İyi Okumalar.
Bölüm Müziği: Louane - Si t'étais là
Keskin Krallık şatosunun penceresine değen ağaçtan uzanan ince bir dal parçası, sert rüzgarın gazabıyla ortadan ikiye kırıldı.Bunun ardından ise aşağıdan heyecanlı bir ses yükseldi. Sanki yuvalarında gizlenen kuşlardan birinin rüzgara meydan okuyarak kanat çırpmasını görmüş gibi mutlu bir ses.
"Bayan Terra!" Diyerek hiçte bir saray görevlisine yakışmayan yüksek sesiyle odam tıklatıldı. "Gelebilirsin." Dediğimde sarı ve parıltılı küçük taşları olan elbisemin önden son düğmesini iliklemiştim. Hizmetlilerin üzerimi kendilerinin değiştirmesine müsaade etmiyordum. Bu son derece rahatsız hissettiriyordu.
Saçları topuzundan dışarı dağılmış olan Yezi, elinde tuttuğu birkaç zarfı salladı. "Yeni davetler alıyoruz efendim." Dedi heyecanla, kar damlalarının zarfı ıslatan yerlerini düz renk elbisesinin uçlarıyla ümitsizce kurulamaya çalışırken.
Dudaklarım usulca kıvrıldı. Aldığım unvandan sonra dahi kumaşlarla olan uğraşımı geride bırakmamıştım. Tam tersine ileriye taşıyarak diktiğim elbiselerin her yerde dillerde taşınmasını sağlamıştım. Yezi, ise benim bu işte ki baş yardımcım olmuştu.
Kuzey tapınağında daha fazla bitki otları toplayarak çay yapması sanırım artık onun da sıkılmasına sebep olmuştu. Üstelik Çin toprağından olduğu için, hiç görmediğim ve denemediğim birçok farklı deseni kendisi bana göstermişti.
"Biraz soluklanmalısın Yezi," Dedim onun heyecanı tıpkı benide ilk günlerdeki gibi heyecanlandırırken. Parlayan camdan oluşan ve içinde birkaç nane yaprağı bulunan sudan bir bardak doldurarak ona uzattım. Yezi, bu hareketime hafifçe kızardı.
"Yeni elbise isteklerini, her gün alır olduk." Derken gülümsedim. Soğuk toprakların prensesi olarak tanınmanın yanı sıra diktiğim elbiselere sihirli parmaklar olarak da adlandırılıyordum. "Artık alışman gerek." Dediğimde çekik gözleriyle kıkırdadı.
"Bay Roberts, bu durumdan pek hoşlanmayacak." Dedi bakışları büyürken. "Geçenlerde bir deste zarfı yemek masasındaki ateşte tutuşturacaktı." Dediğinde şaşkınlıkla ona baktım. "Ne zaman?" Dedim bundan hiçbir haberim yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KESKİN KRALLIK
Fiksi SejarahHENÜZ DÜZENLENMEYE ALINMADI! Savaşta alacağı yaralar sert gövdesine muhtemelen yeni izler kazandıracaktı. Ama savaşçı prens, aldığı her yarayı kendine armağan olarak görüyordu. "Kendine iyi bir şifacı bulmalısın." Dedim alt dudağımı dişlerimin arası...