🧸
Çıkış saatinden önce Yağızla yemekhane de yemeklerimizi yerken gözüm istemsizce Bora ve Ceydaya kayıyorduEvet Ceyda da burdaydı...
Ceyda'nın Boraya sürekli yanaşması ve Bora'nın da hafif tebessüm ederek Ceyda'yı uzaklaştırması...
Bu hareketini iş yerinde olmamıza bağlıyordum
"Ecem?" Yağız'a baktığımda kaşlarını çatmış bir şekilde beni izlediğini görmemle hafifçe gülümsedim
"Efendim?"
"Daldın?"
"Evet kusura bakma bir anlık dalgınlık. Sen ne diyordun?" Birkaç saniye yüzüme baksa da soruma cevap verdi
"Yarın işi asıp günü ikimize ayıralım mı diyordum ama sanırım aklın başka biryerde" başımı iki yana sallayarak içten bir şekilde gülümsedim bu sefer
"Hayır hayır gerçekten özür dilerim sadece...ikisinin de burda olması biraz tuhafima gitti" gülümseyerek masanın üzerinden elimi tutarken, elimin üstüne hafif bir öpücük kondurdu
"İstersen başka bir yerde yiyelim" başımı iki yana sallarken üstümde hissettiğim yoğun bakışa rağmen umursamadan konuşmaya devam ettim
"Gerek yok iyiyim böyle"
"Soruma ne diyorsun o zaman?" Biraz düşündükten sonra omzumu silktim
"Olabilir aslında" gülümseyerek geri çekildiğinde suyumdan büyük bir yudum aldım
"Anlaştık o halde" tabağımdaki son mantıyı da ağzıma atarken ayağa kalktım
"Ben bir lavaboya gidip geliyorum" başını salladığında hızlı adımlarla tuvalete girdim. İşlerimi halletmiş ellerimi yıkamak için tuvaletten çıkmıştım ki karşımda ellerini yıkayan Ceyda'yı görmemle derin bir nefes verip elimi yıkamaya başladım
"Selam vermiyor musun artık?" Alaylı yüz ifadesine yan gözle bakıp ellerimi yıkamaya devam ettim
"Sevdiğim insanlara selam vermek tercihimdir. İki yüzlüler midemi bulandırıyor" hafifçe gülerek elini kurularken vücudunu bana çevirdi
"Ne kadar da üzüldüm...Bora'ya selam veriyor musun peki?" Sesli bir nefes verirken musluğu kapatıp Ceyda'ya döndüm
"Neyin peşindesin yine Ceyda?" Omzunu silkerek elindeki peçeteyi çöpe atıp kollarını göğüsünde birleştirdi
"Hiçbirşeyin. Biliyorsun Boray'la 5 yıldır birlikteyiz ve bu birliktelik sadece sevgililikten ibaret değil" ilk başta anlamayarak kaşlarımı çatsam da fark ettiğim şeyle yüzümü buruşturdum
"İğrençlikleriniz beni ilgilendirmiyor"
"Biliyor musun bazen sana acıyorum. Boraya yeterli gelmediğin için aldatıldın. Ne kadar üzücü" canımı yakmak için sarf ettiği sözlerle gözlerimi devirerek bir adım yaklaştım
"Ben kaşar değilim Ceyda... Borayla biz birbirimizi sevdiğimiz için birlikteydik. Senin gibi yatak birlikteliği yapmıyorduk" yüzü öfkeyle anında değişirken bu hali bana zevk verdiği için hafif bir tebessüm eşliğinde elimi tezgaha yaslayıp Ceyda'ya doğru hafifçe eğildim
"Bu arada nerde olduğumuz fark etmeksizin birbirimize hep yakın olurduk. Bora beni kendinden uzaklaştırmazdı yani" sinirle omzuma çarparak gittiğinde ellerimi kurulamak için dönmüştüm ki, aynadan şaşkınca bana bakan Azra'yı görmemle yüzümdeki gülümseme silindi. Ikimiz de birbirimize şaşkınca bakarken Azra yavaş adımlarla yanıma geldi. Boğazımı temizleyip ellerimi kurularken Azra da sessizce ellerini yıkıyordu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Serseri 2
Romanzi rosa / ChickLitTekrar araları bozulan Bora ve Ecem'in aşkı bu sefer imkansız mıydı acaba... Aşk mı nefret mi? Hangisini yaşayacakları belli olmayan bu ikili bir süre sonra olacak şeylerden dolayı kendilerini kurtarmak için herşeyi yapacakları bir duruma düşecekler...