Arda Erkalan'dan
"Bugün burada kal." Dedim kendimin bile anlamadığı bir nedenden.
"Neden?" dedi kafasını yavaşça anlamak istercesine sağa sola sallayarak. Sağ elimi enseme atıp çok kısa bir süre düşündüm.
"Sen demedin mi geç oldu diye? Şimdi gitsen de bir işe yaramayacak, istersen burada kal yarın da seni evine bıraktıktan sonra tugaya geçerim."
"Mantıklı, olur." Yüzümde zafer dolu bir gülümseme belirdi. Fark eder etmez hemen eski ciddiyetime dönüp Asena'ya baktım.
"Gel, seni misafir odasına götüreyim."
Merdivenlerden çıkıp benim odamın karşısındaki odanın kapısını açtım. Toz pembe ve beyaz tonlarında bir oda. Aslında başka tonda odalar ver ama işte gıcıklık. Ne yaparsın? Asena'nın kıyafetlerine şöyle bir bakınca altında siyah kot pantolon, önü açık siyah gömlek ve içinde de siyah boğazlı kazak vardı. Böyle rahat uyuyabileceğini sanmıyorum.
"Asena böyle rahat edemezsin gel sana benim kıyafetlerimden vereyim. Biraz büyük olur ama idare edersin."
"Tamam, zaten ben de birazdan soracaktım bana uygun kıyafetin var mı diye."
Odadan çıkıp benim odama girdik. Giyinme odasını işaret edip kapısını açtım.
(Bir tarafı tamamen kamuflaj olarak şey edin siz)
Asena önüme geçip şaşkınca etrafa bakmaya başladı. Bu halini görünce güldüm. Kamuflajlarımın olduğu tarafa geçip elini gezdirdi aralarında.
"Neden bu kadar çok kamuflajın var. Aslında normal insanlara 6-7 tane yetiyor." Haklı aslında. Yaklaşık 30dan fazla kamuflaj takım var dolapta. Altı tane de kamuflaj mont. Abartmayı severim.
"Bilmem. Abartmayı severim hem de neden olmasın? Neyse tişörtleri şurada, yan tarafta da eşofmanlar var ama sana çok büyük gelir. Şort vereyim."
Asena siyah bir tişört alıp beni beklemeye başladı. Çekmeceyi açıp içinden bütün dolabım gibi siyah olan şortlardan birini aldım. Asena'nın eline verip giyinmesi için odadan çıktım. Yatağıma oturup kendimi arkaya bıraktım. Ben gerçekten şu an ne yapıyorum? Kendime verdiğim bütün sözleri çiğniyormuş gibi hissediyorum, sanki Asena'ya aşık oluyormuşum gibi. Bu mümkün olamaz, kendime verdiğim sözleri ezemem.
Asena giyinme odasından çıkınca gülmemek için kendimi zor tuttum. Tişört aşırı bol, şort ta normal eşofman gibi olmuş nerdeyse. Şortun belinden tutarak bana doğru gelmeye başladı. Yok dayanamıyorum.
"Ne gülüyorsun be!"
"İlk kez böyle bir görüntüyle karşılaşıyorum." Dedim büyük kahkahalarımın arasında.
Önümden bol gelen eşofmanlar yüzünden peltek peltek yürüyen Asena'ya bakarken tekrar kahkaha atmamak imkansızdı. Hızla tam arkasına geçip kucağıma aldım. "
"Ne yapıyorsun?!"
"Daha fazla gülmemek için seni odana götürüyorum."
Asena'yı odasına bırakıp karşıdaki kendi odama geçtim. Acaba beni ona bağlayan şey ne? Ona karşı bir şeyler hissediyorum ama bu hissettiklerimin ne olduğunu ben de bilmiyorum. Aşk? Ufak bir hoşlanma? Umarım sadece timimden biri olduğu için böyle hissediyorumdur. Ben ne saçmalıyorum ya?! Böyle bir şey olabilir mi? Ne kadar kabullenmek istemesem de ben ona aşık oluyorum.
Bu düşüncelerden kurtulup saate baktım. Saat neredeyse 5 olmuş. Uyumaya gerek yok hazırlanır çıkarım. Uyursam geç kalırım. Giyinme odasına geçip kamuflajların olduğu yerin önünde durdum ve bir tanesini aldım. Giyindikten sonra mutfağa indim ve dolabın üstündeki kağıtlardan birini aldım. Yandaki kalemi de alıp Asena'ya gittiğime dair not yazdım. Yukarı çıkıp odasının kapısını açtım. Ne kadar da masum uyuyor. Ama dokunursan öldürebilir! Yatağının yanına ona dokunmadan ve ses çıkarmadan kağıdı koydum.
Dışarı çıkıp uzunca eve baktıktan sonra arabaya bindim ve tugaya geldim. Yine eğitim ve yine yalnızım. Şöyle güzel bir operasyon olsa da etrafı temizlesek.
"Komutanım!" dedi yanımdaki ses. Vay be geldiğini fark etmedim.
"Söyle Berkay."
"Operasyon emri var. Tuğgeneral timi harekat odasına bekliyor." Allah'ın sevdiği kuluymuşum.
"Tamam, time söyledin mi?"
"Bizi bekliyorlar."
"Güzel, gidelim."
Üst kata çıkıp harekat odasına girdik. Oturmadan önce projeksiyondaki haritaya baktım. Mağaralar işaretlenmiş ve taslak bir güzergah çizilmişti. Kadraj büyük, aylarca yokuz gibi. Kumanyaları iyi hazırlamak gerek, malum vatan söz konusu güçsüz düşemeyiz.
"Haritayı görüyorsunuz, anlayabiliyorsunuz da. Ama özetlemek gerekirse işaretli kamplar ve mağaraları temizleyip işimize yarayacak insanlar veya belgeler var mı diye kontrol edeceksiniz. Emir komuta Binbaşı Arda'da. Yardımcı komutan Yüzbaşı Fatih. Ayrıyeten sağlıktı Binbaşı Asena. Diğerleri zaten biliyorsunuz. Bu görev çok önemli, eğer 6 ayın sonunda operasyonu başarıyla tamamlamış olursanız hepiniz terfi alacaksınız. Allah yardımcınız olsun aslanlarım!"
Oy vermeyi unutmayın...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÜRK ASKERİ OLMAK (Ara Verildi)
AzioneÇok ama çok kısa bir süreliğine ara verildi. Güncelleme: O çok kısa ara bir yıldan fazla oldu. Bu kadar bölüm yayınlayıp asla geri gönüş almadığım için kitabı bırakıyorum. Olur da belki bir gün devam ederim, kimse bilemez. İki Komando Binbaşı... As...