siz : Eli damarlı olanın şeyi de damarlı olur derler doğru mu?
Uygar : Gece gece sen kimsin?
Uygar : Canına mı susadın?
siz : Uh,sert erkeklere bayılırım
siz : Yatağa geçmemiz gereken konular var
Uygar : Herkesle sevişmiyorum
Uygar : Hele senin gibi...
İşlerimi halledip aynanın karşısına dikildim. Gözlerim bayık bayık bakarken toplu olan saçlarımı açıp taradım. Dolabı açıp içine yerleştirdiğim makyaj çantamı alıp gündelik, yüzüme renk veren sade bir makyaj yaptım.
Geri odaya döndüğümde Uygar uyanmış tavana bakıyordu. Beni görünce dirseğinin üstünde doğruldu.
"Günaydın güzelim." Dediğinde gülümsedim ve "Günaydın Uygar." diyerek karşılık verdim.
Dolaba yöneldim. İçine göz atıp radarıma takılan etek ve askılı cropu aldım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Geri dönerek banyoya girdim ve hızlıca üstümü giyindim.
"Benim yanımda da giyinebilirsin güzelim." Uygar ile burun buruna gelirken sırıttım.
"Zor durumda kalmanı istemiyorum." Alay vari bir şekilde konuşup yanından geçtim,o da banyoya girdi.
Odaya döndüğümde dağınık yatağa gelirken dün gece yaşananlar zihnime doldu.
Cesaretimden dolayı kendimi tebrik ediyordum. Nasıl bir anda kendimi kaybetmiştim bilmiyordum fakat pişman değildim. Olmayacaktım da.
O an hissettiğim duygular öyle yoğun öyle güzeldi ki...
Bedenim titrerken silkelenerek kendime geldim.
Kahvaltı etmek istiyordum. Epey acıkmıştım. Saçlarımı omzuma atıp spor ayakkabılarımı ayağıma geçirdim.
Banyonun kapısı açıldığında belinde havlu ile odaya giren Uygar'a çevirdim bakışlarımı.
Saçından, bedenine doğru kayan sular yutkunmama sebep olurken bakışlarımı çektim.
"Utanma güzelim. Doyasıya bak bana." Arsız sözleri ile gözlerimi yumup açtım.
Ardından ona doğru döndüm.
"Kahvaltıya iniyorum ben!" Yataktan kalkıp yanından geçeceğim sırada bileğime sardığı parmakları ile durmak zorunda kaldım.
"Çok ayıp ama güzelim,insan sevgilisini beklemez mi?"
