44

681 24 53
                                    

"Hayda!!!" deyipte, bir kez daha arabanın lastiğine tekme attığında Ayşegül, çığlık attığını da sonradan fark etmiş bulunuyordu. Havadan soğukluğu titremesine neden olsa bile, şarjı bitmiş telefonunun vermiş olduğu sinir daha fazla gerilmesine neden oluyordu.

"Allah kahr etsin!"

Kadın arabanın kapısını açıp , çantasını eline alırken, derinden nefes alarak, burnunu çekmeyi de, ihmal etmedi. Arkasını döndüğü an, yanında beliren adamla şaşırtarak kafasını yana eğdi. Fakat heyecanına bir son vermeye çalışarak arabanın kapısını kapattı .

"Ahmet?"

"Isterseniz yardım ede bilirim. "

"Şarjım yok ve taksi çağıramıyorum . Arabam bozuldu ve tamirci için..."

"Anladım. Ben götürürüm sizi."

"Hayır lütfen..sadece" kadın,  ilerlemek için hareket eden Ahmete mâni olmak için ağzını açarken, Ahmetin konuşmaya başlamasıyla çaresizce susmak zorunda kaldı.

"Ben bakarım arabanıza. Gerekirse tamirci çağırırım. Ama şimdi çocukları okuldan almak için, sizi ben götüreceğim. "

Ayşegül, Ahmetin bu denli kararlı ve bilinçli konuşmasıyla, beklenmedik bir şok etkisi yaşarken, aynı anda da teklifin ne kadar doğru olduğunu algılamaya çalışıyordu. 

"Sadece taksi çağıralım, arabanın durumunu yarın halletmek mümkün. "

"Lütfen. "

Sadece masumca gülümserken Ahmet, içinden dilediği tek şey, uzun zamandır üzgün ve öfkeli gördüğü patronunun, kendisine olumlu bir yanıt vermesiydi .

******

Şevval, üstünü değiştirdikten sonra makyajına da son dokunuşlarını ederken, kırmızı rujunu bulamamasıyla rahatsızlığa uğramış gibi aramaya başladı.

"Allah Allah..nerede ki bu?" Derken kadın, çekmeceleri bile tekrardan kontrol ederek, kendi-kendine söylendi.

"Şevval hanım?" duymuş olduğu sesle Şevval, yanına yaklaşan kıza derdini anlatırken , birlikte ruju aramak için harekete geçtiler. Sanki önemli bir şeymiş gibi durmadan masanı ve dolapları kontrol ederek aradıkları nesneni bulamayınca, Şevval karar değiştirerek mor ruj kullanmayı tercih etti. Fakat aynadan gördüğü yansıma, kaşlarının çatılmasına neden olarak, eline almış olduğu yeni ruju da,  masaya bırakmasıyla sonuçlanmıştı.

Barış yere eğilip bir şeyler alıyormuş gibi yaptıktan sonra , odada yalnız olmayan Şevvalin yanına yaklaşarak, avucunun içinde saklamış olduğu ruju, masaya bıraktı.

" Gözlüğünüzün numarasını kontrol ettirin Şevval hanım. " usulca gülümsedi ve set çalışanına göz kırptıktan sonra odani terk etti. Oysa ki  en başından beri rujun kaybolmasına neden kendisiydi.

3...2...1.../OYUN/

Seda, çıplak göğsünü gördüğü adamın, yüzüne bakmaktan kaçınarak aksi yöne doğru çevrilir. Bora ise, kızgın boğa misali kendisini izlemekle meşguldür.

S: Bora evde küçük çocuk var lütfen giyermisin..(sesini yükseltir)

Bora, ani bir sinirle ve hızla arkadan kendine çeker Sedanı. Çıplak vücuduna bastırarak kulağına fısıldar.

B: Ne oldu 2 tane çocuk yaptığın arkadaşından mı utandın????

Ş: Ha Ha Ha Ha

Şevval, belinde hissettiği ellerden dolayı gıdıklanmasıyla, aniden kendini salmış , kahkaha atmasına engel olamamıştı.
Barış, kadının ne kadar gülmeye düşkün olduğunu bilerek ona karşılık vermiş ve gamzelerini belli edecek bir şekilde gülümsemişti.

HATIRAN YETERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin