~37~

145 7 18
                                    

"Siz ne cüretle izinsiz bir şekilde yurdu terkedersiniz?!"

Terketmek demeyelim de bir arkadaşa bakıp geldik diyelim.

"Burada bütün sorumluluk bizlere aitken ya başınıza bir şey gelmiş olsaydı?!!!"

Başımıza bir şey gelmiş olsaydı demeyelimde direk ayak üstü sikilmek üzere geldik diyelim.

"Ailelerinize ne hesap verecektik o zaman?!!"

Ailelere vereceğimiz hesabı değilde benim aç midemi mi düşünsek hocam? Sanki daha bir hayra geçer gibi..

"Bir daha tekrarlanmayacak hocam, buna emin olabilirsiniz."

Baek hyung hepimiz adına konuşurken Tao yerle kesişiyor, Kris boş bakışlarıyla hocayı izliyor, bense zil çalan karnımı ufluyordum. Bu öğüt ve ceza faslını tok karna alsak daha doğru olmaz mıydı hocam? Hem zaten doktorlarda eminim ki bunu öneriyordur!

"Tekrarlanmayacak tabii ki de!! Yoksa bu sefer olduğu gibi uzaklaştırma alamazsınız, direk yurttan atılırsınız. Bilmem anlatabildim mi?"

Uzaklaştırma mı dedi o?

Yok, yok dememiştir.

"Nasıl yani, biz şimdi okuldan uzaklaştırmamı aldık?"

"Oley be, evde full time dizi izlemeliyiz!!"

Baek'in endişeli ses tonuyla sorduğu soruya Tao'nun sevinç dolu sesi eşlik ederken bu cesaret dolu girişimi için tam şuan da Tao'ya bir çeyreklik takabilirdim. Resmen hocanın karşısında aldığı cezaya madalya takmışlar gibi sevinmişti salak!

"Ben hiç bu yönden düşünmemiştim, doğru diyorsun amına koyayım!!"

Tao'ya katılan sevgilimi geçip hocanın yanında küfreden sevgilime en okkalısından bir dirsek atarken sessiz ortamda sadece Kris'in acı dolu inlemesi duyulmuştu. Bu ekip hep mi salaktı yoksa benden mi bulaşmıştı çok anlayamasam da şuanda gözleri sonuna kadar açılmış hocamın sinirden bayılmak üzere olduğunu çok iyi anlayabiliyordum!

"Hocam, yok arkadaşımız öyle demek istemedi! Ben izah edeyim onun yerine.."

Ben hızla hocanın yanına gidip bayılma ihtimaline karşılık elimi beline koyarken şirince sırıtmıştım. Yalakalık mode: on'du anlayacağınız.

"Şimdi şöyle hocam, biliyorsunuz son senemizdeyiz. E tabi moral motivasyon şart! Bu konuda tamamen eğitsel amaçlı yayınlanan dizileri izlemekten bahsediyordu arkadaş! Diğer arkadaşa gelirsek-"

"Gelmeyelim diğer arkadaşa!"

Sözümü kesen Kris beni bir yandan yanına çekerken öfkeli bakışlarını hocaya çevirmişti. Sıçtı sıvıyordu bu salak çocuk..

"Çünkü ben arkadaşı değil sevgilisiyim. Dizi konusunu da çok doğru anladınız hocam, yalan söylemeye gerek yok sonuçta!"

Kris hocayla kurduğu göz temasını sonlandırıp bize döndüğünde iki elini birbirine vurup kendince ortamı hareketlendirmişti. Bu olayın sonunda olurda okuldan atılmazsak haber verinde bunun şerefine iki kutu kola içeyim!

"Hadi bakalım Baek, Tao, Chan gidiyoruz!"

Ne demek gidiyoruz?

"Nereye gidiyoruz?"

"Bize gidiyoruz sevgilim."

Size mi gidiyoruz?! Hani şu Bay Wu'nun evine? Şu Kris'in pederi olan Bay Wu! Yok canım, daha neler!

"Olmaz ben gelemem, ocakta yemeğim var!"

"Ne yemeği Chan saçmalama, yurtta ocak bile yok."

Doru.

KOLA? krisyeol~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin