Dazai x Reader (Bsd x Reader)

Manzara

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın

Sarıldığım bedene daha çok sokulurken beni saran kolların daha da sıkılaşmasıyla gözlerimi araladım.

Önce üstü çıplak bir bedene sarıldığımı gördüm. Gözlerimi yukarı çevirdiğimde gözleri kapalı olan Osamu'yu gördüm.

Kafamı biraz kaldırıp etrafa baktım. Benim evimdeydik. Üstümüz battaniye ile örtülüydü.

Kolu bedenimi tamamen sarmalamıştı. Yavaşça kolunu ittirdim ve battaniyeyi de üstümden kaldırarak yataktan kalktım.

Üstüme baktığımda ağzım şaşkınlıkla aralandı. Sessizce kendime küfürler mırıldandım.

Üstümde sadece iç çamaşırları vardı. Kafamı tekrar Osamu'ya çevirdim ve yatağın diğer tarafına gidip ona yakından baktım.

"Hassiktir..."

Boynunda birkaç morluk vardı. Sanırım geçirdiğimiz gece... Biraz ateşliydi.

İç çekerek komodinin üzerinde olan gömleği üstüme geçirip odadan çıktım.

Su içmek için mutfağa gittim. Tezgâha dayanıp kendime su doldurdum.

Suyu içerken arkamdan bir ses duydum. "Neden uyandığım an seni bu şekilde görmek zorundayım?"

Şok içinde arkamı döndüğümde koltukta doğrulmuş uykudan şişen gözleri ile bana bakan Chuuya'yı gördüm.

"Chuuya?"

"Siyah iç çamaşırları yakışmış."

Üstüme baktım, "Di mi? Ben de beğendim."

Ayağa kalktı ve bir bardak alıp kendisine su doldurdu. Ben ise masaya ilerleyip masanın üstüne oturdum.

Suyu bitince sandalyeyi benim karşıma çekti ve oturdu.

"Gece ne oldu hatırlıyor musun?"

Gece... En son barmenin kafasında şişe kırılmıştı. Daha sonra Chuuya'yı da sürükleyerek oradan çıkmıştık.

"Barmen öldü mü acaba?"

"Barmen mi?" kaşları çatıldı, "Barmene ne yaptınız?"

"Osamu şişe kırdı kafasında."

"NE?!"

"Bana yavşıyordu, sonra Osamu şişe kırdı. Sonra... Seni de alıp bardan çıktık. Bu kadarını hatırlıyorum."

"Ah, öyle mi? Ben ise sokakta Osamu ile neredeyse yola yatıp sevişeceğinizi hatırlıyorum."

"Ne?"

"Eve girdiğimizde beni resmen salona fırlatıp kendinizi odaya kapadınız. Tüm gece seslerinizi duydum. Psikoloğumun ücretini siz ödeyeceksiniz."

"Onları hatırlamıyorum."

Kaşlarımı çatarak şakaklarımı ovalamaya başladım. "Başım ağrıyor."

İçeriden gelen seslerle Osamu'nun uyandığını fark ettik. Aynı anda koridora döndük, birkaç saniye sonra Osamu altında pantalon, üstü çıplak şekilde odaya girdi.

"Hey..."

"Günaydın."

"Lora. Adamı yedin mi amına koyayım bu ne?"

İstemsizce kahkaha atarken bir anda masa sallandı ve masayla birlikte geriye doğru düştüm.

"Hay sikeyim!"

Sinirle masayı üstümden kaldırdım. Osamu ise bizi hiç umursamıyor, musluğun başına gitmiş kafasına su döküyordu.

"Osamu hâlâ kendinde değil sanırım."

"İlaç aldın mı?"

"Ne?"

"Başın ağrıyor, ilaç aldın mı?"

Uyandığı an böyle bir şey sormasına şaşırmıştım. "Almadım."

Sağdaki ecza dolabına ilerledi ve ağrı kesiciyi aldı, bir bardak su doldurup ikisini de önüme koydu.

Elini saçıma uzatıp saçlarımı okşadı ve eğilerek saçımı öpüp doğruldu. "İlacı iç."

"Ha?" bir anda böyle davrandığını için hâlâ şoktaydım. Beni umursamadan koltuğa ilerleyip uzandı.

Chuuya ise sessizce ikimizi izliyordu.

İlacı içip ayağa kalktım ve Osamunun yanına ilerleyip koltuğun kenarındaki boşluğa oturdum.

"Osamu."

"Hm?"

"Dün geceyi hatırlıyor musun?"

Dudağı yana kıvrıldı ve kapalı olan gözlerini açıp gözlerime baktı. "Çok zevkliydi."

"Ben hatırlamıyorum!"

Omuz silkti, "Yazık olmuş."

"Hey! Hatırlamak istiyorum!"

Daha da gülümserken mırıldandı, "Tekrar mı etmeliyiz?" doğruldu ve yüzünü yüzüme yaklaştırdı. "Anca öyle hatırlarsın..."

"Azgının tekisin."

Gözleri başımdan aşağı, gövdeme indi ve kaşlarını çattı.

Ellerini kaldırdı ve gömleğin düğmelerini kapamaya başladı. "Chuuya'ya böyle mükemmel bir manzarayı göstermemelisin."

Bir anda kafamıza çarpan yastıkla başımızı çevirdik. Chuuya karşıdaki tekli koltuğa oturmuştu.

"Psikolojimi bozuyorsunuz!"