"Burası gülmemiz gereken kısım mı?"
"Siz nasıl isterseniz.."
Kris konuştuğunda verdiğim cevap üzerine Baek gülmüş, Lu hyung ise hala olayın şaşkınlığını üzerinden atamamıştı. Gözlerimi Kris, Tao ve Sehun arasında dolaştırdığımda Sehun'da duraklamış ve gülerek devam etmiştim.
"Tabi siz biraz daha sonralarda yaparsınız daha yeni sevgili oldunuz sonuçta."
"B-biz sevgili mi olmuşuz?"
O kekeleyen Lu hyung muydu cidden? Hani şu masadaki konuşamamızda ilişki düşünmeyen çocuk.
"Tabii olduk, beni öptün ya.."
Sehun gülerek konuştuğunda Lu hyung ona dönmüştü.
"Seni öpmem sana boş olmadığımı gösterir. Sevgili olduğumuzu değil."
"Nasıl yani?"
Yani Lu hyung haklıydı icabında.
"Galiba Lu hyung haklı Sehun. Herhangi bir teklif yok sonuçta ortada."
Konuşmamın üzerine Sehun Lu hyungun üzerinde olan bakışlarını bana çevirmişti. Yavaşça Baek'e döndüğünde Baek'te beni onaylarcasına kafa sallamıştı. Sehun derin bir nefes çekerek Lu'ya geri döndüğünde Lu hyung Sehun'la arasına mesafe koymuştu.
"Peki.. Uzun zamandır seni seviyorum. Benle olmanı bu sağlayacaksa yaparım. Ama.."
Sehun cümlesini tamamlamadan ayağa kalktığında Lu hyung kafasını yukarı kaldırıp devam etti.
"Ama..?"
Sehun hızla Lu hyungun kolundan tutup kaldırdığında çekiştirmeye başlamıştı.
"Ama burada, herkesin içinde değil. O yüzden gidiyoruz."
Biz onların arkasında olaya kenetlenmiş bakarken Sehun çıkış kapısına vardığında kapıyı açıp bize dönmüştü.
"Herkese görüşürüz gençle- Ha bu arada.. Ben o iddiayı kabul etmiyorum!"
Sehun piçimsi gülümsemesiyle sahayı terk ettiğinde Baek'e dönmüştüm.
"Ne demek etmiyor?"
"Merak etme, kabul etmek zorunda."
Baek'in konuşması üzerine dakikalardır sesi çıkmayan Tao söze girmişti.
"Neden zorunda?"
"Çünkü kaybettiniz sevgilim."
"Tamam belki kaybettik ama yapabileceğimiz bir şey isterseniz kabul edebiliriz. Bu yapabileceğimiz bir şey değil!"
"Tao haklı!"
Konuşmaya katılan sevgilimin sesini duyduğumda aramızdaki mesafeyi arttırıp ondan uzaklaşmıştım.
"Neden?"
Yavaşça ayağa kalkıp kafamı aşağıya eğmiştim. Çok mu zordu gururunu yenmek? Egosu mu çizilirdi? Neydi yani? Ben ona izin verirken benim gururum yok muydu? Ben erkek değil miydim amına koyayım? Benim gururum yok muydu?
Sakin ol ve onunla konuş! Bana derdini anlatman sorularını yanıtlamaz.
Haklısın..
Derin bir nefes alıp gözlerimi kapatmıştım.
"Sevdiğiniz kişiyle olmanız yapabileceğiniz bir şey değil mi yani? Doğru mu anladım?"
"Ha-hayır yanlış anlıyorsun Chan ba-"
"Tam olarak nereyi yanlış anlıyorum? Hah! Uke olamazsınız demek.. Çünkü bad boy musunuz? Yok yok, çünkü erkeksiniz ve gururunuz var değil mi?!!!"