Ahmet
Elif'in olduğu kata çıkıp durumunu kontrol etmem lazımdı. Odaya gittiğimde test sonuçlarını görünce inanamadım. Düzelme vardı durumunda. Tepki veriyordu ışığa ve refleksleri de iyiydi. Testlerin tekrarlanması lazımdı, yanlış bir bilgi verip, onlara ümit verip, sonra tekrar üzemezdim. Görevli arkadaşlara testlerin yenilenmesini ve takibin sıklaştırılmasını söyledikten sonra odama gittim. Cebime koyduğum telefon geldi aklıma. Begüm'ün telefonu. Elif düzelecek gibi görünüyordu. Bu aslında iyi bir şeydi. Ama Elif'in gitmesi, Begüm'ün de gitmesi demekti. Tıbben arkadaşım için elimden gelen her şeyi yapacaktım elbette. Ama Begüm' ü de uzak tutmamam lazımdı Elifi kontrol eden diğer doktor arkadaşlardan. Durumunun iyiye gittiğini görürse gidebilirdi hemen hastaneden. Bir yolunu bulmalıyım. Ama nasıl?...
Düşünürken telefonu şarja koydum. Telefona gelen mesajla irkildim. Ekrandaki mesaj kısmına bakınca okuduğum mesaj beni çileden çıkarttı. " Seni seviyorum. Karıcığım eve çabuk dönmeye bak. Özledim."
Hızla ayağa kalktım. Delirmek üzereydim. Kıskanıyordum Begüm'ü. Kimden mi? Kocasından... Aptalca ama gerçek bu....
Aklıma gelen fikirle gülümsedim. Bulmuştum Begüm' ü yanımda tutmanın yolunu. Begüm'ün telefonuna uzanıp, mesaj kısmından kendime bir mesaj attım. Mesajın telefonuma geldiğinden emin olunca, Begüm'ün telefonundaki kendi yazdığım mesajı sildim. Zamanı geldiğinde öğrenecekti zaten. Acele etmeye gerek yoktu artık.
Planım hazırdı artık. Elif'i tekrar kontrole gitmem gerekiyordu. Şimdi iş zamanıydı. Hain ya da kötü biri gibi davrandığımı biliyordum. Ama çaresizdim. Aşağılık bir adam değildim ama şu anda Begüm için daha kötüsü bile olabilirim. Bir başkası yapsa kesinlikle karşı çıkar, bağırır, engel olurdum. Ama bu benim son şansımdı. Onu elimde tutabilmek için....
Elif'in bulunduğu kata tekrar çıktım. Sonuçlar gayet iyiydi. Bir yanlışlık yoktu. Elif cevap veriyordu tedaviye. Annesinin dualarını kabul etmişti Allah. Ya benim günahım? Benim günahım af olur muydu acaba? Aklıma gelen "vazgeç ! Yapma Ahmet " cümlelerini hemen attım zihnimden. Vazgeçemezdim....
Neşeyle Begüm' ün yanına dönüp, her ikisine de güzel haberi verdim. Ali de Begüm de mutlu olmuşlardı. Aslında kimse benim kadar mutlu olmazdı...
Her geçen saat Begüm'ü bana daha çok yaklaştırıyordu. Begüm 'ün gideceği güne kadar beklemem lazımdı artık.... Sonrası Allah kerim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ (TAMAMLANDI)
Lãng mạnSevgisini yıllarca içinde saklayan bir adamdan ne beklersiniz? Neler yapabilir? Nasıl anlatır sevdasını? Cevabını bu hikayede bulacaksınız