NO:13 |Bxb|

-10-

Oy vermeyi unutmayınnn

Keyifli okumalar

<3
___________

Kafeden içeriye girdim ve kıvırcık saçlı olan çocuğun yanına gittim. Kaç gündür buluşamamıştık.

"Selam Furkan, naber?" Karşısındaki sandalyeyi çekip oturdum. Bana döndü ve genişçe gülümsedi.

"İyidir kardeşim, senden naber?"

"İyilik benden de ne olsun." Yanımıza garson yaklaştı.

"Hoşgeldiniz efendim, ne alırsınız?" Önüme bırakılan menüye göz attım. Sıradan bir kafeye gelmek yerine beni lüks bir yere davet edince hayır diyememiştim.

"White Chocolatte Mocha Frappuccino, büyük boy olsun." Allahtan elit bir restorant da çalışmıyorum.

"Siz ne alırsınız?" Menüye göz attım. Bütçeme uygun ve bildiğim tatda kahve sipariş ettim.

"Caffe Latte, küçük boy olsun."

"15 dakikaya siparişiniz hazır." Garson bey gidince Furkan' a döndüm.

"Kanka dedikodu yapmak gibi olmasın da okulda kavga olmuş biliyor musun?" Olmuşsa olmuş arkadaşım banane?

"Aaa kimle kim arasında olmuş?" Önündeki sudan bir yudum aldı ve bıraktı.

"Mustafa ve Ali arasında. Ali'nin sevgilisi Mustafa'ya yavşamış, onlarda önceden kavgalı olduğu için Mustafa, Ali'yi kıskandırmaya çalışmış. Bizim salakta sinirinden oturup ağlamış."

Ya ne yapayım Ali'yi Mehmet'i Mustafa'yı bana Yiğit lazım. Bana Yiğit mi lazım? Neler saçmalıyorum ya ben?

"O ağlayınca Mustafa'nın tayfa Ali'nin fotoğrafını çekip okulun itiraf sayfasında paylaşmışlar olaylar olaylar."

"Allahtan dedikodu yapmak gibi olmasın dedin."

"Yaa anla işte salak mısın?" Anlamamış olabilirim ne salaklığı? Gözlerimin dolduğunu fark ettiğinde bir küfür savurdu.

"Çağlar ciddi soruyorum. Neden çok çabuk ağlayabiliyorsun." Omuz silktim.

"Bilmiyorum, hassasım galiba."

"Regl misin?" Deyip kahkaha attı.

"Hele hele esprilere bak sen."

"Ne var oğlum eğleniyoruz işte." Nah eğleniyoruz. Konuşacak bir şey bulamıyordum ki...

"Pişt sevgilin ya da sevdiğin var mı?"

Sevgilim yoktu bu zamana kadar teklif almamıştım. Zaten uğraşamazdım tribi, nazı, günaydın mesajı, hediyesi, araması, buluşması... Daha sayayım mı?

"Yok abi ya uğraşamam. İlişkiyi kaldırabilecek olgunlukta değilim. Çabuk sıkılırım her şeyden. İlişkide nasıl olur bilmem ama yapamam." Garson masaya kahveleri bıraktı ve gitti. Kahvemi karıştırdım ve birkaç yudum aldım. Kahve kadar güzel bir içecek var mıydı yahu?

"Senin var mı?" Kaşık şeklindeki çikolatasını açtı ve bir ısırık aldı. Düşünceli ve üzgün duruyordu.

"Canımdan çok sevdiğim birisi vardı. Ortaokul 8. Sınıfta karşılaşmıştık. Siyah beline kadar gelen saçları ve mavi gözleriyle afetti. İlk arkadaş 2 ay sonra da sevgili olduk. Ben onu o kadar çok sevdim ki, ailesi ceza olarak telefonunu aldığında annemlerin benim için biriktirdiği parayı kullanıp ona telefon almıştım. Ayrıldıktan sonra bile telefon faturasını bir süre ben ödedim." Göz yaşlarını masadaki peçete ile sildi.

"Neden ayrıldınız?" Gözleri 5 saniye yüzümü süzdü.

"Arkadaş olmak istediğim bir çocuğu anlatmıştım ona. Merak etti baktı, konuştu bir anda ayrılık mesajı attı. Ondan hoşlandığını hatta aldattığını yazmıştı. Mesajla ayrılıyor ya benden! Arkadaşım diye gördüğüm kişiden hoşlanıyor yetmiyor onunla ileri gidip cinsel ilişki yaşıyorlar."

"Allah belalarını versin."

"Amin be kardeşim."

Hesabı ödedikten sonra yollarımızı ayırıp evlerimize gittik.

_________

Merhabaaa

Umarım bölümü beğenmişsinizdir.

Sevmediğiniz yer?

İstediğiniz sahne?

Kendinize iyi bakınnnn.

<3