5. Bölüm : Kwon Yuri

1.4K 116 29
                                    

Önünden bir karaltı geçmiş gibi hissetti. Yoksa yine Onu mu görmüştü? Gözlerini ovuşturup kafasını sağa sola salladı. O kız her kimse onun etkisinde biraz fazla kalmıştı sadece. Hayal gördüğüne kanaat getirerek kemerini taktı.

...
Şirkete geldiğinde kendisine yaklaşan  kızı inceledi. Biraz esmerdi ve Tiffany'ye göre uzundu. Tiffany'nin önünde durup elini uzattı.

"Merhaba efendim. Ben Kwon Yuri."
Kızın başka bir şey söylemesine izin vermeden ve uzattığı eli sıkmadan sordu.

"Yani?" Yuri tam ağzını açmış , bir şey söyleyecekti ki tanıdık başka bir sesle durakladı.

"Yani senin yardımcın. Hem şirket işlerinde sana yardım edecek hem de istediğin gibi korumalığını yapacak."
Tiffany , tam da babasının olay yerine nasıl daha damlamadığını düşünürken gelmişti yaşlı adam.
Yuri boşta kalan , Tiffany'nin sıkmadığı elini çekerken Bay Hwang konuşmaya devam etti.

"Biraz daha erken gelseydin iyi olurdu ama neyse. Hadi Yuri sana odanı -gerçi yalnız kalmaman için  Yuri de o odada olacak- göstersin. Çalışmaya başla." deyip uzaklaşırken Tiffany içine dolan başarma inancıyla Yuri'ye döndü.

"Pekâlâ hadi başlayalım!"

...

Tiffany 'Pekala hadi başlayalım!' derken şirket işlerinin bu kadar zor olacağını tahmin etmiyordu. Fazlasıyla sıkılmış olduğu hâlde , Yuri hâlâ kendisine ekonomi hakkında bir şeyler anlatıyordu.
'Bu kız sıkılmak veya yorulmak nedir bilmez mi?!' diye geçirdi içinden.
Farkında olmadan  önündeki kağıda bir şeyler karalıyordu ve bunu  Tiffany kendisi yapıyor olmasına rağmen Tiffany'den önce Yuri fark etmişti.

Yuri bir anda konuşmayı bıraktığında derin bir nefes verdi Tiffany. 'Belki de sıkılmıştı ha?'
Fakat düşündüğü gibi olmadı.
Yuri ne bağıran ne de normal olan tuhaf bir ses tonunda konuştu.
"Tanrım! Bayan Hwang , illuminati mi çiziyorsunuz?!" parmağıyla Tiffany'nin farkında olmadan bir şeyler çizdiği kağıdı gösterdi. İşte , o zaman fark etmişti Tiffany bir şeyler çizdiğini.
Göz çizmişti Tiffany , O'nun hâlâ unutamadığı gözlerini çiziyordu. Ama henüz sadece birini çizdiğinden doğal olarak Yuri  illuminati olduğunu sanmıştı.

Kağıdı buruşturup çöp kutusuna basket atarken hâlâ kendisine şok olmuş bir ifade ile bakan Yuri'ye cevap verdi.
"Ah, tabii ki hayır. Herneyse canım sıkıldı. Biraz sohbet etmeye ne dersin?"
Yuri ilk defa insan olduğuna ve çalışmaktan sıkılabileceğine dair bir belirti göstererek onayladı.
"Hmm... Ne konuşsak ki? Aha buldum! Benim şarkılarımdan en sevdiğin hangisiydi?" heyecanla yöneltti sorusunu Tiffany ama aldığı cevapla hayal kırıklığına uğradı.

