-Bir yetmiş beş boylarındaki şehirdeki tüm erkekleri sorguladığımızdan eminim, desem yeridir. Ne biçim bir herife denk geldik böyle? Of.
-Al.
SeHun, elindeki kahvelerden birini masasının önündeki koltukların birinde oturan ekip arkadaşına vermişti.
-Teşekkür ederim Amirim.
SeHun, bulundukları durum yüzünden zoraki bir şekilde gülümseyerek karşılık verip onun karşısına oturmuştu. Masadaki dosyalardan birini alıp incelemeye başladığında ChanYeol'ün arkadaşı sınıfına girmeyip de sadece onu tanıyanlardan biri olan birinin dosyasına bakıyordu. Dosyanın alt kısımlarında kırmızı kalemle yazılmış görüşme yorumu olmadığından daha bu kişiyle görüşülmediğini anlamıştı.
-Şimdiye kadar konuştuğum hiç kimse suçlu gibi değildi. BB, ya çok iyi bir oyuncu ya da daha onunla konuşma şansımız olmadı.
-ChanYeol ile samimi olacak kadar yakınlarıyla görüştük ama bana göre BB ile henüz görüşmedik. Bu herif kim? ChanYeol'ün neyi oluyor?
-Bakayım, Amirim.
SeHun, elindeki dosyadaki görünen sayfa açık olacak şekilde astına göstermiş ve daha sonra ikisi de görecek şekilde masaya indirmişti. Resimdeki adamı daha önce hiç görmediğine emin olsa da garip bir şekilde tanıyormuş gibi hissediyordu.
-Diğer herkes gibi bu da şüpheli, adı PARK Kyoong. Evli ve ikiz çocuk sahibi. Yaş, otuz bir. Maktül ile eşi vasıtasıyla-
SeHun, rahatsız olarak son cümleyi düzelmişti.
-Henüz maktül değil, 'kayıp şahıs' diyelim.
Jongİn, başıyla Amirini onaylayıp önündeki dosyayı, üzerine kendi bilgilerini ekleyerek açıklamasına devam etti.
-Kayıp şahıs ile eşi aracılığıyla tanıştı. Eşi KİM AeSook. Yaş, yirmi sekiz. Kayıp şahıs ile aynı üniversitede okudu, üst sınıflardan biriydi. KİM AeSook ile PARK Kyoong, bir pastanede tanıştılar. Aşklarının simgesi olarak açtıkları pastanede evlenmişler zamanında. Bu aile ile ilgili bilinmesi gereken sadece bu: Kayıp şahıs ile tanışıyorlar ama AeSook'un okulu bitirmesinin üzerinden uzun süre geçtiği için kayıp şahıs ile pek görüşmüyorlarmış.
-Geçmişte neler yaptıkları da önemli. Zaten görünen bu bilgiler bize bir şey vermez. Aradığımız şahıs normal bir insan değil; bilgisayardan anlayan, yıllardır yakalanmayan bir profesyonel. Herkese normal bir profil çizmiş olduğundan eminim. Gerçek yüzünü açığa çıkarmak da bizim işimiz.
SeHun, kahvesinden yudumlar alıp geriye yaslanmış ve başka bir dosyayı açmıştı kendine. Bu sırada dosya özeti geçen Jongİn ise onu izliyordu.
-Bu kadar profesyonel olmasının bir sebebi olmalı. Okuduğu bölüm ya da yaşadığı ortam bize ipucu vermeli. Şimdiye kadar görüştüğümüz hiç kimse şüpheli davranmadı ve dosyalarını önceden incelediğimden kimsenin bu işlerle yakından uzaktan ilişkili olmadığını söyleyebilirim, Amirim.
Küçük bir gülümsemeyle yüzünü Jongİn'e döndü, SeHun. Ekip arkadaşına fazlasıyla güvense de tecrübe gözle görülür bir şekilde sınıf farkını ortaya çıkarıyordu.
-Geçmiş bilgiler de değiştirilebilir Jongİn. Her okuduğuna inanma, derim. Bu gibi seri katile daha önce hiç denk gelmedim ama teknolojiden anlayan biri olduğu için geçmişini değiştirmesi onun için çocuk oyuncağıdır, eminim.
Jongİn, dudaklarını ısırıp başını eğdiğinde delici gözlerin odağında olduğunu biliyordu. Amiri Emniyet'te korkulan biri olsa da kendisi pek korkmazdı ondan; sadece bu gibi küçük düşürücü laflar yediğinde geriye adımlıyordu, o kadar. Zaten üste çıkmaya çalışsa kendisi zararlı çıkardı, bu yüzden susmuştu.
Bir süre daha sessizce dosya incelediler. Ekipteki diğer arkadaşlarının çoğunun ailesi olduğundan onlar, SeHun ve Jongİn gibi gece vardiyasına kalmıyordu. Onlar ise yalnız yaşadıkları için hayatlarındaki tek işlerini yapıyor, insanlara yardım etmeye çalışıyorlardı.
Odanın içindeki masanın üzerinde bulunan ekranı açık bilgisayardan bildirim sesi yükseldiğinde karşılıklı oturan Amir ve astı, birbirlerine bakmıştı. Beklenmedik bildirimin sebepleri sınırlıydı.
-Gecenin bir yarısı...
-BB?!
SeHun, BB'den mesaj geldiğini düşünerek hızlıca ayaklanıp masasına kurulmuş ve bilgisayarına gelen bildirime tıklamıştı. Gördüğü bildirim çubuğu için Jongİn'e bakarak başını aşağıya indirip kaldırarak görev verdiğinde Jongİn, Amirin ne demek istediğini hemen anlayıp siber ekiplerine telsizle haber vermişti. Bu saate BB'den mesaj almanın hiç de iyi bir haber olmadığını ikisi de biliyordu.
SeHun, derin bir nefes alıp mesajı açtığında bir resim olduğunu, bu resimde de yer yer kırmızı renge boyanmış bir yatak olduğunu görmüştü.
-Aman Tanrım!
SeHun, sessizliğini koruyarak sinirle resme bakarken yanına gelen komiser Jongİn'in şaşkınlığını umursamıyordu.
Resimdeki yatakta biri ölü gibi yatıyordu. Belki de ölüydü. Hatta resme göre gerçekten bir ölüydü. Ve bu ölü beden ise ChanYeol'e ait gibi görünüyordu. Yüzü tam seçilemese de en son giydiği kıyafetler az da olsa hâlâ aynı görünüyordu. Boyu da ChanYeol kadardı.
-Bu ChanYeol mü? Adi pislik BB.
SeHun, küfürlerini kendine saklamayı tercih ediyordu Jongİn'in aksine. BB'yi bulduğunda onu adalete teslim etmeyecekti. Kendi elleriyle onu öldürecekti. O herif yaşamayı hak etmiyordu SeHun'a göre. Adalet BB için yeterli değildi, onu giyotine sokmak lazımdı.
ChanYeol'ün halinden gözlerini çekip odayı incelemeye başladılar. Bu sırada telsizden siber ekibin sesi duyulmuştu.
-Amirim, bağlantı takibi başarısız.
-Kahretsin! (SeHun)
•••
Y:
Düzenlenme tarihi: 21.09.2021 19:34
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BB (BaekYeol)
Mystery / ThrillerBaekYeol texting + Kısa düzyazı ••• BB: :) Bunu istiyorum ChanYeol Delirmeni istiyorum ChanYeol: Delirmedim Bunu başaramayacaksın BB: Sen de delireceksin ChanYeol Diğerleri gibi Ölmek için yalvaracaksın En ufak bir açık bıraktığımı fark ettiğinde Ke...