-8

796 48 9
                                    

"How do I live? How do I breathe?"

•••
Dakikalar geçmesine rağmen o kapının önünde sarılıyorlardı. Zehra mutluluktan ne yaptığının farkına varıp yavaşça ellerini Serdar'ın boynundan ayırdı, yetişmek için ayak uçlarına çıkmıştı, bir adım geriye giderek boğazını temizledi ama gülümsemesini yüzünden silmedi.

—z; ben aniden heyecanlanınca-

—s; sorun değil.

Zehra kafasını kaldırıp Serdar'a baktı

—z; teşekkür ederim.

—s; ben sadece borcumu ödedim.

Zehra kaşlarını çattı.

—z; ne borcu?

—s; çocuk Serdar da küçükken birisinin onun için uğraşmasını isterdi. Sende bizim bir isteğimizi gerçekleştirdin. Belki kim olsa ilgilenirdin ama ben vardım ve benimle ilgilendin. Bizde sana, size borcumuzu ödedik.

Zehra derince bir nefes alıp verdi. Tireyen sesiyle bakışlarını elinde ki nota çevirerek konuştu.

—z; çok anlamlı bir teşekkürdü bu. Benim için anlamını bilemezsin. Teşekkür ederim gerçekten çok teşekkür ederim.

Serdar güldü.

—s; rica ederim.

—z; saatte geç oldu.

—s; geç oldu.

—z; ben de gideyim

—s; nereye?

—z; odama gideyim. Gitmeyeyim mi?

—s; yok, yok git tabi. Yani git derken kovmak anlamında demedim kal.

Zehra kaşlarını çattı.

—s; yani kal derken, seni kovmadım ister kal ister git

Zehra başını salladı.

—z; gideyim ben.

Gideyim ben demesine rağmen hareket etmemişti. Bakışlarını Serdar'a çevirdi.

—z; ben-

—s; evet Zehra teşekkür edersin

—z: yok onu demeyecektim

—s; ne diyecektin?

—z; ben bu günü hiç unutmayacağım

Başka bir şey demeden arkasını döndü odasına girdi ve odasının kapısını kapattı. Serdar ise bir kaç saniye kapanan kapıya baktı ve odasına girdi. Zehra hala çalan müzik kutusuna baktı. Onu ellerine aldı ve yatağına uzandı. Bir süre melodiyi dinledikten sonra kutunun kapağını kapattı ve yanında ki komidine koydu. Ellerini havaya kaldırarak tavana bir şeyler yazmaya başladı.

"hayaller gerçekleşebilirmiş.."

••••
Ekip operasyon için New York'a gelmişti. Balo akşam sekizde başlayacaktı. Kaldıkları otele Sermet kıyafetleri getirmişti. Hepsi masada otururken Pınar konuştu.

—p; Zehra makyajına başlayalım mı? Geç kalmayın sonra

Zehra kolunda ki saate baktı ve gözlerini Pınar'a çevirdi.

—z; bir saat kalmış. Saç, makyaj derken geçer. Hadi başlayalım o zaman.

—p; tamamdır sen odaya geç bende çantamdan malzemeleri alıp geliyorum.

Zehra tamam dercesine başını sallayıp kıyafetlerinin olduğu odaya geçip Pınar'ı bekledi. Çok değil bir kaç dakika sonra Pınar içeri girdi.

saudade. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin