34.BÖLÜM

7 1 0
                                    

Keyifli okumalar..

Yazar'dan;

Kayra telefona baka kalmıştı. Doğru değildi değil mi? Utku bunu yapamazdı?

Utku; "Rengin değişti. Bir şey mi oldu?" Diye, sordu. Ses tonunda endişe vardı ama bunu kimseye belli etmemek için sakin tutmuştu ses tonunu..

Kayra bir şey diyemedi önce. Utkunun yüzüne ifadesizce baktı. Fakat, göz yaşlarını istemsizce yanaklarından akıyordu.. Sonrasında ise akıl edip, telefonu ona çevirdi.

Utku telefonda ki fotoğrafı görünce büyükçe yutkundu. Ne yapacaktı şimdi? O da bilmiyordu.. Sustu..

Fotoğrafta utku ve mehtap öpüşüyordu ve en kötüsü utku mehtaba karşılık veriyordu. Mehtap ise; hareketsiz duruyordu. Bu da demek oluyordu ki; mehtabı utku öpmüştü.

Emir, Mete ve Zümra olayı anlamazken, mehtap gülümsüyordu. Herkes utkuyu suçlu bulacaktı ama mehtabın planı olduğunu kimse bilmeyecekti. Mehtap, mağdur rolünü oynuyordu bu planda.

Mehtap, utkuya aşıktı ve onu elde edene kadar pes etmeyecekti. Bu onun için daha başlangıçtı ve gerekirse her şeyi yapardı.

Kayra utku ya sadece; "neden?" Diye, sordu.

Kayra, çok yorulmuştu. Kendin de bağırmaya veya hesap sormak için güç bulamıyordu. Aklımdan geçen tek soruyu da sormuştu zaten.

Utku; "Sarhoştum, sen sandım. Öz-" derken kayra lafını kesip; "Dileme. Ben anladım." Dedi.

Mete; "Ne oluyor? Neden bahsediyor sunuz siz? Utku, abi sen ne yaptın?" Dedi. Sorguluyordu ama Kayra'nın sakinliğinden de bir şey anlamıyordu.

Kayra bu sefer de mehtaba dönerek; "Gözüme bile gözükme!" Dedi.

Mehtabın suçu yok gibi gözükebilirdi ama kayra yine de yüzünü bile görmek istemiyordu. Kim isterdi ki?

Kayra, utku'nun elinden telefonu alıp, ayağa kalktı. "Arkamdan kimsenin gelmesini istemiyorum. " diye de ekledi..

Kayra, bilmediği sokakları tek başına yürümeye başladı arkasından emir takip etiğini bilmeden..

Utkuyla o bankta tanışalı neredeyse 6 ay olacaktı ve bu 6 aylık süre hep savaş halinde geçmişti. Fakat, her zaman güçlü olmayı, üstesinden gelmeyi başarmıştı. Bundan sonra ise sadece sakin bir hayat isterken yine bir sorun kendini belli etmişti. Şimdi nasıl üstesinden gelmesi gerektiğini, nasıl güçlü olacağını bilmiyordu. Kendini kocaman dünyada yapayalnız hissediyordu.

Kayra derin bir nefes alıp, tekrardan fotoğrafa baktı. Gördüğü manzara hala aynıydı ve utkunun aldatması yüzüne bir kez daha tokat gibi çarpmıştı. Evet utku aldatmıştı hemde yakın arkadaşıyla. Bu kayranın hem daha fazla canını yakıyor hemde pişmanlık hissediyordu. Nasıl insanlara güvenip, önce arkadaşı sonra sevgilisi yapmıştı? Aklı almıyordu.

Kayra, insanları umursamadan olduğu yerde diz çöküp ağlamaya başladı. Kalp ağrısı o kadar kötüydü ki; nefesi daralıyor, içi bunalıyordu. Ağlama hıçkırıkların dan sonra şimdi de sokağı nefes solukları ve öksürük sesi dolduruyordu. Çünkü; nefes almak için üstün çaba sarf ediyordu. Sanki biri boğazını sıkmış da şuanda hayata tutunmaya çalışıyor gibi bir hali vardı dışarıdan.

Bütün yaşadıklarının üzüntüsünü bir anda yaşıyordu. Her yaşadığı şeyi içine attığı için oluyordu. Şuanda da o acılarda gün yüzüne çıkmıştı.

Benden içeri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin