NO:13 |Bxb|

-32-

Oy vermeyi unutmayın

Keyifli okumalar

Bölüm şarkısı 'Hope-XXXTENTACION"
_______________

Beden dersinde sınıfın yarısı derse girmemişti ve ben de girmemiştim. Yiğit görse kızar mıydı acaba? Aman ilk zamanlar diye biraz tolerans tanısın.

Onume uzatılan pakete kısa bir bakış attım. "İçer misin?" Kibirli Emre'nin sorusuna kafamı hayır anlamında salladım. İçmek istiyordum ama Yiğit'in yanında.

Bankta sıkış tıkış oturuyorlardı ben ve bir iki kişi daha karşılarına yani yere oturmuştuk. Emre ve Burak otururken Kayra'da oturuyordu ama kucağında Selim vardı. Ama birbirlerine çok yakın değillerdi. Selim dizinin üzerinde oturuyordu. Kimse onları garipsemezken acaba dedim. Acaba ben gay olduğumu söylesem böyle normal karşılarlar mı?

Ama Yiğit kimseye söyleme demişti. O yüzden sustum. Lavaboya gideceğimi söyleyerek yanlarından ayrıldım. Lavabonun aksine yan bahçeye doğru gittim. Arkamdan koşma sesi gelince hızla döndüm. Yusuf gülerek yaklaştı ve elini omzuma attı.

"Hani lavaboya gidiyordun? Beni kandıramazsın." Deyip kıkırdadı.

"Gidecektim ama tuvaletim gitti."

"E getirelim o zaman. Çağlar'ın tuvaleti neredesin?" Diyerek kocaman bir kahkaha atınca yüzümü buruşturdum. İfadesizce ona baktığımda dudaklarını büzdü.

"Komik değil miydi?" Kafamı iki yana salladım.

"Tamam özür dilerim." Masumluğunu dayanamadım.

"Komik ama benim gülesim yok." Kafasını salladı anladım der gibi. Ama şimdi daha mutlu olmuş gibiydi.

Elini saçlarıma atarak okşadı.

"Saçların çok güzel, dümdüz." Ellerini saçına atıp beğenmeyerek baktı.

"Birde benimkilere bak dolaşmış gibi." Kıvırcık saç bakımı zor olurdu evet ama ona çok yakışıyordu bu saçlar.

"Emin ol düz saçlı olsan bu kadar şirin olmazsın." Ellerini çırparak yerinde zıpladı. O benden daha çocuktu.

"Yaaa çok tatlısın, teşekkür ederim." dedi ve beni şok ederek yanağımdan öpüp koşarak uzaklaştı. Kendime gelip arkasından gülerek baktım. Önüme dönecekken penceredeki gölgeyi farkettim. Siktir!

Yiğit pencere kenarında elindeki kahveyle beni izliyordu. Ne zamandır oradaydı? Beni öptüğünü görmüş müydü acaba? Eğer gördüyse şuan oradakilere çaktırmamak için sakin durduğuna eminim. Kafasını iki yana sallayıp kaşlarını çatınca akşama boku yediğimi anlamıştım.

Sevimlice sırıtıp sınıfıma gitmek için arkamı dönüp koştum. Birkaç dakika sonra sınıfa girince içeride dört kişi vardı ve hepsi kendi halinde takılıyorlardı. Ben de kalorifer kenarındaki sırama oturdum. Kulaklığımı telefona bağlayıp kulağıma taktım. Müzik dinlerken gözlerim kapalı duruyordum.

5-10 dakika sonra kulağıma gelen seslerle dersin bittiğini ve herkesin sınıfa geldiğini anlamıştım. Kulaklığımı çıkarıp Sıradaki dersin kitaplarını hazırladım, öğretmenin gelmesini beklemeye başladım.

______________

Çıkış vakti geldiğinde Yusuf ile beraber aşağıya indik. Bahçeden ayrılmadan önce bana sarıldı.

"Görüşürüzz, seni seviyorum." Çok samimi bir çocuktu. Ve bu hali bana iyi hissettiriyordu. Aynısını ben de ona söyledim ve bahçeden çıktım. Dışarıda bekleyen Yiğit'in  arabasına bindim.

"Selamm." Diyerek ona döndüğümde bana bakmıyordu.  Kendi kendine bir şeyler mırıldanarak önüne döndü.

"Nasılsın?" Dedim şansımı denemek için. Bana döndü ve üzerime eğildi. Gözlerini sonuna kadar açarak "İyi!" Diye bağırınca korktuğum için kafamı geri çektim.

"Aaa deliye bak, ne bağırıyorsun be?" Bir anda gaza hızla bastı.

"Ben göstereceğim evde sana deliyi de, akıllıyı da." Korkuyla yerime sindim ve eve gidene kadar ağzımı açmadım. Sitenin önüne gelince arabayı park etti ve indik.

Anahtar ile kapıyı açıp içeri girdiğimiz an boğazıma yapışıp beni kapıya yasladı. Bir an da olan şeyle nefessiz kalırken ona baktım. Tek eli ile beni boğazımdan tutarak kapıya yaslarken diğer eliyle kemerini çözüyordu.

Dudağımı dişlerimin arasına aldım ve sırıttım. Elimi gömleğine atarak düğmelerini çözmeye başladım. O da benim baksırımı ve pantolonumu indirip, alıştırmadan direkt içime girince çığlık atarak tırnağımı omzuna geçirdim. Gözlerim dolu dolu bakarken ben hala çığlık atıyordum. İçimde durmadan, acımadan sertçe gidip gelirken bu hoşuma gitmişti.

"Bir daha başkaları ile bu kadar yakın temasta bulunacak mısın?" Diye kulağıma fısıldayınca cevap vermedim. Boğazımdaki elini daha da itince "Hayır!" Diye bağırdım.

"Sadece sa-rıldı ahh." Dudaklarına uzanmak istediğimde kafamı yitti. İnim inim inlerken aletime dokunmak isteyince bu seferde ellerimi başımın üzerinde sabitledi.

"Öptü lan öptü!" Diye bağırınca yüzümü buruşturdum. Aletini içimden çıkardığında itiraz edecektim ki tekrar hızla soktu.

Bu defa ağlayarak çığlık attığımda baş parmağını ağzıma soktu. "Ben sana dokunup öpemezken elin yavşağı yapıyor. Zoruma gidiyor, anlıyor musun?" Esas derdini anlamıştım. Bunu sonra konuşacaktım.

Kendimi kapıya sürterek onun sert hareketlerini kalçamı oynatarak karşılamaya çalıştım. İnlemelerim çoğaldı ve kendimi tutamadan karnıma boşaldım. Benden birkaç saniye sonra da o içime boşaldı. İçimden çıkmadan karnıma eğildi ve tüm menimi diliyle yalayıp temizledi.

Daha sonra beni kucağına aldığında yorgunlukla başım omzuna düşmüştü. Banyoya girip suyu ayarlayınca ikimizde küvete girdik. O beni temizlerken mayışarak boynunda uyumuştum.

_____________________

Bölüm nasıldı?

Sevmediğiniz yerler?

Hoşcakalınnn