dört,

1.5K 61 0
                                    

"İşi bırakmışsın." dedi kadın. Adamın bu bilgiyi nereden öğrendiğini sorgulamamasını umuyordu. "Neden?"

"Tatil için uzun süreli izin istedim ama vermediler." Sıkkın bir nefes aldı. "Zor zamanlardan geçiyor, yanında olmama ihtiyacı var."

Normalin üzerinde bir emek sarf ederek elde ettiği işi O'nun iyi olması için bir çırpıda kenara fırlatıyor oluşu çok acıttı kadını.

"Ama benim de varlığına çok ihtiyacım var." dedi kırgınca. "Neden ben yardım dilenirken kılını bile kıpırdatmıyorsun?"

"Artık önceliğim değilsin." dedi adam acımasızca.

Belki söylemi acımasız değildi ama gerçekleri bizzat adamın dudakları arasından duymak kadın için ziyadesiyle sancılıydı.

"Senin için yapabileceğim hiçbir şey yok."

"Ama..." diye söze girdi adam yeniden. Kadının araya girmesine müsaade etmedi. Zaten işittikleri üzerine kadının uzunca bir süre söz alması mümkün değildi. "Senin benim için yapabileceğin son bir şey var."

"Nedir?" diye sordu kadın yaralı bir hevesle. Adam ondan kilometrelerce uzağa savrulsa dahi tüm adımlarını sevgisinin yolunda heba etmeye razıydı.

"Artık beni rahatsız etme." dedi adam buz kesen sesiyle.

Kadının kızarmış yaşlı gözleri gecenin zifiri karanlığında kayan yıldızda takılı kaldı. Tepeden tırnağa bir ürperti sardı bedenini.

"Bu haldeyken onu daha fazla üzecek hiçbir şey yapmaya niyetli değilim." Hissiz bir soluk döküldü adamın kuruyan dudakları arasından. "Beni aramaya son ver."

"Ama..." diyerek gözyaşlarını yanaklarına buyur etti kadın.

Görüşme, adamın son kelimesiyle beraber sonlanmıştı ama kabullenmeye niyetli değildi. Tıpkı adamın temelli vedasını kabullenmeye niyetli olmadığı gibi.

"Ben, senden başka sığınacak bir yuva bilmiyorum. Şimdi harabeye dönen ruhumla nereye yaslanacağım?"

 Şimdi harabeye dönen ruhumla nereye yaslanacağım?"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
yâr bandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin