Sınır: 40 oy 100 yorum.
Keyifli okumalar. ❤
"Bayılacağım sanırım," dedim elimdeki su bardağını Helin' e uzatırken.
"Aman sakın bayılayım deme, evlendikten sonra bayılıyor musun ne yapıyorsun umurumda olmaz ama sakın şimdi bayılma. Eniştemi ben bir kere o şekilde gördüm ya senin yanına yaklaşmaya korkuyorum inan ki!" Tek nefeste söylemişti bunları hepsini Helin.
Koluna vurdum hafifçe. "Abartma istersen, biraz fazla sahiplenici sadece."
"Biraz mı?" diye sordu Berra gözlerini büyüterek. "Aşırı derecede sahiplenici bence!"
"Ay ne iyi işte," diye araya girdi Zeynep oturduğu kuaför koltuğundan kalkarken. "Bakanın gözüne yapıştırsın yumruğu!"
"Dimi yani?" dedim alayla.
"İnanamıyorum size! Bildiğin seri katil koca istiyorsunuz!" dedi Helin benden biraz uzaklaşarak.
Sırıtarak üzerine yürümeye başladım. "Ne oldu korktun mu yoksa?" Bir adım geriledi. " Kocamı sizin kocanızdan saklayacağım! Kocamı yersiniz yoksa!"
Berra sesli bir şekilde kahkaha attı. "Merak etme sen sakladığın yerden bulurlar,"
Üzerimde ki gerginlik ve heyecan kaybolmuştu artık bu yüzden Helin' le uğraşmaya devam ettim. "Sonra bir bakarsın seninki de seri katil!"
Gözleri korkuyla açıldı. "Kızım git akşam kocana sar ya, bana bulaşma!" Dediği şeyle yüzümü buruşturdum.
"Merak etme akşam kocası ona saracak," Zeynep' in dediği şeyle içeride ki herkes güldü. Utanmıştım lakin bunu belli etmemeye çalışarak Zeynep' e vurdum. "Zeynep dayak aramasın canın!"
Bir anda odayı telefonumun sesi doldurdu. Zeynep çantasından telefonumu çıkarıp bana uzattı. "Koçişin,"
Kalbimde ki kanat çırpan kuşları duymamaya çalışarak aramasını cevapladım. "Efendim?"
"Portakal Çiçeğim geldim ben, çıkıyorum yukarı." Tatlı sesi kulaklarıma ninni gibi gelmişti. Gülümsedim. "Bekliyorum,"
Güldü ve telefonu kapattı. Telefonu Zeynep' e geri verirken "Geliyor," dedim.
"Ay çok heyecanlı!" diyerek ellerini birbirine vurdu. Ardından bana yaklaşıp kapıya sırtımı döndürdü. "Bak sakın dönmek yok, o gelecek koluna dokunacaak veeee buuumm!"
Tam itiraz edecektim ki kapıya vuruldu. Helin koşarak kapıyı açmaya gitti. "Damat kolay giremez miş!" dediğinde ona da itiraz edecektim ki Zeynep susmak için kolumu dürttü.
"Allah bereket versin enişte! Bu ne zenginlik! Arkadaşımı alıp götürmeye hak kazandın, buyur ömrünün sonuna kadar senin!" diyerek güldü Helin.
Önümde Zeynep, kenarda Berra telefonlarını açmış çekime başlamışlardı bile. Derin nefes alırken adım seslerini duydum. Her bir adımında sanki kalbim işitiyor ve daha da hızlanıyordu. Adımları durduğunda artık nefes alışverişlerini duymaya başlamıştım. Kolumda elini hissettiğimde usulca arkamı döndüm. Tamamen yönümü ona çevirince gözlerine baktım. Gözlerinde ki o tutkuyu, o aşkı bir kez daha görmüştüm.
Bakışları bir süre yüzümde dolandı, ardından hızlıca beni inceledi. Bakışlarımız bir kez daha keşiştiğinde gülümsedi. "Sende gördüğüm güzelliği, seninde görmeni isterdim Portakal Çiçeği."
Kalbimde ki kuş sevinçle kanat çırptı.
"Bir kere sevince insan, her şey daha anlamlı oluyor muş. Seni sevince ilk öğrendiğim bu oldu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
pσrtαkαl çíçєğí/tєхtíng
Historia CortaDÜZENLENECEK! 🎈 536...: Selamünaleyküm, ben ikinci Murat. Zehra: Hahaha o zaman bende ikinci Elizabeth. 536...: Vaay, demek ikinci Elizabeth? Ama o, sen olamaz be Portakal Çiçeği. Zehra: Ne saçmalıyorsunuz siz? Zehra: Ayrıca numaramı nereden buld...