıma yattı. Bende ona sarıldım. Aynı babam gibi hissettiriyordu.
Crouch : İyi geceler Prenses.
Angelina : İyi geceler Profesör.
Sabaha kadar rahat bir uyku çektim. Sabah saçımı severken uyandım. Profesör kendi kendine konuşuyordu.
Crouch : Bu sözü hep birine söylemek isterdim Prenses. Ve senin sayende başardım. Söylemeye devam edeceğim. Senin sevdiğin bu kaba adam seni kimselere vermeyecek. Bu izlere rağmen.
Sol kolumu açtı. Kendi sol kolunda açtı. Onda da Ölüm Yiyen işareti vardı. İzleri birbirine değdirdi. Kolum acıyla yandı. Küçük bir sıçramayla kalktım.
Crouch : Hareket etme.
Angelina : Noluyor?
Crouch : Sadece kıpırdama.
Angelina : Kolum acırken bunu yapmam zor.
Crouch : Az kaldı. Sadece şu lazım. Accio!
Masadaki hançer uçarak geldi.
Angelina : Hey ne yapıyorsun?!
Kolumu geri çektim. Acısı arttı. Kendimi yana attım. Profesör de aynı durumdaydı.
Crouch : Ah! İzleri bağlıyordum.
Angelina : O da ne?
Crouch : İzler bağlınır ve kan içilirse Ölüm eşi olunur.
Angelina : Ölüm eşi?
Crouch : Ölüm Yiyen olanların birbirini asla bırakmayacak anlamında birleşmesi.
Angelina : Neden bunu bana yapıyorsun?!
Crouch : Biz ayrılmazsak güzel olur diye düşündüm.
Angelina : Bu eş. Kaç kişiyle olunuyor?
Crouch : 2.
Angelina : Senle eş olmak istediğimi kim söyledi.
Profesörün yüzü düştü.
Crouch : Ben. Öyle istersin sandım. Önemli değil.
Ayağa kalkıp banyoya girdi. Kolumun yanması yavaş yavaş kesildi. Yeniden içeri döndü. Kolu kanlıydı. İzinin üstünde 2 çizik vardı.
Angelina : Kolunu neden kestin?!
Crouch : Sen öyle istedin! Bağın kopmasını istedin. Bende kopardım!
Angelina : Onu benle eş olmaya çalışmadan önce düşünecektin!
Crouch : Öylemi!
Sinirle üstünden uyurken giydiği tişörtü çıkardı. Üstüne beyaz gömleğini giydi ama önünü kapatmadı. Kapıyı çarpıp çıktı. Yataktan çıktım. Masaya baktım. Aradığım şey yoktu. Babamın parfümü gitmişti. Yatağın altına falan bakmaya başladım. Kapı tekrar açıldı.
Crouch : Ne arıyorsun?
Angelina : Parfümü.
Crouch : Hah. Bu parfüm mü?
Elimde parfüm vardı.
Angelina : Onu bana ver.
Crouch : Vermezsem nolur?
Angelina : Sana ver dedim. O benim!
Crouch : Artık benim. İstediğin kadar zırla.
Ona ilerledim. Elimi parfüme atınca geri çekti. Gömlek iliklemek ne bilmiyordu sanırım. Yüzüme eğildi.
Crouch : Alamazzsınnn!
Angelina : Ver dedim sana! VER!
Koşmaya başladı. Bende peşinden koştum. Tüm koridorlar boştu. Astronomi kulesine geldik. Kenara yaklaşıp parfümü boşluğun üstüne getirdi.
Crouch : Atayım mı aşağı?
Angelina : Sakın yapma!
Crouch : Bana bi neden ver.
Angelina : O bana ait!
Crouch : Bu neden değil.
Şişeden bi parmağını kaldırdı.
Angelina : Hah. Beni kaybetmek istiyorsan atabilirsin.
Crouch : Sen beni kaybettin zaten.
Bi parmağını daha kaldırdı.
Angelina : Sakın yapma.
Crouch : Benimle Ölüm eşi olacak mısın?
Angelina : Hayır! Babamla olucam.
Crouch : Kabul.
Bi parmağını daha kaldırdı.
Angelina : Yapma. Lütfen. Onu bana verdi.
Crouch : Benimle eş olacak mısın?!
Angelina : B-ben olamam. Şişeyi ver!
Crouch : Elimden kayıyor.
Şişeyi parmaklarının ucuna getirdi.
Crouch : Gidiyor!
Angelina : Yapma nolur!
Crouch : Benle eş olacak mısın! Cevap ver!
Angelina : Olmaz.
Crouch : O zaman şişe gider.
Şişeyi kapağından tuttu.
Elini yukarı kaldırıp atacaktı.
Angelina : TAMAM! Tamam! Seninle eş olucam! Ama nolur şişeyi ver!
Crouch : Güzel.
Derken şişe elinden kaydı ve aşağı uçtu.
Angelina : HAYIR!
Peşinden kenara koştum. Profesör donup kalmıştı.
Angelina : Yo. HAYIRRRR!
Ağlayarak kuleden fırladım.
Crouch : Angelina! Bekle. Bi şey yapamayız!
Onu dinlemeden koştum. Bahçeye indim. Kulenin altında şişeyi aradım. Sonunda buldum. Paramparça olmuştu. Göz yaşlarımı bıraktım. Diz çöktüm. Kırılan şişe parçalarını toplamaya başladım. Profesör arkama geldi.
Crouch : Angelina. Ben çok özür dilerim. Sadece eş olmak istemiştim.
Angelina : GİT BURDAN! SENİ APTAL!
Crouch : Yardım edebilirim.
Angelina : Hayır edemezsin! Git dedim sana!
Yanıma eğilip o da parçaları toplamaya çalıştı.
Angelina : Dokunma dedim sana!
Elimdekileri kenara bırakıp Profesörün üstüne atladım. Yakasında tutup çektim.
Angelina : HER ŞEYİ MAHFETTIN! ZATEN PATRONUS YAPARMIYORDUM ŞİMDİ ASLA YAPAMIYCAM. HEPSİ SENİN SUÇUN! NE SENI NE DE YARDIMINI İSTİYORUM!
Sinirle kalkıp uzaklaştım. Profesör peşime koştu. Kolumdan tutup çekmeye, bana sarılmaya çalıştı. İzin vermedim.
Crouch : Aynısını bulurum!
Angelina : BENİ RAHAT BIRAK!!
Onun odasına gidip parfüm sıkılan yastığı aldım. Hala peşimdeydi. Odama indim. Kapıyı açınca bayılıp kaldım.
Angelina : B-b-baba?
Babamın kanlı başı yatağımdaydı. Geriye doğru düştüm. Gözüm karardı.

Severus Snape'in Kızı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin