İSTEK +18 | yarı texting

3.5

Seelamlar gardaşlarım,

Geçen bölüm gibi hızlı geçişli bir bölüm olacak çünkü artık yazamıyorum devamı asla gelmiyor

Sonraki bölüm final :)

Bölüme geçmeden önce yıldızı parlatmayı unutmayın.

İyi okumalar

***

DÖRT AY SONRA ;

Hayatta her zaman bir şeylerin peşinden koşar dururuz. Bu şey bazılarımız için bir insan bazılarımız için de bir inat. Son süratle yolda ilerlerken ruhumuza iyi gelecek şeyleri geçip takmadığımız oluyor belki de.

Alışılmış hızın dışına çıkmak bize zor geliyor. Ya yolun uzunluğu? Bunu hiç düşünmüyoruz tabi. Çünkü hedef ne olursa olsun istenilen o şeyi almak.

Yıpratıcı yolun üzerinde son sürat ilerlerken yıprandığımızı fark ettiğimiz zaman bizler için yeni bir dönüm noktası başlıyor. İşte o zaman kendimiz dahil her şeyi sorgulamaya başlıyoruz.

Sorular zihnimizi allak bullak edene kadar düşünüyoruz ve bu sefer yolda ilerlemek yerine küçücük engellere takılıp yolun ortasında kalmaya başlıyoruz.

Fakat uzunmu uzun bir yolda ilerlerken yalnız engellere takılmayıp o yolun başka ve bizim daha önce keşfedemediğimiz güzelliklerini bulur ve onlarla mutlu olmayı öğrenip kaldığımız yerden devam edersek öncekinden güçlü ve mutlu olacağımıza inanıyorum. Çünkü evren uyum içindedir bazen kötü şeyler sunar ama güzel şeyleri de eksik etmez...

Elimdeki testi aynanın önünde bırakırken yanaklarımı şişirip gözlerimi aynaya çevirdim.

Yaklaşıp iki hafta kadar önce sperm aşılaması yapılmıştı. Doktor bir hafta içinde fullop tüplerinde embriyonun oluşmaya başlayacağını söylemişti.

Dört ay içinde iki kere aşılama yapılmıştı fakat ilk aşılama olumsuz sonuç vermişti. Umutsuzluğa kapılmamış ikinci aşılama için randevu almıştım.

Aşılamadan tam ondört gün geçmişti. İki kere test yapmıştım bu hafta içinde. Fakat test negatif sonuç vermişti. Tıpkı şimdi olduğu gibi..

Başımı iki yana sallayıp elime soğuk su vurdum ve yüzümü kurulayıp odamıza girdim.

Yatakta uyuyan Uygar'a doğru ilerleyip beline kadar sıyrılmış olan örtüyü omuzlarına kadar çektim.

Ekim ayına girmiştik. Yağmurlar çoktan başlamıştı serin hava etkisini çekinmeden gösteriyordu. Ev sıcaktı ama yinede üstünün açık olmasına gönlüm el vermiyordu.

Saçlarımı kaşıyarak giyinme odasına geçtim. Üstüme gece mavisi ince bir sweatshirt altımada yüksek bel örme bir tayt geçirdim. Saçlarımı tarayıp yukarıdan at kuyruğu yaptım ve odadan sessiz adımlarla çıktım.

***

Yavaş yavaş hazır olan masaya gülümseyerek bakarken ellerimi belime atarak Uygar için haşladığım yumurta cezvesini ocaktan olarak soğuk suyun altına tuttum.

Uygar son günlerde biraz halsiz gibiydi. Şu sıralar çok çalışıyordu ve kendine pek dikkat etmiyordu. Bende onun kahvaltısını özenle hazırlıyordum. Bedeninin dinç kalması için iyi bir kahvaltı yapması çok önemliydi.

Yumurtayı soyarken burnuma doluşan kokusuyla yüzümü buruşturdum. Sevmiyordum yumurtayı...

Dudaklarımı birbirine bastırırken yumurtayı onun tarafına bıraktım. Memnuniyetle masaya bakarken,