-1. Bölüm-

1.6K 110 163
                                    


Şuraya tarihlerimizi bırakalım <3

Bölüm şarkısı : Pera, uyu bebeğim.

Derler ki kimi canından çok seversen elinden kayıp gidermiş, Kimi herkesten her şeyden sakınırsan elinden uçar gidermiş.

"Güzel kızım, reçellerim taze pamuk teyzen hemencecik ayırdı sana afiyetle ye olur mu?" Nazım amca'nın güler yüzüne bakarken tebbessüm etmeden duramadım. Kafamı sallayıp uzattığı poşeti elinden aldım.
" Sağolasın nazım amca kendinize iyi bakın, öpüyorum ellerinizden,"Nazım amca gülerek elini salladığında karşılık verip dükkandan çıktım.

Üniversite hayallerimin hepsine kavuşmuştum,istediğimi almadan duramamıştım başarmak istediğim ne varsa yaparım deyip önüme bir engel koyduklarında bile onları aşıp hepsini tek başıma yenmiştim.

4 sene boyunca ailemsiz hayata tabiki tek başıma tutunmayı başaramazdım. O kadar ailesine bağlı bir insanken, bir anda bi alevin tüm ailemi elimden alıp götürebiliceğini kim bilebilirdi ki? Anneannem ve dedemle birlikte fethiye de ki küçük evlerinde onlarla yaşamaya başlamıştım. Üniversite sınavları açıklandığında herkes yerine ben dedem ve anneannem ile sevgimi paylaşıp izinlerini alıp Yalova'ya taşınmıştım. Anneannem ve dedem hem torun acısı hem evlat acısını çekememişken,bir de ben onlara acı olmuştum. Ama bunu hiç yadırgamamışlardı bile.

Her şeye rağmen, rüyalarımda ki babama, anneme, abime verdiğim sözümü tutup dimdik ayakta durup gülümsemeye çalıştım.

Taşlar ve kumlarla etrafını süsleyen sahile göz gezdirip derin nefes aldım.
Ara ara boşlukları led ışıklarıyla kaplayan ampullere baktım, hoş görünümü ne kadar iyi olsa da göz yorucuydu.
Dudağımı büzdüm ve karşımda ki el ele ilerleyen aileye gördüm.

Aile...Ailem, annem , babam, abim.

Yüzümde ki tebbesümle ile onlara bakarken, kız çocuğu gülümseyerek annesinin elini bıraktı ve bana el salladı. Ona karşılık verdiğim de önümden geçmişlerdi.
Derin nefes alıp karşımda ki bankı görüp adımlarımı hızlandırdım ve oturdum. Yüzümü ovuşturup denize baktığımda titrek bi nefes aldım.
Ailem'in ölümünden sonra dedem ve anneannem ile yaşamıştım. Bana kol kanat gerip buralara getirmişlerdi şuan iyi yerlerde olmama yardımcı olan iki insan muzice gibi bir şeydi benim için. 18 yaşıma gelince her ne kadar istemeseler de beni anladıklarını söyleyip okulum için gerekli şehire gitmeme izin vermişlerdi.

"Gerekli şehire bak anasını satayım, esrarcıların merkezi resmen." Homurdanarak telefonumu cebimden çıkardım ve anneannem'in numarasını tuşlayıp kulağıma götürdüm.

"Oyy nenesi kurban iyi misin nasılsın kötü bir şey mi var nenem, iyi misin sen " Anneanem'in dur durak bilmez sorularına gülümsediğimde telefondan bir kaç hışırtı geldi" Hele ver sen şu telefonu gül suratlımı özledim ben sen her gün konuşuyorsun zaten deli kadın. " Dedem'in hafif sitemli sesi kulaklarımı dolduğunda gülmeden edemedim, ilişkilerine hayran kaldığım tek insanlardı.

"Aaa laflara bak üstüme iyilik sağlık ne, dersin sen koca herif kız telefonda?"

"Anneannem, ver dedeme biraz onunla konuşayım seninle Watsapp'tan sticker kapışması yapıyoruz zaten biliyorsun.

Evet her gece anneannem sağolsun bıkmadan, usanmadan arkadaş grubundan bulduğu stickerları bana atıp, arkadaşlarını torunumla eğleniyoruz diye kıskandırmaya çalışıyordu.

Yangının KülleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin