Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen.
Bölüm Şarkısı: Derya Uluğ & Asil Gök ~ Yansıma 🎶
Keyifli okumalar 😊
(1 gün sonra)
Taksi sitenin önünde durduğunda gerekli ücreti ödeyerek indim. Nöbetteyken çok yorulmuştum ve bir an önce evime gidip uyumak istiyordum. Sitenin bahçesine girdiğimde apartmana doğru ilerlerken gördüğüm tanıdık sima ile birlikte adımlarım yavaşlamıştı. İkinci kez bizim sitenin bahçesinde gördüğüm Ozan'la bakışlarımız kesiştiğinde bana doğru ilerliyordu. Ya da benim sitenin kapısında olduğumu düşünürsem oraya doğru ilerliyordu.
Bir kaç saniye sonra aramızda iki adımlık bir mesafe kaldığında durarak "Merhaba." dedi. "Merhaba Ozan Bey." dediğimde "Eğer senin için de sorun olmayacaksa Ozan demen yeterli." dediğinde "Sorun değil Ozan." dediğimde gülümsedi ve "Nasılsın Derya?" diye sordu. "İyiyim, teşekkür ederim. Sen nasılsın?" dediğimde "Ben de iyiyim. İşe gidiyorum." dedi ve "Uykusuz görünüyorsun, uykunu alamamışsın sanırım." diye ekledi.
"Uykumu alamadım değil de uyumadım desem daha doğru olur." dediğimde kaşları ne demek istediğimi anlamadığını belirtircesine hafifçe çatılmıştı. Ben de duruma açıklık getirerek "Gece nöbetteydim de işten dönüyorum." dedim. Açıklamamla beraber çatılan kaşları düzelirken "Doğru ya, doktordun değil mi?" dedi. Başımı yavaşça aşağı yukarı sallarken "Evet." diyerek onayladım Ozan'ı.
Ozan "Sen 'işten dönüyorum' dedin değil mi? E biz komşuymuşuz o zaman." dediğinde bu defa da benim kaşlarım çatılmıştı. "Nasıl yani?" diye sorduğumda "Ben de bu sitede oturuyorum." dedi ve ardından da "Madem komşuymuşuz daha sonra da karşılaşırız belki." diye ekledi. "Belki." dediğimde "Neyse yorgunsun zaten ben seni daha fazla bekletmeyeyim, görüşmek üzere." dedi. "Görüşürüz." dediğimde o sitenin çıkışına doğru ilerlerken ben de yeniden apartmana doğru ilerlemeye başladım.
***Kahvemi karıştırdıktan sonra çay kaşığını tezgahın üzerine bıraktım ve kupamı alarak odama çıktım. Komodinimin üzerindeki kitabımı ve telefonumu alarak odamın balkonuna çıktım. Telefonumu ve kahvemi sandalyenin yanındaki küçük sehpanın üzerine bıraktıktan sonra ben de saldalyeye oturdum. Tam kitap okumaya başlayacakken çalan telefonumla bakışlarımı telefonuma çevirdim. Selin'in aradığını görünce elimdeki kitabı sehpanın üzerine bıraktım ve telefonumu alarak çağrıyı yanıtladım. "Alo." dediğimde Selin de neşeli sesiyle "Alo papatyam, nasılsın?" dedi.
-İyiyim canım, sen nasılsın?
-Ben de iyiyim. Ne yapıyorsun?
-Nöbetteydim dün. Eve gelince uyudum dinlendim biraz, yemek yedim, evi toparladım. Şimdi de kitap okuyacaktım sen aradın. Sen ne yapıyorsun?
"Benim de dersim vardı bugün, okuldaydım. Biraz önce geldim, dinlenirken de seni arayayım dedim. Sana çok güzel bir haberim var da" deyince merakla "Neymiş o haber?" diye sordum. Sevinçle "Nişanlanıyorumm." dediğinde "Yaa. Çok sevindim çiçeğim, tebrik ederim." dedim.
"Teşekkür ederim canım." dediğinde "Ne zaman olacak peki?" diye sordum. "Yaklaşık bir ay sonra falan." dedi ve "Şöyle ki bir kaç gün önce babamla Ömer amcalar konuşmuşlar. 'Artık çocukların okulları da bitiyor, memlekete döndüklerinde nişan yapsak güzel olur.' falan demişler. Sonra da iki aile içinde uygun bulmuşlar bu fikri ve bize sordular. 'Eğer sizde isterseniz mezuniyetten sonra nişan yapalım.' dediler. Biz de Egemen'le oturduk konuştuk ve 'Neden olmasın?' dedik. Yani işte sonuç olarak okulu bitirip Trabzon'a döndüğümüzde nişanlanıyoruz." diyerek durumu bana özetledi.
