bu son olsun, bu son.
-"...Güneş gittikten sonra uzun bir süre ikizimin yüzüne bile bakmadım. Onun suçuydu. İlk aşkımın, en çok değer verdiğim kişinin gitmesi onun suçuydu. Dünyada kimse beni anlamıyor, dinlemiyordu. Kimse beni merak etmiyordu, kimse elimden tutmuyordu. Güneş hariç. Onu çok seviyordum, her şeyden çok. Bıraktığı intihar notunda aslında beni değil de Güney'i suçlamıştı ama abim notu saklamam gerektiğini söyledi. Abimi seviyordum. O an çok sinirli olsam da her zaman doğru olanı yapacağını biliyordum. Söylediği gibi nottan kimseye söz etmedim.
Sadece o cümle kafamın içinde dönüp duruyordu. Üşüyorum, üşüyorum, üşüyorum... Sürekli onu düşünüyordum. Kalbim sıkışıyordu, canım acıyordu. Güney ise ifadesiz suratıyla öylece koltuğunda oturup film izliyordu. Sorsan, dünyanın en büyük acıları ondaydı. Benim çektiğim acının çeyreğini bile hissetmediğine eminim. Vicdansızın tekiydi o. Bana yaşattıklarını görüyorsun.
Çocuktum, anlıyor musun? Şımarık bir çocuk. Kimsenin ilgilenmediği, ikinci plana atılmış ve sevdiğini kaybetmiş bir çocuk. Ve tüm bunların sebebi aynı kişiydi. İkizim.
Hayatımız normal devam etti. Ben çok konuşmayı bıraktım. Zaten kimse dinlemiyordu. Bir daha da dinlemeyecekti. Biliyor musun Deniz? Sen, beni dinliyorsun. Bunu hissediyorum. O yüzden senden çok kaçtım, korkuttun beni. Gerçekten korkuttun. Küçük Kuzey'e döndüm bir anda. O çok konuşmak isteyen sevgi dolu Kuzey'e döndüm. Öyle olmak istemedim. Senden dileyeceğim özrü sona saklıyorum.
Ekin'den bahsedeyim. Ekin'in hikayesi de gerçek. Yalnız yine, benim hikayem değil. Ekin aslında Güney'le yaşadı bunları. Benim biliyor olma sebebim Güney'in yazdıklarını okumamdı. Anlattığım gibi Ekin'le kısa bir aşk yaşadılar ama Ekin aynı zamanda abimle çıkıyordu. Bunu biliyordum. Ekin ve ben yakın arkadaş gibiydik. Nasıl diyeceksin.
Güney'in tek başına koltukta takıldığı zamanlarda ben hep abimleydim. Tüm derdimi onunla paylaştım, birlikte üstesinden geldik. Her zamanki olgunluğuyla bana Güney'i bile savundu. Sırf aramızda küslük olmasın diye defalarca kez onu aklamaya çalıştı. Artık yaşımız da ilerlemiş olduğundan daha samimi bir ilişkimiz vardı. Küçükkenki gibi onu kaybettiği satranç maçlarını oynamaya zorlamıyordum. Onun yerine geziyor, sinemaya gidiyor, normal kardeşler gibi dedikodu yapıp sohbet ediyorduk. Annemlerle de aram fena değildi. O çok zeki sandıkları ikizim iki eliyle bir siki doğrultamamış, bense fen lisesi kazanmıştım. Bu yüzden artık benimle ilgileniyorlardı. Kısacası benim iyi bir hayatım ve normal bir aile düzenim varken, Güney yapayalnızdı. Bazen onun için üzülüyordum. Neticede kardeşimdi. Bir hata yapmış olsa da böyle yaşamayı hak etmiyordu ama, anlıyorsun ya... içimdeki çocuk onu affedemiyordu bir türlü. Ailemi de affedemiyordum.
Ekin ve abim lisede tanıştılar ve son sene çıkmaya başladılar. Daha önce de flörtleşiyorlardı gerçi. Ben de o sırada lise ikiye gidiyordum. Sıra arkadaşım Ayla'yı hatırlarsın. Onunla takılıyorduk genelde. Kısacası sıradan bir genç gibi hayatımı idame ettiriyordum.
Ekin bizim eve gelip gittikçe onunla da arkadaş oldum. Mesela Güney'le ilgili şeyleri biliyordu. Zaten onun Güney'i merak etme sebebi benim sürekli ondan bahsetmemdi. Nasıl mutsuz bir çocuk olduğundan, nasıl da üzgün ve zeki olduğundan bahsetmem hoşuna gidiyordu. Bana onun hakkında sorular soruyordu, ben de cevaplıyordum. Bazen yazılarını okutuyordum. İşin sonunun nereye gideceğini bilmeliydim. Ekin, Güney'le sık sık vakit geçirmeye başlamıştı. Abim de bir şeylerden şüpheleniyordu ama kimseye yargısız infaz yapmak istemiyordu. Bir süre sonra işin aslı açığa çıktı zaten.
Güney'in yazdıklarını okumaya devam ederken, Ekin'le yaşadıklarını da okudum. Ekin'in onunla nasıl konuştuğunu ve nasıl elini tuttuğunu okudum. Bir aptal bile anlardı Ekin'in amacını. Onun zekasına hayran olmuştu. Davranışlarına, çaresiz duruşuna çekilmişti. Ondan hoşlanıyordu, ona aşıktı. Abimi de eve girip çıkmak için kullanıyordu. Bunları biliyordum ve gidip abime söylemeye karar verdim. Söylemek zorundaydım. O benim için her zaman her şeyi yapmıştı ve ben de gerçeği ondan saklayamazdım. Bir akşam gidip yazılarla birlikte her şeyi ona söyledim. Çok üzüldü ama zaten tahmin ediyor gibiydi. Ona destek olmak için baya uğraştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
elma sevenler derneği. (bxb)
Ficción General"Uzun yıllardır konuşmadım." - Sinema televizyon öğrencisi olan Deniz dönem ödevine konu bulması için arkadaşı Serkan'dan yardım ister. Serkan ise onu yazarlık yapan kardeşiyle tanıştırmayı teklif eder. Böylece Deniz, hiç tanımadığı yazardan hikayel...