,

185 19 87
                                    

-Nasıl böyle? Adımı söylemeye çalış bi'.

-...

Ağzındaki bez yüzünden konuşamayan ChanYeol'e üstten bakarken amacı ona zarar vermek olmasa bile gözleri ıslanmıştı arkadaşının.

Dizlerinin üstünde ve elleri arkadan bağlıyken siyahlar içinde kuşanmış BaekHyun'a aşağıdan yalvarır gibi bakıyordu ChanYeol. Günlerdir dayak yememişti ve becerilirken de canını pek yakmamıştı eceli. Yine de geçen günki kaçma girişimine herhangi bir ceza almamıştı diye bunun için diken üstünde nefes alıyordu. Ya bugün canını yakarsa? Ya yine bıçakla ona zarar verirse? Bu şekilde düşüne düşüne korkudan en ufak bir sese bile tepki gösteriyordu. Bıçak ile yaralanmak en kötüsüydü. Yaraları iyileşmiyordu bu yerde, bu yüzden kanamalı yaralar canını uzun vadeli yakıyordu.

Kyoong, hafifçe eğilip önünde diz çökmüş olan arkadaşının göz altlarındaki ıslaklığı eldivenli elleriyle silmiş ve yeni yıkadığı saçlarını okşamıştı. Yıkandıktan sonra böyle çıplak bir şekilde durduğu için titriyor gibiydi ellerini bağladığı kölesi. Bu yüzden yatağın üstündeki kalın olan örtüyü alıp omuzlarından vücuduna sarmıştı onun. Hazırlığı bitene kadar bir süre böyle kalsındı. Soğuk alırsa ilaçlarla uğraşmak istemezdi kendisi de.

-SeHun'lara senin yaşadığını göstereceğim. Bunu neden mi yapıyorum? Bilmem, fazla boş zamanım var ve SeHun'la oyalanmak güzel.

Telefonunu yanına almak için onun yanından ayrıldığında sırtını izleyen bakışlarını hissediyordu. Kaçmaya giriştiği günden sonra ayaklarını zincirlemekten vazgeçmişti artık. Hatta ellerini de sadece kişisel bakımını yaparken zincirliyordu. Onun dışında gece uyurken ya da BaekHyun orda olmadığı zamanlar da rahat etsin diye elleri de zincirlenmiyordu özel kölesinin. Hem, ChanYeol de fazla uysal olmuştu. BaekHyun'un bir dediğini ikiletmeden yapıyordu, sözünden de hiç çıkmıyordu. Bu şekilde karşılıklı anlaştıkları için en azından kafesin içinde rahat etsin diye birkaç tolerans gösteriyordu BB.

-Yanlış bir hareket yapmak yok ChanYeol, tamam mı? Yerimizi belli etmemelisin.

Başını aşağı yukarı eğen ChanYeol ile telefonunda video kaydını başlatmıştı. Ses değiştirmek için geliştirilmiş bir uygulama kullanırken daha sonra kayıttaki sesleri bilgisayardan da değiştirecek olduğu için rahat bir şekilde konuşabilirdi şuan.

-Aferin ChanYeol.

Eldivenli olan bir eliyle onun saçlarını karıştırdığında birkaç saniye sonrasında saçlarını arkaya doğru taramıştı. Boncuk gibi parlak olan gözler net bir şekilde açığa çıktığında en fazla zemini gösterebileceği için eğilip de onunla aynı hizaya gelemiyordu. Yanlışlıkla bulundukları bodrumun bir kısmı kayda görünürse işler istediği gibi gitmeyebilirdi. Daha sonra bilgisayardan düzeltme yaptığında o kısmı kırpabilirdi ama bununla uğraşmak istemiyordu Bacon'umuz.

-Kıyafetlerini giydirmeliydim.

Başta çıplak çekim yapmayı planlamıştı ama onun titrediğini görünce üzerini kalın örtü ile örtmüştü. Bu şekilde hiçbir yeri düzgünce belli etmiyordu. Bir tek dizlerinden itibaren bir karış uyluğuna kadar bacakları görünüyordu. Onun dışında gerdanı tek açıktı.

-Soğuk mu Chan? Örtüyü üzerinden alayım mı?

Kaşlarını yukarı kaldırıp başını olumsuzca sallayan arkadaşı ile onun yüzüne doğru eğilmişti. Bu sırada telefonun kamerası beton zemini çekiyordu.

-Seni başka şekilde ısıtmamı ister misin?

Çökmüş göz altları ile başını yine olumsuzca sallamıştı arkadaşı. Bu kadar yakınına gelmişken ağzındaki bezi boynuna doğru indirmiş ve dudaklarından uzunca öpmüştü BaekHyun.

Telefonu tekrar ChanYeol'ü çekmeye başladığında gülümsüyordu BaekHyun. ChanYeol'ü her öptüğünde böyle mahsun gözlerle bakıyordu kölesi. Bunu seviyordu.

-İsim vermeden konuşabilirsin.

-Ellerimi çözemez misin?

-Daha değil. Eğme başını.

Aldığı cevaptan sonra üzüntüyle başını eğmiş olsa da aldığı ikaz ile tekrar yüzünü kameraya görünecek kadar kaldırmıştı.

-Yer soğuk, üşüyorum.

-Yatağa oturabilirsin.

Ayağa kalkıp yatağına doğru yürüyen ChanYeol ile kamera açısını daha önce ayarlamadığı için telefonun kamerasını telefonu tuttuğu elinin avucuyla kapatmıştı. Ayağa kalktığında üzerinden düşen örtü ile bir an duraksayan ChanYeol'ü sırtından itip örtüyü boş eline almıştı Kyoong.

Yatağa çıplak bir şekilde beraber geçirdikleri günler yüzünden ne şekilde oturduğunu umursamadan yerleşmişti ChanYeol. BaekHyun ise tek eliyle onun üstünü örterken kabak gibi ortada olan onun ön kısmı ile yan bir şekilde sırıtmıştı. Yatağa yerleşmeye çalışırken arka kısmı da uzunca BaekHyun'un radarındaydı. Şimdi ise ön kısmı ona sırıtıyordu.

ChanYeol'ün üstünü örttükten sonra telefonun kamerasını hâlâ eliyle kapattığını bildiği için diğer eldivenli eliyle örtünün altına sızıp onun aletini kavramıştı.

-I-ah!

-Memurlara canlı porno izletmeli miyiz ChanYeol-ah?

-Ha-Hayır, yapma lütfen.

-Konuşmadan önce beş kez düşün. Yanlış bir kelime duymak istemem.

-Lütfen. (Çeballlh der gibi)

-Ah, sıkıcı.

Elini onu aletinden çektiğinde derin bir nefes alan ChanYeol'e gözlerini devirmişti BB. Sanki penisini koparacağını söylemişti, hah.

Telefonun kamerasından elini çektiğinde başı eğik olan ChanYeol'ü çenesinden iki parmak ile tutup yavaşça kaldırmıştı başını. Video kaydı devam ediyordu hâlâ.

-Memurlara söylemek istediğin bir şey var mı ChanYeol?

-Burdan asla kurtulamayacağım, değil mi?

-Biraz zor.

-Eğer kurtulursam son kez içip daha sonra da kendimi öldüreceğim.

BaekHyun, ChanYeol'ün dediği şeye üzülürken aklına ona içki getirmeyi koydu. Özlemiş olabilirdi arkadaşı.

Çenesindeki eliyle onun yanağını avucuna alıp baş parmağıyla elmacık kemiğini okşamaya başladığında içinden geldiği gibi davranıyordu o anlar.

-Kurtulduğun gün ölmüş olurum muhtemelen. Benimle beraber ölmek ister misin arkadaşım?

-Hadi, şimdi ölelim o zaman.

-Sana içki içirmeden ikimiz de ölmeyeceğiz, Yeollie.

•••

Y:

Düzenlenme tarihi:   28.10.2021   23:39

BB (BaekYeol)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin