stay alive ⸸ markhyuck

Daddy Issues

‹hyuck pov›

"Hyung ben bunu mahvettim sanırım ya."

Taeil Hyung yanıma gelirken ellerini önlüğüne sildi ve hazırlamaya çalıştığım sosun üzerine eğilip kokladı. Sostan çok çamur gibi görünüyordu.

"Karıştırmaya devam et, güzel gidiyor."

Karıştırmaktan sıkılmıştım.

"Hyung kusura bakma ama bok gibi görünüyor şu an farkında mısın? Kolum yoruldu ayrıca."

Taeil Hyung biraz çirkef bir şekilde konuştu.

"Gel hamur yoğur dedim, ben yapamam dedin. Şurada bir sos karıştırıyorsun Hyuck, sinir etme beni."

"Aman iyi be!"

Yine Taeil Hyung ile birlikteydim ve adını bile hatırlamadığım bir yemek yapıyorduk.

Taeil Hyung işini bırakmış bir aşçıydı ama yıllarca çok çalışmıştı. En son çalıştığı yerle sorun yaşayınca sevgilisi, yani Youngho Hyung gelip patronunu dövmüştü. O da işi bırakmıştı.

Bunu duyunca sinirlenip "İyi de yaptığı çok barbarca. Ben olsam yüzüne bakmazdım." demiştim. Tabi sonra Taeil Hyung işin aslını anlattı.

Patronu sürekli onu rahatsız ediyormuş, ilk başta pek anlamamış bile ama sonra açıkça taciz etmiş.

Taeil Hyung adam çok zengin diye korkmuş ve istifa etmeye çalışmış ama bu sefer de tehdit etmeye başlamış. Sürekli bunları yaşadığı için de yavaş yavaş çöküyormuş ama Youngho Hyung fark etmiş.

En azından daha az yorulur diye düşünüp mesaiye kaldığı bir gün onu almaya gitmiş ve adamın yaptıklarını görünce bir miktar delirmiş.

Ondan beri de çalışmıyormuş. Biraz dinlenince işe dönecekmiş.

Bunları bana biz tanıştıktan birkaç gün sonra anlatmıştı. Mark bizi tanıştırdıktan sonra o kadar iyi anlaşmıştık ki sürekli görüşmeye başlamıştık.

Genelde tüm gün evde yemek yapıyor ve sonra bu yemekleri yardım kuruluşları gibi yerlere götürüyordu. Yemek yapmak onun mesleğinden çok tutkusuydu ve dediğine göre Youngho Hyung ile mesleği sayesinde tanışmıştı. Ama nedense bu hikayeyi bana bir türlü anlatmamıştı.

Şimdi de bizim evimizdeydik ve akşam için bir şeyler hazırlıyorduk. Aslında ondan, bana da birkaç güzel tarifi öğretmesini istemiştim. Daha doğrusu Minhyung'un en sevdiği yemekleri.

Minhyung akşam geldiğinde göğsüm kabara kabara ben yaptım yemekleri demek istiyordum ama bu sosun düzeleceği yoktu.

"Hyung, Minhyung bu yemeğin nesini seviyor olabilir? İğrenç görünüyor da..."

"Daha hazır değil yemek. İğrenç falan deme!"

"Ay iyi!"

Bileğimi ovduğumu görünce hafifçe gülümsedi.

"Tamam tamam. Ben hallederim, sen git dinlen biraz."

Gülüp boynuna atladım ve o daha kızamadan yanağını öptüm ve koşarak duşa gittim.

Kısa süren duşum boyunca bu aralar ne kadar mutlu olduğumu düşünüyordum. Yeni ve mükemmel bir arkadaşım vardı. Minhyung ile her şey mükemmeldi. Yaralarım tamamen iyileşmişti. Okul da iyi gidiyordu, konuları toplamıştım.

Yüzümde gülümsemeyle bornozumu giyip tekrar mutfağa gittim. zaten işler bitmişti, toparlarken Taeil Hyung'a yardım ettim. Tekrar tekrar teşekkür ettim.