ne yorum yapiyosunuz ne oy veriosunuz uzuluyorum 😞 ne kadar cok yorum o kadar hizli bolum nys iyi okumalar 💘
genç son bir kez aynada kendine bakmıştı. derin bir nefes aldı. aynadaki gördüğü görüntü kesinlikle hoşuna giden bir görüntü değildi.
oldukça zayıflamıştı ve vücudu çökmüş gibi gözüküyordu, aslında bu yeni olan bir şey değildi. yaklaşık iki yıldır bu haldeydi ama ilk kez buna bu kadar takılıyordu.
changbin ile buluşacaklardı ve o en güzel haliyle olmak istiyordu ve zayıf bedeni sanki ona engel oluyormuş gibi hissediyordu.
kesinlikle öyle değildi, aynada görünen beden gibi gözükmek için çoğu erkek nelerini vermezdi. o oldukça güzeldi ama sadece öyle hissetmiyordu.
daha fazla bakmama kararı aldı ve üzerine sevdiği kazaklardan birini ve altına da bol kot pantolonlarından birini giydi. böylece biraz da olsa eski cılız görünümünden uzaklaştığını düşünüyordu.
"seungmin, changbin geldi seni bekliyor."
annesinin içeriden bağırmasıyla birlikte masasının üzerinde olan telefonu cebine koymuştu.
odasından çıkıp mutfağa girdi ve annesine önce sarılıp teşekkür etti ardından ise annesiyle birlikte hazırladıkları piknik sepetini alıp evden çıktı.
kapının önünde onu bekleyen changbin'i görmesiyle gülümsedi. aynı şekilde changbin de onu görmesiyle gülümsemişti.
büyülenmiş gibi karşıdan gelen çocuğa bakıyordu sadece changbin. güzelliği karşısında ağzı açık kalmıştı. halbuki çok da özenip gelmemişti seungmin ama changbin'in onu beğenmesi için zaten çok da bir şey yapmasına gerek yoktu. seungmin'in kendi olması yetiyor da artıyordu bile.
seungmin changbin'in koluna girmiş ve onunla birlikte yürümeye başlamıştı.
"neler planladınız bakalım bugün için seungmin bey?"
seungmin elindeki piknik sepetini gösterdi çocuğa ve ardından gülümseyerek - changbin'in yanında olduğu zaman bir saniye bile düşmüyordu gülümsemesi yüzünden. - konuşmaya başladı
"han nehrinde piknik yaparız diye düşündüm."
"iyi düşünmüşsün bebeğim, elindeki ağır mı?"
seungmin kafasını olumsuz anlamda salladı. ikili başta otobüse binmek istememişti ancak daha sonra çok uzak olduğunu ve yürüyemeyeceklerini hatırladıklarında mecburi olarak otobüse binmek zorunda kalmışlardı.
ikili otobüse binip boş olan koltuklardan birine oturdular. kısa bir yolculuk olsa da seungmin onu araba tuttuğu için tedirgin olmuştu.
changbin de bunu fark etmiş ve biraz daha rahatlaması için elini tutmuştu.
seungmin kafasını kucağındaki sepete yaslayıp changbin'e doğru döndü ve ona bakmaya başladı aynı şekilde changbin de ona dönmüş ve onu inceliyordu.
nasıl bu kadar güzel olabilir diye düşünüyordu changbin, nasıl böyle güzel olabilir? daha önce hiç melek görmemişti ancak seungmin'in onlardan bile güzel ve zarif olduğuna emindi.
yakından baktığında changbin gencin makyaj yaptığını fark etmişti.
"makyaj mı yaptın sen?"
seungmin kafasını olumlu anlamda salladı.
"evet, kötü mü olmuş."
changbin elini çocuğun yanağına koydu ve okşadı hafifçe ardından elini saçlarına çıkarmış ve okşamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
five oh five || seungbin
FanfictionChangbin ve Seungmin o olaylardan sonra birbirlerinden ölesiye nefret etmişlerdi. En azından onlar böyle sanıyordu.