Not Me (Türkçe Çeviri)

14.Bölüm

Şu anda duygularım açıklanamaz bir şekilde karışıktı. Sean, son cümlesinden sonra bana tek bir kelime bile söylemeden eve girdi.

---

Dördümüz oturma odasında otururken Yok'a bakmaya cesaret bile edemedim. Yok birkaç kez benimle konuşmak istedi ama P'Sorn, sevgili kardeşinin hâla kızgın olduğunu biliyormuş gibi aceleyle onu susturdu.

Sean gerçekten benimle konuşmuyordu ama bir gölge gibi beni takip ediyordu, beynim neredeyse patlayacaktı.

"Sorn!" Dört kişi farklı yerlere oturduğunda Sean, Yok ile oyun oynayan kardeşine seslendi.

"Ha!?" P'Sorn, Sean'e döndü.

"Uykum var, gidip uyuyacağım."

"Git!"

"Tamam." Sean yanımdaki koltuktan kalktı ve sakince ikinci kata yürüdü.

Sean burada olmadığından dolayı hemen ayağa fırladım, P'Sorn'un yanına doğru yürüdüm.

"P'Sorn, çok üzgün görünüyorsun. Sorun ne?" P'Sorn'un yanına otururken sorumu sorup bana bakmasını sağladım.

Sean'in burada olmadığını gören Yok bana yaklaştı ve yaramaz bir şekilde yanıma oturdu. Şu an Yok ile uğraşacak havamda değilim!

"Salak, Sean!" Durmadan homurdandım. "Net birdaha benimle konuşmayacak."

"Lanet olsun! Beni gerçekten kızdırdı. Ben onu ikna edemem. İkna etmek için karısının aklını çelmem lazım!" P'Sorn mırıldandı ve somurttu. Onu net duyamadım çünkü daha çok kendine kendine konuşuyor gibiydi.

"Ne?!" Ona tam duyamadığım için sordum.

"Onu ikna et!"

"İkna etmek?' Kaşlarımı çattım. "Ne diyorsun Phi?"

"Gerçekten sinirli olsaydı evde oturmamıza izin vermezdi. Sean gerçekten sinirlendiğinde sıradan bir insan gibi mi olur? Seni her zaman koruyacağını görmedin mi?"

"Onu, barışmak için ikna etmeye çalıştım ama benimle konuşmadı bile. Gerçekten denedim Phi ama o kadar garip bir surat yaptı ki bu bana tek bir şey verdi, baş ağrısı."

"Sana, seni görmezden gelecek kadar kızdı mı yani?"

"Sanırım.." Daha fazla soru sormak niyetindeyim.

"Kızgın olması umurunda mi?" Yok aniden bana sordu

"Tabii ki!" Cevap verdikten sonra arkama yaslandım.

Sean'e karşı hislerim var ya da başka bir deyişle ondan hoşlanıyorum. İster bir ilişki ister bir arkadaşlık olsun, Sean'e karşı sadece iyi hislerim olduğuna eminim. Ama bu tür bir duygu onun sevgilisi olmayı hemen kabul etmemi sağlayacak kadar güçlü değildi. İlişkimizi hafife aldığımdan değil ama onu bir aydan daha kısa süredir tanıyorum. Birbirimizi biraz daha tanıyamaz mıyız!?

"Öyleyse ne yapmayı planlıyorsun!? Kendini öldürmek mi istiyorsun!? Onunla evlensen bile mutlu olmaz!" Yok hayal kırıklığı içinde söyledi.

"Yanına gidip bütün gün onu ikna etmeye çalışacağım."

"Ah, tabii." Yok bana sıkıntıyla baktı.

"O bizim arkadaşımız, bana yardım edecek misin?" Yok'a kaşlarımı çattım ama cevap vermedi sadece nefes almak için başını çevirdi.

"O benim ailem, sen ise Sean'in arkadaşısın, bu yüzden bir şey söylemeyeceğim. Siz uzun zamandır arkadaşsınız. Birinizin başı belaya girse, hepiniz ona yardım ediyorsunuz. Bu arkadaşlığı yıkacak kadar aptal olmayın!" P'Sorn ciddi bir yüzle Yok'u uyarmak için döndü.