"İkinizin adına da çok sevindim canım benim. Tekrar tebrik ederim." dediğimde "Teşekkür ederim canım." dedi ve "Ee, senin çevrende yok mu böyle evlenmek isteyeceğin biri?" diye ekledi. Söyledikleriyle beraber güldükten sonra "Açıkcası çevremdeki insanlara 'acaba bununla evlenilir mi' gözüyle bakmıyorum." dedim gülerek. "Neden öyle diyorsun ki canım, evlenmeyi düşünmüyor musun?" diye sorduğunda "Düşünmediğim için değil ama acelem olmadığı için öyle bir arayış içerisinde değilim diyelim." diyerek cevapladım Selin'i.
Bir iki saniyelik sessizliğimizden sonra Selin güldü ve "Derya sana bir şey söyleyeyim mi?" dedi. Neye güldüğünü merak ederek "Söyle tabii." dedim. "Şimdi sen böyle komşularının günlerine falan gidiyorsun ya" dediğinde konunun nereye varacağını daha da merak etmiştim. "Evet, gidiyorum." diyerek devam etmesini beklediğimde "Bu güne katılan komşulardan seni oğluna almak isteyenler oluyormuş bir de." dediğinde ikimiz de aynı anda gülmeye başladık.
Selin "Şimdi gülüyorsun ama bir kaç gün sonra beni arayıp 'Selin falanca teyze beni oğluna beğenmiş' dediğin zaman görürüm ben seni." dediğinde bir kez daha güldüm. "Beğensin ne olacak sanki." dedim ve "Görücü usulü evliliklere karşı olmadığımı biliyorsun ki zaten bunda karşı olacak bir şey yok." diye ekledim. "Büyükler iki kişiyi birbirlerine yakıştırırlar, sana söylerler. Sen de eğer istersen görüşürsün ve olursa olur, olmazsa olmaz. Eğer istemezsen de görüşmezsin zaten." diye devam ettim.
"Bunda kötü bir şey yok canım zaten, hem ben o anlamda söylemedim. Hani hiç ummadığın anda bir bakmışsın ki sen de evleniyorsun diye söyledim." dediğinde "Nasip kısmet bu işler Selin'cim, olabilir. Hatta senden önce bile evlenebilirim." dedim. Söylediklerime güldükten sonra "Senin için hayırlısı neyse o olsun gamzelim." dediğinde ben de "İnşaallah canım." dedim. "Seni çok fazla tuttum artık kapatayım da kitabını oku. Benim de ders çalışmam lazım zaten." dediğinde "Tamam çiçeğim, görüşürüz." dedim ve o da "Görüşürüz." deyince çağrıyı sonlandırarak telefonumu yeniden sehpanın üzerine bıraktım.
Bakışlarımı denize doğru çevirirken Selin'in sorusu bir kez daha kulaklarımda yankılandı. "Evlenmeyi düşünmüyor musun?" Evlenip bir yuva kurmak herkes gibi benimde hayalimdi ama önceliğim hedeflerim olmuştu. Üniversiteyi başarılı bir şekilde bitirip hayalimdeki mesleğe kavuşmuştum artık. Şimdiyse... Belki de artık evliliğin önceliğim olma zamanı gelmişti... _________
Vee bölüm sonu
Umarım beğenerek okuduğunuz bir bölüm olmuştur. Bölüm hakkındaki düşüncelerinizi buraya bırakabilirsiniz.
Hikayenin gidişatı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Hikayede olmasını istediğiniz ya da şöyle olsa güzel olur dediğiniz şeyler varsa yazabilirsiniz.
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere, hoşça kalın 🌼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERYA DENİZ MİSALİ
Teen FictionBir kız düşünün... Dini için ailesini terk eden bir kız... Ama her şeye rağmen hayallerinden vazgeçmeyen bir kız... Meslek hayatının başında bir doktor... O, arkadaşlarının gamzelisi... Sevdiğinin deniz gözlüsü... Yıllar sonra yeniden ailesiyle bir...