"Sean.. Az önce garip bir ses duydun mu?" İkinci tur bittikten sonra Sean'e fısıldadım. Şuan o ve ben duş alıyorduk.
"Hiçbir şey duymadım."
"Duymuyor musun... O ses neydi!?" Gözlerimi devirdim çünkü Sean'le seviştiğim sırada dışarıdan inlemeler duydum ve bizim seslerimizden biraz farklıydı.
"Kulağımın yanında inlemen beni çok mutlu ediyor." Sean'in eline vurdum, yüksek sesle güldü.
"Bizim çıkardığımız sesler gibi sesler duydum. Acaba... Sesler Gram ve Yok'dan mı geldi?" Ağzımı kocaman açtım.
"Fazla düşünme!" Sean dedi, sonra nazikçe başımı okşadı. "Bu koridorda tek oda yok, bir sürü başka oda var."
"Seninle tanıştığımdan beri ilk kez beni azarladın. Şimdi tatlı değilsin!!"
"Seni piç!! Seni azarladım mı?"
"Buradan çıkabilir miyiz? Yorgunum."
Sean hiçbir şey söylemedi, kollarını boynuma doladı, bana sarıldı, beni banyodan çıkardı. Ona sıkıca sarıldım.
Acaba o sesler Gram ve Yok'a mı aitti!? Böyle düşünmek istemiyorum ama gerçekten o sesleri duydum!
"Bak, Yok hâlâ uyuyor." Sean ayağını Yok'un uyuduğu yere attı, yatağa baktı. "Gram de hâlâ uyuyor."
"Gram neden gömleğini çıkarmış?" Fazla kuruntu yapıyor olmalıyım.
"Sıcak olduğu için olamaz mı?"
"Gerçekten mi?" Şüpheyle sordum.
"Neden bana bu kadar çok soru soruyorsun!? Neden onu uyandırıp doğrudan sormuyorsun?" Sözleri alaycıydı ama bana bakan gözler yoğundu. "Minik Sean'e sormak ister misin!?"
"Hayır!!" Mırıldandım.
Sean beni hemen yatağa yatırdı ardından Gram'i tekmeledi.
"Siktir!" Gram yataktan düşerken küfür etti ama uyanmadı.
Sean yanıma uzandı, üzerime örtmek için battaniyeyi çekti, sonra yan yatıp bana baktı. Baktığını bilmiyormuş gibi yaptım ve uyumak için gözlerimi kapattım, gözlerimi açtığımda hâlâ bana baktığını gördüm.
"Sean, uykum var. Benimle oyun mu oynamak istiyorsun!?" Alaycı bir şekilde söyledim.
"Oyun oynamak mı!? Ben sadece arıma bakıyorum!" Mutlu bir şekilde güldü. "Hadi uyuyalım!"
"Uyu..Uyu..Uyu.." Battaniyeyi Sean'in yüzüne çektim ve kıkırdadım.
"Benimle oyun mu oynuyorsun??" Sean hızla vücudunu vücuduma bastırdı ve yüzümü sertçe öptü.
"Oh! Sean! Dur.. Mmhh." Kollarında kıpraştım.
Drrrt... Drrrt...
Yatağın yanına koyduğum cep telefonunun titreşen sesi duyulduğunda öpüşmemiş bölündü. Bu saatte kim arardı beni!? Saat sabahın üçü, neredeyse sabahın dördüydü. Telefona uzanmak için vücudumu hafifçe hareket ettirdim. Sean kesinlikte benim için sorun olmaya başlamıştı, vücudumdaki ağrı çok fazlaydı.
Gelen Arama >> P'Dane
P'Dane mi? Bu..Beni neden arıyor ki?
"N'oldu!? Neden böyle bir surat yaptın?" Sean bana bakıp sordu. Sorusuna cevap vermedim, ayağa kalktım ve telefonu açtım.
"Sorun ne Phi?"
(White, Black seninle mi?)
"H...Hayır, nasıl burada olabilir!? O hastanede olmalı!"
![](https://img.wattpad.com/cover/287766491-288-k173364.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Not Me (Türkçe Çeviri)
RomanceNOT ME NOVEL'ININ TÜRKÇE ÇEVİRİSİDİR. CR: @backup_wint3r