💎
Yağız gözlerini dahi kırpmadan bana bakarken sertçe yutkundum"Kiminmiş peki?" Sesimin titrememesine özen göstersem de engel olamamıştım. Yağız'ın gözleri kısılırken omzunu silkmişti
"Içinde kimlik yoktu. Araştırmaya devam ediyor polisler" kimliğimi her zaman telefon kabımın içinde taşırdım. Ancak yine de Yağız çantamı daha önce de görmüştü ve benim olduğunu öğrenmiş olmasından korkuyordum
"Umarım kısa sürede yakalanır" Allah korusun...
"Umarım...o zaman sana verdiğim sözü tutmamın zamanı geldi" kaşlarımı çatarken Yağız gülümseyerek ayağa kalkmıştı
"Ne sözü?"
"İşi asacaktık unuttun mu?" Tek kaşını kaldırmasıyla dudaklarımı birbirine bastırdım. Ben unutmuştum evet ama keşke Yağız da unutsaydı
"Ah evet unutmuşum ama halletmem gereken işlerim vardı"
"Boşver" beklentiyle bana baktığında gözüm Azra'ya kaymıştı. Eliyle git işareti yaparken derin bir nefes aldım. Azra'ya Yağız'ı anlatmamıştım...
"Peki o zaman sen aşağı in bende eşyalarımı alayım"
"Tamam" yanağımdan öpüp göz kırptığında zoraki gülümsedim. Odadan çıktığında yüzüme ağlamaklı bir ifâde takınarak koltuğa attım kendimi
"Gitmek istemiyorum ki..." Azra gözlerini devirerek bana döndü
"Git eğlen işte Ecem. Ben hallederim"
"Bazen sana çok yüklendiğimi düşünüyorum" gülerek öpücük attığında ayağa kalkmıştım tekrar
"Bana yüklendiğin falan yok. Arkadaşız biz zaten. Bir dahaki sefer de ben kaçamak yaparım" gülerek ceketimi giyerken telefonumu da elime almıştım. Çantamı omzuma taktıktan sonra Azra'ya el sallayarak odadan çıktım ve asansöre ilerlerken Semih'i aradım
"Alo"
"Yağız geldi" kısa bir sessizlikten sonra anında cevap verdi
"Konuştunuz mu?"
"Evet...arabada çantamı unutmuştum ve çantamı bulmuşlar"
"Siktir..."
"Sana demiştim ya Yağız'la buluşucaktık işi asıp diye?"
"Evet?" Derin bir nefes alırken asansöre binerek düğmeye bastım
"Şimdi Yağız'la ikimiz bir yere gidicez"
"Gülüm sen salak mısın? İşim var de gelemem de" gözlerimi devirirken elimle yüzümü sıvazladım
"Demedim sanki Semih. Boşver deyince tamam deyip kabul ettim"
"Tamam sen gittiğiniz yeri bana konum at"
"Öğrenirsem atarım"
"Ha birde nereye gideceğinizi söylemedi? Burnuma kötü kokular geliyor Ecem..." asansörün açılan kapısıyla indim
"Öğrenmemesi için dua etmem lazım. Kapatıyorum şimdi görüşürüz"
"Görüşürüz"
Telefonu kapatıp arka cebime koyarken ceketimle önümü iyice kapatıp arabanın önünde beni bekleyen Yağız'a doğru ilerledim. Yüzümdeki endişeli ifadeyi silip sahte bir gülümseme kondururken Yağız da beni fark edip gülümsemişti
"Gidelim mi?"
"Olur nereye gidiyoruz?"
"Süpriz" sıçtık... gülümseyerek açtığı kapıdan arabaya binerken kapıyı kapatıp şoför koltuğuna geçti. Kemerimi titreyen ellerimle bağlarken yan bir şekilde bana bakıp anahtarı kontağa taktı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Serseri 2
Chick-LitTekrar araları bozulan Bora ve Ecem'in aşkı bu sefer imkansız mıydı acaba... Aşk mı nefret mi? Hangisini yaşayacakları belli olmayan bu ikili bir süre sonra olacak şeylerden dolayı kendilerini kurtarmak için herşeyi yapacakları bir duruma düşecekler...