"Ş-şey siz şarkıcı mıydınız?"
Belki de oynadığım diziyi izlemiştir umuduyla başka bir soru sorduğunda yine olumsuz bir cevap aldı.
"Ne yani beni tanımıyor musun?!"
"Sadece patronun kızı olduğunuzu biliyordum... Zaten normalde de K-pop dinlemem..."
Tiffany gözlerini devirdi. Yuri ile pek ortak noktası var gibi görünmüyordu.
"Biraz dışarı çıksak olur mu? Gitmek istediğim bir yer var."
Yuri onaylayınca çıktılar.
...

Şirkete epey uzak bir parka gelmişlerdi , ya da eskiden bir parktı. Çünkü şuanda bir harabeden farksızdı.
"Merak ediyorum da neden buraya geldik?"

"Çünkü burayı seviyorum."

"Böyle bir yeri neden seviyorsunuz?"
Sorusunu sorduktan sonra bir kez daha göz gezdirdi etrafta. Parkta üç tane salıncak vardı ; bunlardan birinin zinciri kopmuş doğal olarak kullanılamayacak hâle gelmişken diğer ikisinin zincirleri fazlasıyla paslanmıştı. Bir tane de kaydırak vardı fakat kaydırağa çıkılması için konmuş merdiven basamakları da tahtadan olduğu için , bazı basamaklar aşınmış bazılarıysa tamamen kırılmıştı. Ve banklar... Banklar da diğer her şey gibi eskimiş ve kullanılamayacak hale gelmişti. Çok fazla bank yoktu zaten. Saydı ; bir , iki ve üç... Hepi topu üç bank vardı ve üstleri kuş pislikleriyle kaplanmıştı. Tiffany böyle bir yerin nesini seviyordu ki?

"Burayı seviyorum çünkü eskiden tek mutlu olduğum yerdi. Babam beni sevmez fakat annem öyle değildir. En azından babam yokken bana çok iyi davranırdı. Evet , tuhaf bir ailem var ama bu benim kaderim... Herneyse işte bu park da annemle sürekli geldiğim yerdi. Babamın şirketine epey uzak olduğu için -çünkü babam çoğunlukla şirkette vakit geçirir- benimle burada oynardı." sonra hafiften kıkırdayıp devam etti sözlerine "Tabii eskiden böyle değildi."
Yuri anladığını belirtmek için kafasını aşağı yukarı salladı.
Az sonra , Tiffany onu kolundan çekip bir ağacın yanına koştu. Tiffany parmağıyla ağaca kazınmış yazıyı gösterdi.
'S kalp T'

"S?" diye tek bir harften oluşan soruyu yönelttiğinde Tiffany vakit kaybetmeden cevapladı . " S yani Stephanie ; benim annem"(Y/N : Annesine koyacak isim bulamadım sjsjsj )
Gülümseyerek devam etti konuşmasına.
"Annemle beraber yapmıştık. Onu üç aydır göremiyorum. Onun için çok endişeleniyorum..." derin bir iç çekti. Buraya huzur bulmaya geliyordu , hüzünlenmeye değil.Yüzüne her zamanki gülümsemesini yerleştireceği sırada gördüğü şeyle çığlık attı. Bu nasıl olabilirdi?

Yuri onun bu haline anlam veremeyip baktığı yeri incelediğinde şaşırmamıştı, bu onun için fazlasıyla normaldi.

Ağaca , 'S ♡ T' yazısının altına , 'T ♡ T' yazısı kazınmıştı. Ne olmuştu , ne vardı ki bu yazıda?

"Ne oldu? Niye bağırdın?"
Tiffany elleri titreyerek cevapladı.

"Dün de geldim buraya ama böyle bir yazı olmadığına yemin edebilirim. Hem... Buraya benim dışımda gelen de olmaz... B-bilmiyorum bu tuhaf..."

" T T "

Bölüm Sonu ~
Yine dayanamayıp yb yazdım sjsjsj Çok sık yeni bölüm atmamdan rahatsız olan var mı? Varsa söyleyebilir ^^ Ayrıca bölüm hakkındaki düşüncelerinizi belirtirseniz sevinirim ^_^ 

Whisper ( TaeNy )✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin