"Sahili çok güzel hazırlatmışsın." dedi kadın sakinleştiricilerin etkisinde olduğundan duygusuz bir sesle. Dudakları genişçe geriliydi oysa. "Tektaş seçimin de çok zarifti."
"Orada mıydın?" diye sordu adam afallayarak. Kadının varlığının farkına varmamış olması bozguna uğratmıştı.
Oysa ortada şaşırılacak bir durum yoktu. Adam, kadın acılar içerisinde kıvranırken de bir kez olsun fark etmemişti.
"Oradaydım." dedi kadın bitkince. "En başından beri oradaydım."
"Nasıl?" diye sordu adam. Kadının tepkisiz cevapları daha fazla şaşırması için güçlü bir sebepti. "Neden yaptın bunu kendine?"
"Sen dizlerinin üzerinde çökerken," diye konuşmayı sürdürdü kadın, adamın sorularını umursamadan. "Onun ellerini kavrayarak gözlerinin içerisine ışıltıyla bakarken," Yutkundu sertçe. "Teklifini kabul ettiğinde dudaklarını onunkilerinin üzerine örttüğünde oradaydım."
"Şahit olmanı istemezdim." dedi adam. Hâlâ üzerindeki afallamayı atabilmiş değildi ancak biraz olsun toparlanmıştı. "Ama bir şeyleri kabullenmen için şahit olman gerekliydi. Gelişinden haberim olsaydı dahi engellemezdim."
"Biliyor musun?" diye sordu kadın. Bugün adamın hiçbir sorusu ve cevabı ile ilgilenmiyordu. "Bu sefer bir başkasına bahşettiğin gülüşlerini işitmek eskisi kadar acı vermedi."
Gülümsedi. "Merhemini bulduğunu söylerken haklıymışsın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yâr bandı
Kurzgeschichten"Sen yara bandıydın, yaralarımı örtbas etmek için vardın." dedi adam diline pelesenk ettiği bir gerçeği dile getiriyormuşcasına sakinlikle. "Ama artık gizlemeye ihtiyaç duyduğum bir yaram kalmadı. Merhemimi buldum." "Sevindim." diye fısıldadı kadın...