3.0

2.9K 166 20
                                    

Ne ara 30 olmuş bea. Bölüm atlamayın 

<3

Kısa telefon görüşmesinden sonra benim eski külüstüre atlayıp Yunus'un mekana sürmeye başladım. Tek umudum Yunus olduğu için bunun boşa çıkmaması için dua ediyordum. Eğer Yunus da yardımıma yetişemezse kime danışabileceğimi bilmiyorum.

Mekana yakın bir yerlerde Yunus'u elleri cebinde, ağzındaki kürdanla gördüğümde yanında durdum. Hiç konuşmadan direkt kapıyı açıp bindiğinde ben de kafamdakileri toparlıyordum. Hava akşama yakın olduğu için Ankara'nın soğuğu vardı. Bu yüzden arabaya girdiğinden beri ellerini birbirine sürtüp ısınmaya çalışıyordu. 

Biraz uzaklaştığımızda "Söyle bakalım nedir karın ağrın?" dedi Yunus. Dediğim gibi ben söylemesem bile bir sıkıntım olduğunu kolayca anlardı. Cevap vermedim çünkü hala nereden başlayacağımı bilmiyordum. Yunus'a direkt yaşananları anlatsam ne tepki verir kestiremediğim için biraz değiştirip anlatmaktan zarar gelmezdi. Zaten şunlar biterse en uygun zamanda anlatırdım.

"Öncelikle hoş geldin, nasılsın?" diye başladım söze. Yunus ağzındaki kürdanı oynatırken "Kısa kes Tuğkan, eve gidip yemek yapmam lazım" dedi. Yunus tek başına 1+1 bir evde kalıyordu. Uzun zamanlar anne evinde kaldığından dolayı yemek yapmayı biliyordu. Hatta bazen üşendiğimde Yunus'u çağırır yemeği ona yaptırırdım. Eli de lezzetlidir. 

"Sohbet başlatmaya çalışıyorum oğlum. Öyle hemen olaya dalınmaz" dedim. Birbirimize bakmadan sadece önümüze bakarak konuşuyorduk. Mahallenin ara sokaklarında yavaş yavaş dolaşıyorduk. "Edelim, edelim de çok kötü bir zamana aldın valla" dedi. Ona saniyelik bir bakış atıp "Niye ne oldu la?" dedim. 

Oflayarak kafasını cama çevirdi "İlk önce senin şu problemi çözelim sonra konuşuruz" dediğinde kafamı salladım. Tekrar bir sessizlik çöktüğünde kendimi meclis kurulunda konuşma yapacakmış gibi gergin hissediyordum. "Şuana kadar ne kadar derdim olduysa geldim senle çözdüm bilirsin Yunus" diye olaya daldım. Pür dikkat önüne bakarken kulağının bende olduğunu biliyordum.

"Yeri geldi dost yeri geldi aile bile olduk birbirimize. Ne derdim olduysa hemen sana koştum. İlk defa hiç koşmadığım dert için koştum sana." İlgisi çekilmiş gibi bana döndü hemen. "Gönül işi" dediğimde kaşları havalandı. Yüzündeki hınzır gülümseme ile önüne döndü. "Birisi var. Geçenlerde bana açıldı. Hiç beklemiyordum Yunus. Beni bilirsin böyle gönül işlerinden falan hiç anlamam. Aşk meşk bunlar uzak iş bana. Anlayamıyorum içimdeki duyguyu. Karşımdaki de üzmek istemeyeceğim kadar değerli benim için. Ne yapmalıyım Yunus, bul şu kardeşine bir çare" 

Yunus bir süre yüzündeki o sinsi gülümseme ile durdu. Şuan aklından ne kadar saçma salak şeyler geçtiğine yemin edebilirdim. Eminim o 'birisi'nin kim olduğunu çok merak ediyordu. 

Aşkın a'sını bile bilmeyen bu Tuğkan'a kimin böyle bir etki yaptığını merak ediyordu. 

"Sen aşık mısın Tuğkan?" dedi sonunda tuhaf ama sakin sessizliği bozarak. Bir süre düşündüm. Sonra işin içinden çıkamayınca kafamı geriye atarak oflayıp "Ne bileyim oğlum ya aşk nedir biliyor muyum ben" dedim. Yunus tekrar önüne dönüp yerinde düzleşti. Yunus her ciddileştiğinde kendine çeki düzen verdiğini bildiğim için susup onu dinledim. 

