Yaralı Geçmiş 17. Bölüm

59 4 0
                                    

Aysima Saygın...

Telefonumun çalmasıyla elimdeki dergiyi bıraktım ve telefonu açtım. Bu sırada Hulusi bana merakla bakıyordu.

"Alo  Aysima canım nasılsın?"

"İyiyim canım sen nasılsın?"

"Bende iyiyim akşam size gelmek istiyoruz ama Alpaslan ve Almira mutlaka olsun."

"Tabii ki buyurun ama yanlış anlamazsan bir şey sormak istiyorum"

Meryem anlayışlı bir şekilde "Sor canım." dedi.

"Niye özellikle Almira ve Alpaslan'ı istiyorsun?"

 Meryem konuştuğunda şok içinde karşımda oturan Hulusi'ye bakakaldım. Telefonu kulağımdan çekip hoparlöre aldım ve Meryem'e tekrar söylemesini rica ettim. Meryem söylediklerini tekrar ettikten sonra Hulusi gülümsedi. 

"Buyurun bekleriz"

Almira Saygın...

Şirkete girdiğimde bir anda bütün gözler bana döndü. Herkes bana bakıyordu, yüzümde veya kıyafetimde mi bir şey vardı? Başımı eğip kıyafetlerime baktığımda aklıma gelen şeyle dondum kaldım.

Ben şirkette kriz geçirmiştim...

Sakin ol Almira şimdi başını kaldıracak ve dimdik yürüyeceksin. 

Başımı yavaş bir şekilde kaldırdım ve kendimden emin adımlarla yürümeye başladım. Ama zihnimde dönüp dolaşan sesleri susturamıyordum.

"Ahaha şuna bakın her yeri morarmış"

Bu ses okuldaki arkadaşlarımın sesiydi...

"Şiddet mi görüyorsun kızım bana söyleyebilirsin."

Bu ses öğretmenimin sesiydi...

O zaman ile şu zaman değişmeyen tek bir şey vardı oda dik duruşumdu. Kimsenin önünde başımı eğmemiş ve güçsüzlüğümü elimden geldiğince kimseye göstermemiştim. Ben düşüncelere dalmış giderken sert bir bedene çarpmamla dengemi kaybedip yere düşecektim ki kolumu tutan bir el buna engel oldu. Şok içinde başımı kaldırıp karşımdaki bedene baktığımda onun bana gülümseyerek baktığını gördüm.

"Almira hanım"

"C-cihangir bey"

Bu yakınlık hiç hem de hiç iyi değildi. Kendimi bir an önce toparlamalıydım. Boğazımı temizleyip titreyen dizlerimle zar zor ayakta durdum. Cihangir'de bu sıra da bana hala gülümseyerek bakıyordu. Kahve gözlere daha dikkatli baktığımda orada mutluluk, heyecan, şefkat, ve daha bir sürü duygu olduğunu gördüm. Kolumda ki eli hatırladığımda şok oldum. Sesler neredeydi? Ben şok içinde koluma bakarken Cihangir elini kolumdan aceleyle çekti.

"Almira hanım iyi misiniz bir yeriniz acıdı mı?"

Cihangir soru soruyor ben de ona bön bön bakıyordum. Ben dalmış bir şekilde Cihangir'in yüzüne bakarken Cihangir bir anda gülmeye başladı. 

Bu kadar güzel gülmek zorunda mısın be adam?

Kendimi toparlamalıydım adamın yüzüne resmen bön bön bakıyordum ve oda bunu fark etmiş karşımda gülüyordu. Derin bir nefes alıp başımı belli belirsiz sağa sola salladım.

"İyiyim Cihangir bey sizin bir yeriniz acıdı mı?" Benim bu soruyu sormamla Cihangir daha sesli bir şekilde gülmeye başladı.

"Merak etmeyin, bir yerim acımadı"

Kafamı salladım ve yürümeye başladım. Başımı arkaya çevirdim ve bana arkası dönük yürüyen Cihangir'e baktım. 

Bugün daha mı yakışıklıydı yoksa bana mı öyle geliyordu.

YARALI GEÇMİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin