13. Bölüm: Gülme Musaya, gelir başına!

597 96 83
                                    

Keyifli okumalar ve bol kahkahalar dilerim. 💛🧡🤎❤💜💙🤍🖤

Üzerimdeki havludan kurtulup dolabın karşısında durdum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Üzerimdeki havludan kurtulup dolabın karşısında durdum. Ne giyeceğime hâlâ karar vermemiştim ve Jülidenin geçikme probleminin aynısından bende de vardı. Jülide bir ben ikiydim resmen.

O yine ne giyeceğine karar verebiliyordu da odası dağınık diye geç kalıyordu, peki ya ben?

Ben resmen kararsızlık abidesiydim! İlk çiçekli bir elbise çıkartıp aynanın karşısında denedim. Beğenmeyince yerine asıp, kot pantolon aldım elime. Onun da üstüne bir şey bulamayınca yerine koymuştum geri.

Ipek bir gömlek bulunca onu tam elime alacakken vazgeçtim. Artık bu duruma dayanamayan Feride kızarak "Yahu alt tarafı mahallenin sonunda ki parkta çekirdek çitlicez işte. Ne bu kararsızlık! Sanki Kraliyet ailesinde akşam yemeğine davetliyiz oğlum!" dedi. Omuz silktim umursamazca.

"Kraliyet ailesine denk gelmeyeceğimiz ne malum?" dememle ayağında ki uzun siyah çizmeyi çıkartıp bana attı.
"Salak salak konuşma! Türkiye de kraliyet ailesi mi var!?"

"Yok mu??" diye şaşırmamla oflayıp "Çizmemi at bana geri! Aptal!" dedi. Neye kızdığını anlamamıştım ama umursamadan kıyafet bakmaya devam ettim.

Tarih derslerinden hep kaldığımı biliyor muydunuz? Ah, aslında çorafyam da pek iyi sayılmaz. Tamam be ne var politikadan zerre anlamıyorsam! Herkesin gündemden haberi mi olması lazım illa?

Tamam belki bir kaç yüz yıl kadar gündemden bağım kopuk olabilir, ama bence bu önemli bir detay asla değil.

****

"Öfff! Kıyafet seçmesi biter, saç yapması başlar! Lan yeter yeter! Ben eve gidiyorum!" diyip hışımla ayağa kalkan Ferideyi kolundan tutup tekrar makyaj masama oturttum. "Ay tamam ya dur! Bitti işte! Alt tarafı bir ruj sürmem kaldı. Sende abarttın iyice!" dememle gözlerini büyüterek kendini gösterdi "Ben mi abarttım! Ben?!" diyerek yatağıma serilen kızlara baktı.

Jülide "Anacım sen nasıl hâlâ hazır değilsin ya! 2 saat önceden haber verdim size! Tam 2!" dedi hayretler içinde.

Derya yattığı yerden elini kafasına yaklaştırarak benim için 'Deli' hareketi yapınca kıkırdadım. "Ne var alt tarafı bir saat beklediniz!" diye de ekledim umursamazca.

Zaten moralim bozuwke! Ne diye üzerime geliyonuz ki?!

"Gitmeyin bebeğimin üstüne lan! Kız üzgün zaten. Ki hâlâ niye üzgün bilmiyorum! HADI LAN SENDE ARTIK! MERAKTAN ÇATLADIM CİDDEN! SAKİN OLAYIM DİYORUM OLAMIYORUM!" diye bağıran dengesiz de bizim Ipek-Çiçekti.

Ipek Çiçek Zamer yani benim değimim ile Fotosentez Bitkisi. Zamer Holdingin biriçik varisi olsa da Babasının izinden gitmemeye kararlıydı. Çiçek tamamen başka bir yoldan gitmek istemişti. Şu an Pilot olmak için uraşıyordu. Son bir senesi kalmıştı. Bizden iki yaş küçük olduğundan hâlâ cefa çekiyordu garibim. Kitapla yatıp kitapla kalkıyor sözü onun için yazılmış gibiydi.

Haylaz ve Delikanlı TurtaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin