Yirmi Sekizzz🎈

3.9K 333 57
                                    

Bi önce ki bölüm çok kısa olduğu için bu bölüm uzun yazdım. Umarım beğenirsiniz. Keyifli okumalar 💕

Sınır: 30 oy, 120 yorum.

🎈

"Hayır be, çok çirkin o. " dedim manyak Demir' in gösterdiği nişan tepsiye bakarak.

Zaten bu manyağın nişan alışverişinde ne işi vardı ki? Hayır yani hangi akla hizmetle bunun hiçbir şeye karışmayacağına inanmıştık?

"Aman iyi be, beğenmene zaten hiçbir şeyi. Yusuf'un Allah yardımcısı olsun!"

Bozuk plak gibi her dediğim cümleden sonra bunu söylüyordu. Yusuf' un Allah yardımcısı olsun.

"Seni geberteceğim inan ki!"

"Hi çok korktum."

Sabır dileyerek Özge' nin koluna girdim. "Bunun ağzını nasıl çekecek Berra bilemiyorum doğrusu. "

"Berra' da öyle boşver," dedim gülerek.  "Gül gibi geçirirler valla."

Telefonuma bildirim gelince çantamdan telefonumu çıkarıp baktım.

Ruh öküzüm: Nasıl gidiyor alışveriş?

Gözlerimi devirdim. Acaba nasıl gidebilirdi ki? Alışverişten oldum olası nefret ederdim.

Belki yanımda sen olsaydın güzel gidebilirdi.

Bunu tabiki de demedim ona.

Zehra: Demir' le alışveriş nasıl gidebiliyorsa gidiyor işte.

Zehra: Ayrıca bu bizim nişanımız, sen neden yoksun?

Anında mavi tik olmuştu.

Ruh öküzüm: Ama güzelim bu konuyu konuştuk diye düşünüyordum.

Ruh öküzüm: Bir saat sonra orada olacağım.

Zehra: Evet dedin ama ne bileyim. Zaten sevmiyorum alışverişi.

Ruh öküzüm: Ben geleyim de alışverişi nasıl sevdiriyorum sana gör ;)

Zehra: Öyle diyorsan öyledir.

Ruh öküzüm: Demiyorum, öyle çünkü.

Zehra: Neyse ben kaçtım, annem çağırıyor.

Zehra: Acaba hangi süslü şeyi gösterecek ?(!)

Ruh öküzüm: Gülebilir miyim?

Zehra: Hayır!

Ruh öküzüm: Peki...

Telefonunu tekrardan çantama koyup annemin yanına ilerledim. "Kızım baksana şu elbiseye, çok güzel değil mi?"

pσrtαkαl çíçєğí/tєхtíngHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin