28. Bölüm: Misafirimiz: Azrail

230 21 14
                                    

Keyifli okumalar ve bol kahkahalar dilerim. ❤️‍🔥🧚🏻‍♀️

Cihangir'le olan çocuk kaçakcılığı maceramdan sonra kendimi boşlukta bulmuştum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Cihangir'le olan çocuk kaçakcılığı maceramdan sonra kendimi boşlukta bulmuştum. Demir bey'in tablolarından bazılarını bitirmediğimi bildiğimden bu boşluğu tablo yaparak geçirmiştim.

Resim yapmak son zamanlarda daha da kolaydı. Ruhum'a ilham veren yaşantım sayesinde hiç zorlanmıyordum. Zira o kadar garip olaylar yaşıyordum ki, tablolarım'a da yansıyordu bu durum.
Tek sorun Cihangir'le birlikteliğimde bir şeyler eksik gibiydi.

Ne olduğunu bulmak istiyordum.

Sevgililik konusunda hiç bir tecrübem ve de bilgim olmadığını göz önünde bulundurunca neyin eksik olduğunu bulamamam normaldi.

O yüzden bende ilişkimde neyin eksik olduğunu aramaya çıkmıştım. İlk durağım anne ve babamı gözlemlemek oldu. Onlardan iyi aşık bulamazdım. Ve de gözlemlemesi kolaydı.

Götümü koltukta yayarak onları izliyordum saatlerdir kısık gözlerle.

Ta ki babam fark edip "Ne oldu Hanzade'm? Niye öyle bakıyon kızım?" diyene kadar sürdürdüm bu durumu.

"Aşkın ne olduğunu anlamaya çalışıyorum baba. Ben yokmuşum gibi devam edin!"

"Zaten sen yokmuşsun gibi devam ediyorduk!" diyerek gıcıklığıma kahkaha atan annemle yüzümü buruşturdum. "Hayatım..." diyerek ona uyardı babam. Sevgi dolu bakışlarla bakmayı ihmal etmiyordu.

Annem omuz silkerek babamın boynuna doğru sokuldu. Bana inat yapıyordu.

"Yalan mı aşkilopom?" diyen anneme iğrenç bir varlık görmüş gibi baktım.

Aşkilopom neydi be?!

"Aşk bahçem, şöyle seslenme bana başkalarının yanında. Rica ediyorum!" diyen babama hak vermemek elde değildi.

Annem her zamanki gibi yeni şeyler deniyordu belli ki. Bu kadının dişil enerjisi herkesi sollardı. Aşk bahçem diyen babam da ona uyunca benim bu aşka olan inancım kalmamıştı maalesef.

Yani kendi aşkıma! Cihangire hayatta Aşkilopom demezdim! O da zaten bana Aşk bahçem demezdi.

"Biz acaba aşık değil miyiz ya..." diye mırıldandım annemle babamı incelerken.

"Ne dedin kızım?" diyen babamla irkildim. Cihangirle sevgili olduğumu bilmiyordu hâlâ. Yada çok iyi rol yapıyordu. Bir kere bile sevgili kelimesini kullandırtmamıştı bana.

"Aşk diyorum nasıl bir şey?" diye sordum omuz silkerek. Cihangirle sevgili olduğumu eninde sonunda öğrenirdi. Saklamıyordum ki zaten. Sadece denk gelmemişti.

"Aşk...Annen demek benim için. Böyle sonbaharda esen ferah bir rüzgar, yazın açan tomurcuk, kışın esen-"

Hızla elimi kaldırıp söze girdim."Yok, yok! Bu ben değilimm ki!"

Haylaz ve Delikanlı TurtaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin