CRAPOTER / HunHan

19.BÖLÜM

Bu kadar geç gelmek istemezdim ama bir önceki bölümün yorum sayısı...

Neyse.

Sizi seviyorum.

Umarım yorumlarınızı alabilirim. Kendinize iyi bakın.

Acil servisin yatağında yatan Sehun'un koluna bağlı serumu kontrol edip geriye çekildim. Gözlerim oturabileceğim bir sandalye aradığında, yanımdaki Kyungsoo yan taraftaki yatağın yanından sandalyeyi sürükleyerek bana getirdi. "Teşekkür ederim." diye mırıldandım.

Sehun hâlâ baygındı. Bir saat olacaktı neredeyse ama korkmaktan çok gülesim geliyordu. Aslında korkmam gerekirdi. Biz gerçekten evlenecektik. Hayalini bile kurmadığım bir şeyin içinde kendimi bir anda bulmak beni hem dehşete düşürüyor hem de korkutuyordu.

Tektaş almıştı bana, tektaş.

Kendi kendime gülerek başımı iki yana salladığım sırada, "K9 köpeği gibi hissediyorum kendimi aşırı derecede." dedi Yixing acil servisin içine girerken. "Buradan yüzüme yüzüme ağır romantiklik kokuları geliyor. Üstümde de yersiz bir azgınlık. Bir garip oldum, duygusal mıyım yoksa libidosal mıyım anlamadım."

Yanımıza geldi, ona tip tip bakmamızı umursamadan iç çekti.

"Bu gece nöbette kim var?"

Kyungsoo yavaşça elini kaldırdı.

"İyi," Yixing bana baktı ve sabırsızca elini salladı. "Uyandır şunu da gidelim. Bize içki ısmarlasın, bunu kutlamamız lazım."

Elimi alnımda gezdirirken, "Yixing adam baygın." dedim bıkkın bir sesle.

"Bir doz adrenaline bakar, biliyorsun." dediğinde ona tip tip bakmaya devam ettiğim için omuzlarını silkti. "Tamam uyanana kadar bekleyelim kocanı."

Kaşlarımı çattım. "Kocam değil."

"O da olur." deyip Sehun'un ayak ucuna oturdu. Birkaç saniye yaramazlık yapmak isteyen çocuklar gibi ayaklarını salladı. Sonra iç çekip Sehun'un bacağını dürttü ama eline vurdum. "Uyansın." dedi şikayet eder gibi. "Drama Queen gibi bayıldı kalkmıyor."

"Bir sus artık." diye homurdandı Kyungsoo. "Tanıyor olabilirsin ama o hasta. Biraz meslek ahlakın olsun be, ahlaksız adam!"

"Bunun var mı?" Yixing eliyle beni gösterdi ama gözleri Kyungsoo'daydı. "Hastasıydı bu herif, sonra öpüştüler seviştiler evleniyorlar! Evleniyorlar..." Duraksayıp gözlerini kocaman açtı ve bana baktı. "Evleniyorsun!"

Ona cevap verme tenezzülünde bile bulunmadım. Sehun'un kıpırdanmasıyla ayaklanırken, Yixing yataktan aşağıya indi. Sehun gözlerini açtı ve birkaç saniye nerede olduğunu anlamak ister gibi etrafa bakındı. Ardından gözleri beni bulduğunda iç çekti. "Çok kötü bir rüya gördüm."

"Yazık." dedi Yixing arkadan.

"Sana evlenme teklifi ediyordum ama tektaş almıştım, herkes gülüyordu." dediğinde, gülmek ve ağlamak arasında kalarak ona sadece baktım. "Sen de gülüyordun."

Ellerimi yüzüne uzatıp yanaklarını okşadım. "Bana tektaş aldın Sehun."

Çocuk gibi ağlamaklı bir ifadeyle yüzünü buruşturduğunda, onun bu halini sevimli bulmadan edemedim. Garip bir şekilde bugün tepkilerini hiç sakınmıyordu. Çok tatlıydı. Yatakta doğrulduğunda geriye çekildim ama onun gözleri kolunun iç tarafına takılı serumdaydı. "Çıkarayım mı?"

Başını salladı. Yatağın yanındaki çekmeceden alkol ve pamuk aldım. Pamuğu ıslatıp kolundaki bantta dolaştırdıktan sonra bir başka pamuk daha aldım ve iğneyi çıkartıp pamuğu koluna bastırdım. Ama aklıma gelen şeyle kendimi tutamadan gülmeye başlamıştım bir anda.