Whisper ( TaeNy )✔

8. Bölüm : Evlilik?!

"Ah , Tiffany canım otur ve yeni ortağımız Bay Kim ve kızı Taeyeon ile tanış."

Tiffany , Taeyeon denilen kızın önündeki sandalyeye otururken sempatik görünmeye çalışıyordu , sonuçta somurtkan görünüp babasından fırça yemek istemezdi.

Yine de Taeyeon yüzünden içinde sürekli somurtma isteği oluşuyordu. Bir insan hiç mi gülmez?! Bildiğin suratı mahkeme duvarı! Tanrı'ya şükretti ; en azından şimdilik babası ondan şu asık suratlı , meymenetsiz kızla arkadaşlık etmesini istememişti.

Bir süre diğerleri ekonomi ve şirket işleri hakkında konuşurken , Tiffany boş boş oturuyordu. Şu Taeyeon mudur Taehyeon mudur herneyse işte o bile konuşmaya dahil oluyor , Tiffany'nin babası Bay Hwang'tan tonlarca övgü alıyordu. Artık canı sıkılmıştı Tiffany'nin. Misafirlerle tanışmıştı , onu burada tutan şey neydi? Hiçbir şey. Ayağa kalkarken söyledi :

"Ben artık çıkabilir miyim babacığım?" Normalde asla babacığım demezdi ama good girl imajı vermek istiyordu.

"Hayır." Bay Hwang'ın 'evet' diyeceğine o kadar inanmıştı ki hayır cevabını alınca afalladı.

"Neden?!" Artık kibar olmayı falan umursamıyordu.

"Yani , eğer Taeyeon ile bir yerlere gitmek istersen çıkabilirsiniz."

Bir de şu gıcık kıza bakıcılık mı yapacaktı?!

"Hayır , istemiyorum. Ben yalnız gideceğim!"  Özellikle Taeyeon'un yüzüne bakarak söylemişti. Tuhaf bir şey vardı gözlerinde, Tiffany'nin içini ürpertiyordu. Belki de ela lens taktığı için tuhaftı... Ama şunu çok iyi biliyordu ki ela lens takarak Nurella'nın kuşlarını öldürmüştü. 'Bir lens bir insana anca bu kadar yakışmaz!' diye geçirdi içinden.

Tam gidecekti ki Bay Hwang kolunu sertçe çekti.

"Taeyeon ile iyi geçin!"

"Nedenmiş?" Soruyu cevaplayan Bay Hwang değil de Taeyeon olmuştu.

"Çünkü benimle evleneceksin." (Y/N: @yoonyul8  aynen senin önceki bölüme yaptığın yorumdaki gibi olacaktı da biraz farklılık katayım dedim sjsjsj )

Tiffany histerik bir kahkaha attı. Şu mahkeme duvarı suratlı kızla mı evlenecekti? Niye bunu yapmak zorundaydı? Babası Tiffany'yi delirtmeye mi çalışıyordu? Babam böyle pasta yapmayı nereden öğrendi? ( Y/N Tamam saçmaladım sjsjsj )

"Ne saçmalıyorsun sen ya?!" küçümseyerek baktı Taeyeon'a , karşılığında küçümser bakışlar almıştı.

"Duydun işte benimle evleneceksin. Ben de seninle evlenmeye meraklı değilim. Ailelerimiz böyle istiyor." dedi Taeyeon , Tiffany'ye küçümser bakışlar fırlatmayı bırakıp elindeki kalemle uğraşırken. Onun bu umursamayan davranışları Tiffany'yi delirtiyordu. Nasıl bir insan sırf babasının para kazanma derdi yüzünden hiç tanımadığı biriyle evlenirdi ki?! Aptaldı , bu mahkeme suratlı Taeyeon cidden aptaldı... Bay Hwang yalandan öksürüp , Tiffany'nin nefret dolu bakışlarını Taeyeon'dan kendisine çevirdi.

"Sakin ol Tiffany. Ortaklığımızın pekişmesi için böyle bir karar aldık. Hem Taeyeon çok iyi bir kız."

'Boh iyi' diye geçirdi içinden kendisini ağzını daha fazla bozmamak için zorlayarak.

Bu kızın neresi iyiydi? Abartılacak bir görünüşü yoktu , lens takmak yakışmıyordu ; karakteri iyi desen pek emin değildi. Tavırları , bakışları ve sesi çok soğuktu hatta Tiffany'nin hatırladığı o eski Amerikalı arkadaşından bile daha soğuktu. Ayrıca fazlasıyla da duyarsız birine benziyordu. Hadi evlendi diyelim , bir sürü odunluk yapardı bu kız.

Babası onu bu tuhaf tiple evlendirmeye karar verdiği için delirmiş olmalıydı.

"Evlenmeyeceğim!!! Bu aptal kızla evlenmeyeceğim!!! İstemiyorum!!!" dolan gözlerini umursamadan tek nefeste sıraladı cümlelerini. Şarkıcılık kariyerini bu adam -yani babası (!) - yüzünden bırakmıştı ve şimdi de Tiffany'ye hiç sormadan onu evlendirmeye mi kalkıyordu?! Evlenemezdi , evlenmemeliydi , evlenmeyecekti!!!

Müstakbel eşi (!) Taeyeon'u , Bay Kim'i , babasını ve onun arkasından seslenmelerini umursamadan odadan çıktı ki çıkarken kapıyı çarpmayı da unutmamıştı.

Sinirlice koridorda yürürken gözü hiçbir şey görmüyordu ; hatta bu yüzden yine aynı koridorda başını yere eğmiş volta atan kızı fark edemeyip çarpmıştı.

"Özür dilerim." kızın yüzüne bakıp sakinleşmeye çalışırken söyledi.

"Sorun değil."

Ama bir saniye?!?! Tanıdık bir şey vardı kızda , kızın gözlerinde. Hayır , O değildi ama bu geyik gözleri nerede görse tanırdı.

"Y-Yoona?"

Ve geyik gözlü kız  Tiffany'yi dikkatle inceleyip şaşkınca söyledi.

"Tiff?"

Bu sırada koridorda mahkeme duvarı suratlı kızın sesi duyuldu. Şaşkınlık belirten bir cümle kurmuş olmasına rağmen sesinde bir gram bile şaşkınlık belirten bir ton yoktu.

"Siz tanışıyor musunuz?"

Bölüm Sonu

Evet Yoona da geldi sjsjsj Yazar karakterleri çoğalttı , ne halt edeceğini bilmiyor asfadadasgdh Daha önce de dediğim gibi Yoona 'kim'lerleydi sjsjsjsj Neyse çok konuşmayayım , hadi yazar kaçar *-*  Bu arada 'Absürt Bir Fic' diye saçma saftirik bir one-shot yazdım ona da bakarsanız sevinirim ^^