Kısa bir sessizlikten sonra cümlelerini toparlayarak konuştu. "O zaman sana ilk önce aşk nedir onu anlatmak lazım Tuğkan. Aşk öyle kolay kolay tanımlanabilecek bir şey değildir. Bu yüzden kendimce sana açıklayacağım. Aşk çok büyük bir duygudur Tuğkan. Öyle her yiğidin harcı değildir. Her önüne gelen 'ben aşık oldum' diyemez. Öyle bir duygudur ki aşk, insanın bütün hayatını değiştirir. Hayatın değişirken sen ancak geriye baktığında ne kadar değiştiğini görebilirsin. Ama öyle kötü bir değişim de değildir bu. Bir anda hayatının ne kadar renklendiğini görürsün. Tabii bu aşk herkese renk getirmez. Kimini daha da karanlığa boğar, çıkmaza sokar.

Anlayamazsın Tuğkan. Her şey bir anda yaşanır, neler olduğunu anlayamazsın. Ama bazen bilirsin ki ne kadar çıkmaza girsen de seni kurtaracak biri vardır. Bir anda bütün hayatını adadığın biri olur. Böyle de salaklıktır işte. Bir insan neden bütün bir hayatını başka bir insana adar ki? Dedim ya aşk işte. Hiçbir şeyi anlayamazsın. Bir anda bütün bir hayatın o olur. Onun için yaşamaya, onun için nefes almaya başlarsın. Ne olursa olsun yeter ki yanında o olsun istersin. Bir damla göz yaşına bile kurban olursun. Her nefesinde, sen boğulurken yine de şükredersin. Ona dokunduğunda sanki cenneti yaşamış gibi mutlu olursun. Hiç tatmadığın hatta belki de başka hiçbir şeyde tadamayacağın duyguları tadarsın. Onun mutluluğuyla mutlu olur, onun üzgünlüğüyle kahrolursun. 

Aşk bir gül gibidir Tuğkan. Dokunduğun da iğneleri eline batıp, canını yakacağını bildiğin halde dokunur tadarsın o kokuyu. Ne kadar canını yakarsa yaksın yine de seversin. Aşk işte böyle aptalca ama aynı zamanda dünyanın en güzel şeyidir. Ne kadar yıkılacağını bilsen bile yine yolun aşka düşer. Hepimizin yolu bir gün aşka düşer. Hepimiz bir gün o güle korkusuzca dokunur, acıya rağmen severiz"

Sustuğunda hala başım koltuğa dayanmış gözlerim kapalıydı. Bütün algılarımı Yunus'a vermiştim. Her bir sözcüğü dokunmuştu bana. Yunus bu işte. Sözleriyle kalbinize dokunurdu. Şuana kadar onunda hiç aşık olduğunu görmemiştim. Fakat bilmediği bir duyguyu bile sanki yıllarca çekmiş gibi anlatıyordu. 

Bu yüzden her derdimde Yunus'a koşardım ya. Şerefsiz sanki hayatın yükünü taşıyor gibi öyle bir konuşurdu ki, aklınız karışır kendi derdinizi unuturdunuz. Belki de bu yüzden her konuşmamızın sonunda beynim sikiliyordu.

Arabayı çoktan bir ara sokakta durdurmuştum. Etrafımızı sadece kısık sokak lambaları ve arabanın farları aydınlatıyordu. Yunus'un konuşması bittiğinden beri sadece cırcır böceklerinin sesi vardı etrafta. Ben derin düşüncelere dalmışken Yunus'un da bana zaman tanıdığını biliyordum. 

Gözlerimi açıp ona baktım. Bir nevi 'hazırım gönder bombayı' diyordum. Ağzındaki kürdanı çıkardı ve bana döndü. Bir süre bakıştıktan sonra elini omzuma atıp yüzündeki buruk bir gülümseme ile konuştu.

"Şimdi söyle bakalım Tuğkan. Sen aşık mısın?"

-

Vay amk

Sanırım kitapta Savaş'tan sonra en sevdiğim karakter Yunus. 

Umarım beğenirsiniz <3

Arayı çok açmamaya çalışarak bölüm atmaya çalışacağım.






KOMŞU »BxB«Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin