"hem yok eden, hem de tanık.."
•••••
Zehra ve Serdar arkalarındaki ses ile duraksadılar. Bu tuzaktı. Birbirlerine kısaca bakıp sesin sahibine doğru döndüler, karşılarında 35-40 yaşlarında bir erkek vardı.
"Silahlarınızı atın."
Zehra o sırada ensesinde bir soğukluk hissetmesiyle duruşunu dikleştirdi.
"İkinizde Silahlarınızı atın, yoksa vururum"
Serdar hafifçe arkasına bakarak etrafta kaç kişi olduğunu öğrenmeye çalıştı. Sayabildiği 15 kişi vardı. Adama kafasını sallayarak elinde ki silahı yere attı, ardından Zehra da tıpkı Serdar gibi silahını attı.
"İlerleyin, sakın bir numara yapmaya kalkmayın."
Adamın onları götürdüğü yere gittiler, önlerine çıkan kulübenin kapısı açıldı. Zehra'nın ensesine silah dayayan adam Silah ile Zehra'yı itince genç kadın yalpalayarak yere düştü.
—s; hayvan ne itiyorsun kadını
Serdar'ın sesini yükseltmesiyle adam sırıttı.
"Kapa çeneni ve yürü"
Serdar ilerledi. Zehra da hışımla yerinden kalkarak adamın gösterdiği odaya girdi. İçlerinden biri önce zehrayı sonra da Serdar'ı sandalyeye bağladı, kapıyı üzerlerine kilitleyip çıktılar. Zehra Serdar'a döndü.
—z; bu adam kim ya?
—s; bilmiyorum ama burdan çıkmamız lazım .
Zehra bir anda duraksadı, aklına gelen şeyle kapıya bakmaya başladı.
—z; kapının arkasında bomba olabilir
—s; emin misin?
—z; olabilir dedim.
—s; nerden vardın bu kanıya?
—z; adam bu düğümleri açabilecek eğitimi aldığımızı bilemeyecek kadar salak değildir. Çıkabileceğimiz bir pencere de yok. Kendilerince tuzak kurmaya çalışıyorlar.
Zehra konuşurken Serdar kendi düğümünü çözmüştü. Hızla kalkarak Zehra'nın arkasına geçti ve onunda ellerinde ki düğümü çözdü. İkisi kapıya yaklaştı, Zehra yavaşça kulağını kapıya dayadı. Tahmin ettiği gibi ses gelmiyordu çünkü adam gitmişti.
—z; gitmiş, kapının arkasında bomba var.
—s; tamam ne yapmamız gerektiğini de biliyoruz
Genç kadın kafasını salladı. Açık saçlarını önüne eğerek bileğinde ki tokayla salaş bir topuz yaptı. Yavaşça kulpu indirerek bomba düzeneğini görmeye çalıştı. Görünce yanında onu izleyen adama gösterdi. Serdar bombayı etkisiz hale getirdi evi aramaya başladıklarında terkedilmiş olduğunu anlayarak dışarı çıktılar.
—s; bu neydi şimdi.
—z; başka bir planları var. Bizi burada böyle bırakıp gitmeleri normal değil. Kurtulacağımızı biliyorlardı. Bir iş var bunda.
—s; tamam bunu konuşuruz önce Mete Başkan ile bir şekilde iletişime geçmeliyiz. Telefon bulalım bir yerden hadi.
İkili arabayı koydukları yere doğru ilerlediler. Önce ki gece yağan yağmurla her taraf çamur içindeydi. Zehra o çamurda sendeleyerek yürürken başının dönmesi ile yanında ki duvara tutundu. Serdar ne olduğunu anlamayarak ona döndü.
—s; noldu iyi misin?
—z; iyiyim başım döndü biraz
—s; normal değil mi?
